Ağustos 2018 kur krizinden bu yana Borsa İstanbul’un piyasa değeri dolar bazında ikiye katlandı. 2018 Ağustos’unda 115 milyar dolar olan borsadaki şirketlerin toplam piyasa değeri 17 Ocak 2020’de 218 milyar dolara yükseldi
Borsa İstanbul 2020 yılının ilk günlerinde TL bazında rekorlar kırarken dolar bazında da şirketlerin piyasa değeri 2018 ağustos kur şokundan bu yana ikiye katlandı. Şirketlerin 115 milyar dolar olan piyasa değeri 218 milyar dolara çıktı.
Türkiye’nin beş yıllık kredi risk priminin 570’li seviyelerden 246’ya gerilemesi hisse senetlerinde de alımların güçlenmesini sağladı. Yerli kurumsal yatırımcıların alımları ile başlayan yükseliş dalgasına yabancıların da katılım sağladıkları gözleniyor. Risk primi 150’li seviyelere gerilediğinde ve bu seviyelerde kalıcı seyrini koruduğunda yatırımcıların da sermaye piyasalarında daha güvenli hareket ettiğini tespit etmek mümkün olacak.
Negatif reel faiz
Paranın alternatif adresleri azaldı. TCMB’nin ocak ayındaki toplantısında faizi 75 baz puan aşağı çekerek 11,25 seviyesine indirmesi ve cari enflasyonun 11,80 olması reel faizin negatife dönmesine yol açtı.
Negatif reel faiz ortamında paranın adresi döviz, altın ve borsa olabilir. Dövizdeki hareket takip edildiğinde yukarı yönelimin olma ihtimali bulunsa da çok güçlü bir hareket olması beklenmemeli. 2018 kur krizindeki zirve aşılmayacaktır. 6,50-7,00 TL seviyelerinden dolar maliyeti olanların dövizde beklemek yerine alternatifleri değerlendirme istekleri öne çıkacaktır.
Yüzde 30 marj var
Faizlerin düşük seyri nedeniyle yeniden yatırım fonları dikkat çekmeye başlayacak. Asıl gündemde ise borsa olacak. Borsa İstanbul’da ağustos kur krizine göre dolar bazında piyasa değeri ikiye katlanmış olabilir ancak 218 milyar dolar son 10 yılın ortalaması. Bu değerin 340 milyar dolara kadar çıktığını daha önce gördük. Zirve piyasa değerine göre dolar bazında yüzde 70 yükseliş potansiyelinin korunduğuna işaret ediyor. Ortalama 250-260 milyar dolarlık bir piyasa değerinden bahsedebiliriz. Bu da dolar bazında yüzde 30’luk bir marjın hala varlığını sürdürdüğünü gösteriyor.
Büyükler de katılınca hareket ivmelenecek
Borsa İstanbul TL bazında rekor kırıyor ancak büyük sanayi ve hizmet hisseler henüz yükselişe katılmış değil. BIST 100 Endeksi 122.500’lerde zorlandı. Endeks haftalık bazda 20 ve 50 günlük ortalamayı yukarı kırarak yükseliş yönünden sinyal verdi.
İlk hedef ise135.000. Borsada büyük hisseler yükselişe katılıncaya kadar 109.000-122.000 aralığında bir konsolidasyon yaşanabilir. Bununla birlikte büyük hisseler de yükselişe katılırsa ilk hedef 135.000 olacaktır. Geçici aşağı sarkmalar ve bir düzeltme yaşansa da endeksin yönü yukarı doğru. Dolar bazında BIST 100 Endeksi 20.704 seviyesinde bulunuyor. Dolar bazında 20 ve 50 günlük ortalamaların bulunduğu 18.000-18.500 aralığı aşağı kırılmadıkça 23.000 ve 32.000 hedefi ile yükseliş devam edecektir.
Yabancı payı 62.80
Yabancıların borsadaki payı yüzde 62,80 seviyesinde bulunuyor. Yabancı payının yükselme eğilimi önemli. Özellikle endeks hisselerinde gelecek olan alımlar borsayı yukarı taşımaya devam edecektir.
Emeklilik ve yatırım fonları faiz kararının alındığı gün risk almak istemeyerek satış yaparken karar sonrası yeniden alıma geçtiler. TCMB, faizi 75 baz puan indirince borsaya yönelimin devam edeceği netleşti. Kurumlar da yeninden alıma geçti.
İlk hedef 135.000
Geldiğimiz noktadan sonrasında yerli yatırımcının katılımının yanında yabancının da güçlü katılımı önemli. Önümüzde iki ya da üç aylık süreç içerisinde 135.000’e doğru çıkış yaşanabilir. Aylık grafiklerde kırılan ortalamalar borsada uzun vadeli yükselişin sinyali olarak değerlendirilmeli. Göstergeler bir yıl sürecek yükselişin sinyalini verir. Verilere göre 20 aylık ortalama kırıldı ve orta vadeli bir yükselişe yol açtı. Ancak bundan bir basamak sonrası 50 aylık ortalama. 50 aylık ortalama da yukarı kırılırsa önümüzdeki bir ya da iki yıllık süreç için yükseliş sinyali onaylanmış olacak.
MB’den faiz kararı sonrası altın adımı
Politika faizini 75 baz puan düşürerek 11,25’e çeken Merkez Bankası, TL’de sıkılaştırmaya giderek lirayı güçlendirmeyi önüne koydu. Bunun için yastık altı kalan altını ekonomiye katacak adımlara yöneldi.
TCMB’nin zorunlu karşılıklar tebliği Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre Türk lirası zorunlu karşılıkların standart altın cinsinden tesis edilebilmesi imkânı azami oranının yüzde 30’dan yüzde 20’ye indirilmesi ile piyasaya 1,7 milyar dolar tutarında altın cinsinden likidite girecek. Karşılığında da piyasadan 4,5 milyar Türk lirası likidite çekilmiş olacak. Söz konusu kararla birlikte bankaların zorunlu karşılık olarak tuttuğu altın piyasaya girerken karşılığında TL çıkacak. Böylece piyasada azalan TL’nin kur karşısında desteklenmesini sağlayacak.
Öte yandan yurt içi yerleşiklerden toplanan işlenmiş veya hurda altın olan standart altın cinsinden tesis edilebilmesi imkânı azami oranının yüzde 10’dan yüzde 15’e yükseltilmesi ile vatandaşın elindeki yastık altı altının ekonomiye kazandırılması amaçlanıyor. Buradan 300 milyon dolar tutarında altın cinsinden likidite çekilmesi ve piyasaya 2 milyar Türk lirası likidite verilmesi bekleniyor.
Dolarda tamam mı, devam mı?
Dolar/TL kuru 5,68-5,99 TL aralığında yaşadığı yükselişin yüzde 50’sini geri alarak 5,8388’i test etti. Bu seviyeden başlayan hareket ile 5,89’a kadar yükseldi. Teknik göstergelerden momentum 100 seviyesinin altında fakat yönünü yukarı döndürdü. Kurdaki hareket henüz zayıf bir seyirde olmasına rağmen yükseliş yönünde bir hareket gözlenebilir. Dolar/TL kuru 20 haftalık ortalaması 5,81 TL’nin üzerinde kaldığı sürece yükseliş eğilimi korunacak. Ancak yıl boyunca olağanüstü gelişmeler yaşanmadıkça 6,40 seviyesinin altında bir hareket görülecektir.
Altının onsunda hedefler
Altının onsunda 1.650-1.675 dolar seviyeleri ilk hedefler. Sonrasında 1,800’ler hedef olacak. Halihazırda yukarı yönlü atak süreceği yönünde sinyaller güçlü. Ancak kısa vadede bir süre oyalanma görebiliriz. Bununla birlikte sonrasında toparlanarak yeniden yükselişin yaşandığı gözlenecektir. Altın fonları 2020’de kazandırmaya devam edecek.