Zeynep Aktaş

Zeynep Aktaş

zeynep.aktas@gmail.com

Tüm Yazıları

Ekonomi yönetimindeki değişim, hızla rasyonele dönüşün fiyatlanmasına neden oldu. Uluslararası finans çevreleri tarafından bilinirliği olan Mehmet Şimşek’in Hazine ve Maliye Bakanı olarak kabineye dahil olması, Hafize Gaye Erkan’ın TCMB’nin ilk kadın başkanı olarak atanması önemli gelişmeler olarak nitelendirildi. Bu adımlar ekonomi politikalarının yeni bir rota arayışına girip girmediği tartışmalarını da beraberinde getiriyor.

Merkez Bankası’nın başkanı değişirken önceki başkan Şahap Kavcıoğlu gözden çıkarılmadı ve BDDK Başkanlığı’na getirildi. Ekonomi yönetiminde bir değişim gözlenmekle birlikte dengelerin korunduğu da gözlerden kaçmıyor. Şahap Kavcıoğlu liralaşma stratejisini kararlı şekilde hayata geçirme perspektifi ile öne çıkarken yeni yönetimin yaklaşım tarzını yakın bir zamanda uygulanacak politikalarla birlikte gözlemek mümkün olacak.

Haberin Devamı

Değişim piyasalara yeni bir kan ve beklenti sunması açısından önemli. Ekonominin sürdürülebilir büyümesi ve istikrarına sinerji katan bir yönü olduğu tartışma götürmüyor. Türkiye’nin risk priminin hızla gerilemesi, borsa endeksindeki artış ve farklı göstergelerde gözlenen olumlu sinyaller ekonomide denge ve istikrarın yeniden sağlanacağına dair sinyaller olarak değerlendiriliyor.

Dolar hareketli

Seçimlerin geride kalmasıyla birlikte dolar kurunda hareketlilik yaşandı. 12 Mayıs’ta 19,57 olan dolar/TL kuru 9 Haziran’da 23,42’ye yükseldi. Bir süredir sermaye piyasalarındaki yabancı fonlar satış yönlü işlemlerde bulunarak çekilmeyi tercih etti. Ekonomi yönetimindeki değişim piyasadan çekilen sıcak paranın yeniden gelmesi yönündeki umutları güçlendirdi. Peki, dolar kurundaki yükseliş yabancı fonların ülkeye girişini sağlayacak bir seviyede mi? Dolar kurunda yabancı para girişi için öngörülen seviyeler 26-28 TL bandı olarak dillendiriliyor. Öte yandan ihracatçıların da rekabet olanaklarını güçlendirmek gayesi ile dolar kurunda artış yönlü beklentileri dillendirilmekte. Tüm bunlar dolardaki yükselişi destekleyen unsurlar oldu. Gözlenen ise 25 TL seviyelerin dolar/TL’de uzun dönem nefeslenme ve stabilize seviyesi olacağı yönünde.

Haberin Devamı

Önden yüklemeli olur mu?

Merkez Bankası’nın 22 Haziran günü açıklayacağı faiz kararı tüm diğer kararlarının önüne geçecek. Zira önden yüklemeli bir faiz kararı beklentisi hayli yüksek. Enflasyon yüzde 39,59 seviyesinde. Dolar kuru 23,41 TL. Politika faizi yüzde 8,5 düzeyinde. Piyasalarda politika faizinin 6,5 puan artarak 15’e gelmesi ve sonrasında 25’e kademeli çıkış gerçekleştirilmesi yönünde bir beklenti hâkim. Daha üst bir faiz kararı yani dolar kuru ile aynı seviyelere gelecek bir faiz piyasanın öncelikli beklentisi olacaktır.

Dolara yönelimi kesecek bir TL enstrümanı alternatifi olması önemli. Liralaşma Stratejisi çerçevesinde bugüne kadar farklı uygulamalar devreye alındı. Hatta yer yer serbest piyasa koşullarının zorlandığı da gözlendi. Ekonomi yönetimindeki değişimle birlikte liralaşmaya teşvik için mevduat faizlerinin daha cazip hale gelmesi bir seçenek olarak daha fazla öne çıkabilir. Para politikasında sadeleşme ve TL’yi değerli hale getirecek enstrümanlar kur korumalı mevduatta da çözülmenin kademeli olarak gerçekleşmesine neden olacaktır. Para politikasındaki sadeleşme net bir sinyal olurken “alt koridor, üst koridor, geç likidite penceresi” gibi seçenekler de kullanılabilir. Bu durumda politika faizi kademeli olarak 20’li seviyelere çekilse de geç likidite penceresi daha yüksek bir seviyeden belirlenerek piyasanın beklentisi de karşılanmış olur.

Haberin Devamı

Piyasada gözler faize döndü

CDS’ler izleniyor

Türkiye ekonomisindeki gelişim seyrini CDS’ler üzerinden izliyoruz. 24 Mayıs’ta 702’ye kadar yükselen Türkiye’nin kredi risk primi CDS oranları 479,25’e geriledi. CDS’te yaşanan bu gerileme önemli. Zira yatırım yapılabilir iklim 150-200 bandına tekabül ediyor.

CDS oranları, bir ülkenin kredi riskini ölçmek için kullanılan bir araçtır. Düşük CDS oranları, yatırımcıların ülkeye olan güveninin arttığını ve risk algısının azaldığını gösterir. Türkiye’de yaşanan CDS gerilemesi, ekonomideki belirsizliklerin bir miktar azaldığını işaret etmektedir. Ancak, mevcut CDS seviyesi hala yatırım yapılabilir bir iklimi yansıtmamaktadır.

Piyasada gözler faize döndü

Borsaya ilgi canlı olacak

Borsa Endeksi ekonomide yeni yönetim ve rasyonele dönüş adımları ile birlikte yıl içerisindeki kayıplarını geri aldı. BIST 100 Endeksi 5.626 seviyesine yükseldi. Endeks en son 3 Ocak’ta 5.704’ü gördü ve haziran ayına kadar bu seviyenin altında seyretti. Atılacak yeni adımlar borsada TL bazında yeni zirvelerin görülmesini sağlayabilir.

Piyasada gözler faize döndü

Yatırımcı dolardan TL’ye geçecek mi?

Yatırımcıların dolardan TL’ye geçmesi ancak parasının enflasyona karşı erimediği bir alternatifte mümkün olabilecektir. Ekonomide öngörülebilir fiyatlamalar, TL bazında alternatiflerin oluşmaya başlaması bu yöndeki eğilimi güçlendirecektir.