23.05.2022 - 11:08 | Son Güncellenme:
Efnan Atmaca x efnan.atmaca@milliyet.com.tr
Alain Corbin, “Sessizliğin Tarihi” adlı kitabında sessizliğin bir anlamda tanrıların müziğini işitebilmenin koşulu olduğunu yazar. Antik kentler, üzerlerine sinen sessizlikle bu müziği en güzel yansıtan yerlerdir. Ünlü fotoğrafçı Axel Hütte de fotoğraflarında müziği duyabileceğiniz bir sanatçı. Borusan Contemporary’nin sağlık tedbirleri nedeniyle bir süredir kapalı olan Borusan Perili Köşk’te açtığı “Chronostasis” adlı sergi bu üçünü bir araya getiriyor ve Hütte’nin objektifinden sanatseverleri Anadolu’nun antik kentlerinin zengin tarihini yeniden keşfetmeye çağırıyor.
Bir diyalog çağrısı
28 Ağustos’a kadar ziyaret edilebilecek sergi için Hütte, 2017 ve 2018 yıllarında Türkiye ziyaretleri gerçekleştiriyor ve Efes, Milet, Perge, Sagalassos, Hierapolis ile Afrodisias’ın da aralarında bulunduğu 14 antik kenti kapsayan rotada bir dizi çekimler yapıyor. Projeye sanatçının inisiyatifiyle Didim ile Milet gibi farklı yerleşimler de dâhil oluyor ve söz konusu proje Ege ve Akdeniz coğrafyasındaki antik kentlerin yorumlanıp belgelendiği görkemli bir “Asya Minör antik kentleri” projesine dönüşüyor. Sergiye bir kitabın da eşlik ettiği projede yer alan fotoğraflar aslında bir diyalog çağrısı. Dünün bilgeliğini bugüne taşıyan birer köprü. Çünkü Hütte antik dünyayı zamansız bir bakışla bugüne getiriyor. Sanatçı, fotoğraflamayı seçtiği âna odaklanarak, bakışı donduruyor ve izleyeni, düş gücünü harekete geçirmeye davet ediyor. Bu davetle antik yerleşimleri ölümsüzleştirmeyi amaçlıyor Hütte ve izleyiciyi zaman ve mekân algılarından azade kılarak büyüleyici güzellikteki imgelerle baş başa bırakıyor. Antik kentlere ait alışılagelmiş fotoğrafların donukluğunun aksine onlara yaşanmışlık katmaya çalışıyor Hütte. Kullandığı tekniklerle üzerlerindeki tozu siliyor. Tüm mekânları tarihin gölgesinden çıkarıp günümüze ulaştırarak görsel bir canlılığa kavuşturuyor. Fotoğraflarında mutlaka bir sonrakine göndermede bulunan Hütte, bu sergide de imgeler arasında bağlar kurarak antik şehirlerin taşıdığı müziği fotoğraflarına yansıtıp bir bütün oluşturuyor. Serginin adı “Chronostasis”i küratörü Hans Irrek açıklıyor: “Chronostasis bir çeşit anlık yanılsamadır ve bu esnada yeni bir uyaranın beyinde yarattığı ilk zlenim süresi, olduğundan uzunmuş gibi görünür. Bu sergi de zamanla ilgili algı dönüşümlerinden yola çıkarak hazırlandı. Hütte’nin anlayışına göre fotoğraf, bir yanda bakışın dondurulduğu, sükûnete kavuştuğu bir anı yansıtırken öte yanda izleyenin düş gücünü harekete geçiren bir kıvılcımdır. Hütte için fotoğraf, anın özü anlamına gelir.” Axel Hütte ise Borusan Contemporary’nin siparişi üzerine hazırladığı proje için “Bir fotoğraf projesi, gerçekliği imgelerin şiirsel görünüşlerine dönüştürmek için yeni bir yol bulmak dışında özel bir amaç taşımayan bir yaklaşımla başlar. Manzaranın zamansız olduğunu düşünmek yanlıştır. Yalnızca çeşitli estetik stratejilerle zamansızlık illüzyonu yaratılabilir. Fotoğraflarımda insanlara yer vermekten kaçınırım ve bunun yanında görüş alanının kesilmiş olması da oluşturduğum görüntünün kurgulandığına işaret eder” diyor.