Öncü göstergeler risk unsurlarının varlığına işaret ederken fiyatlamalar hâlâ orta vade için umut veriyor. Borsa İstanbul Endeksi 102.715 seviyesinde. Dolar kuru 5.2814, faiz yüzde 18.60’ı gördü. Bununla birlikte risk primi 300’ün altına inmedikçe kaygılar sürüyor
Öncü göstergelerdeki bozulmaya rağmen sıcak paranın etkisi piyasalarda hissedilmeye devam ediyor. Geçtiğimiz hafta açıklanan sanayi üretim verisi, sanayi üretiminin Aralık 2018’de bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 9,8 azaldığını gösteriyor.
Sanayi üretiminde yaşanan daralmanın etkileri elbette sektördeki şirketlerin bilançolarında da görülecek. Söz konusu durum sanayi firmalarının kârlılıklarını olumsuz yönde etkileyeceğini göstermekte. Öte yandan bir diğer öncü gösterge Türkiye’nin Kredi Risk Primi. Veri 5 Şubat’ta 287 seviyesine geriledikten sonra yeniden 300’ün üzerine çıktı.
Yabancı akışı önemli
Dört haftadır üst üste alım yapan yabancılarsa 8 Şubat haftasında hisse senetlerinde 105 milyon dolarlık, tahvilde ise 205 milyon dolarlık satış yaptı. Gerçekleşen satışların akabinde toplam 311 milyon dolarlık para çıkışı gerçekleşti.
Bu çıkışın devamının gelmesi halinde piyasalardaki iyimser hava seçim öncesinde bozulabilir.
Unutmamak gerekiyor ki piyasaları güçlü tutan yabancı sermayenin akışı ve gelişmekte olan ülkelere yönelen nakit. Şimdi en çok merak edilen ocak ayında gelişmekte olan ülkelere yönelen güçlü para girişinin devam edip etmeyeceği. Çünkü bu para girişinin yön değiştirmesi beraberinde bütün görüntüyü değiştirecek.
BORSADA ENDEKSİ 2 SEKTÖR SIRTLADI
Borsada mali sektör hisselerinin ağırlığı yeniden yükseldi. Kur şoku öncesinde sanayi ve hizmet sektörü hisseleri öne çıkarken, ocak ayı ile birlikte banka hisselerinin hareketlenmesi mali ve hizmet sektörü hisselerinin endeksteki ağırlıklarının yükselmesini sağladı. Borsada işlem gören hisseler içerisinde endekste ağırlığı en yüksek 25 hisse senedinin 12 tanesini mali sektör hisseleri oluşturuyor. 12 hissenin endeks üzerindeki ağırlığı yüzde 37,7 oranında. Endekste ağırlığı yüksek 25 hisse senedi borsadaki hareketlerin yüzde 82’sini gerçekleştiriyor.
YABANCI PAYINI KORUYOR
Borsa İstanbul’da BIST 100 Endeksi 100 bin seviyesinin üzerinde hareket ediyor. Endeks haftayı 102.715 seviyesinden tamamladı. Haftalık değer artışı yüzde 0,26 oldu. Bilişim, tekstil, finansal kiralama şirketleri yüzde 5’in üzerinde değer kazanırken en fazla değer kaybı ulaşım sektöründe yaşandı. Ulaşım sektörü son bir haftada yüzde 6,20 oranında değer kaybetti. Endekste değer artışı sınırlı olmasına rağmen yabancılar borsadaki payını koruyor. Borsadaki yabancı payı yüzde 65,94 seviyesinde. Bu oran korundukça endeks 100 bin seviyesinin altına kaysa bile gerilemeler geçici olacaktır. 102.600-101.200 ilk destek seviyeleri...
DÖVİZ ALIMI SÜRÜYOR
Halkın ve şirketlerin döviz alımı devam ediyor. Yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatındaki artış 8 Şubat haftasında da devam etti. Yurt içi yerleşiklerin döviz mevduatı, 8 Şubat ile biten işlem haftasında 692 milyon dolar artarak 168,9 milyar dolara yükseldi.
Yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatları 7 Eylül 2018 - 2 Şubat 2019 dönemini kapsayan 22 haftada 150 milyar dolardan 168,9 milyar dolara çıktı. 18 milyar dolar artış gösterdi ve yüzde 12 oranında arttı.
Özel sektörün yurtdışı döviz borcu 200 milyar doların üzerinde. Bu nedenle kur düştükçe alımlar devam edebilir.
DOLAR NASIL BİR SEYİR İZLEYECEK
Dolar/TL kurunda sıkışma ve yatay seyir devam ediyor. Dolar kurunun 100 günlük hareketli ortalaması 5,36 seviyesinde bulunurken 200 günlük ortalama 5,18 seviyesinde bulunuyor. 100 ve 200 günlük ortalamalar arasındaki sıkışma devam edebilir. Seçimlere kadar kurlarda agresif bir hareket beklenmemeli.
S&P NOTTA AÇIK KAPI BIRAKTI
Kredi kuruluşlarının Türkiye’ye yönelik değerlendirmeleri oldukça önemli. Ancak son yaşanan yabancı para girişi gösterdi ki yeri geldiğinde bu bile önemli olmayabiliyor.
Hisse senetlerinin aşırı ucuzlaması risk algısı yüksek fonların yönelimlerini getirebiliyor. Büyük dalgalanmalar sonrasında stabil hale gelen fiyatlar, beklentilerdeki olumlu seyir yatırım kararlarını etkileyebiliyor.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s (S&P), geçtiğimiz cuma akşamı yaptığı açıklama ile Türkiye’nin kredi notunu ve görünümünü teyit ettiği görüldü. Kurum, Türkiye’nin kredi notunu “B+” olarak teyit ederken not görünümünü değiştirmeyerek “durağan” olarak bıraktı.
Değerlendirmede ekonomiye olan güveni artıracak, cari açığı azaltıp enflasyonu kontrol altına alacak şeffaf bir ekonomi programının uygulanması durumunda Türkiye’nin notunun yükseltilebileceğinin altı çizildi. S&P, 17 Ağustos 2018’de yaptığı değerlendirmede, Türkiye’nin yabancı para cinsinden kredi notunu, yatırım yapılabilir seviyenin dört kademe altı olan “B+” seviyesine düşürürken görünümünün “durağan” olduğunu açıklamıştı.