Piyasalarda oynaklık hayli yüksek ve dalga boyları da artıyor. Spekülatif beklentilerle borsaya gelen birikim sahipleri için kaygıların arttığı bir süreçten geçiyoruz. Zararda olan hatta faaliyeti dahi olmayan sığ ve dar hacimli hisselerdeki çıkışlar yatırımcıların getiri elde etme duygusunu körüklüyor. Her gün artan fiyatlara bakıp bundan istifade etmek isteyenler beraberinde ciddi bir riskin altına giriyor. Bireysel yatırımcılar adeta gözlerini kapatıp büyük beklentilerle mali yapısına dahi bakmadıkları hisse senetlerini alıyor.
Sosyal medya etkisi
Ana alım kriteri ise hisselere ilişkin aldıkları duyumlar; sosyal medya hesaplarından yapılan duyurular, telegram, YouTube kanallarından yapılan yorumlar olmakta. SPK ve Borsa İstanbul tarafından yapılan uyarılar, uygulanan ceza ve tedbirler bu tür yönelimleri durdurmaya yetmiyor. Gözlenen o ki daha büyük mağduriyetlerin yaşanmaması için faaliyeti olmayan firmalardan başlamak üzere tedbirlerin dozu artırılacak.
Geçtiğimiz hafta bunun ilk ciddi işareti verildi. 30 Ekim’de faaliyeti olmayan Egeli&Co grubuna
Pandemide yeni dalga beklentisi ve ABD seçimleri piyasalarda gerilimi artırıyor. Ancak aşı çalışmaları da sürüyor. Borsada panik yerine güçlü firmalarda alınacak pozisyonlar getiri şansını artıracaktır
Piyasalarda tansiyon arttı. Dolar kuru 8.38 seviyesine tırmanırken BIST 100 Endeksi 1.112’ye geriledi. Gösterge faiz ise 14.98 seviyesinde bulunuyor. 22 Ekim faiz toplantısında TCMB’nin faizde değişikliğe gitmemesi, reel getiri beklentisinde olan yatırımcıların TL’den kaçışını hızlandırdı. Dolar kurunda yükseliş beklentisinin sürmesi var olan pozisyonların korunmasına neden olurken yeni alımları beraberinde getirdi.
İkinci dalga ve sonrası
Koronavirüs vakalarında son haftalarda dünya ölçeğinde hızla bir artış yaşanıyor. Avrupa’da, yaz aylarında kaldırılan birçok salgın tedbiri soğuyan havalarla birlikte yeniden gündeme geldi. Günlük vaka sayıları salgının ikinci dalgasının ilkbahar aylarındaki ilk dalgadan daha sert geçeceği yönündeki beklentileri yükseltiyor. Birçok ülkede gözlenen günlük vaka
Dokuz haftalık yükselişini 10’uncu haftaya taşıyan dolar 8.2333 TL seviyesine çıkarak yeni bir rekor kırdı. 2018 yılındaki hareketi tekrarladığı görülen kurda yükselen ivme korunuyor.
Gündemin ilk sırasında ABD seçimleri var. Seçim heyecanından çok 2 trilyon dolarlık mali teşvik paketinin hayal kırıklığına dönmesi fiyatlanıyor. Havalar soğumaya başladı ve koronavirüs vaka sayısında artış var. Bu da piyasalar üzerinde satış baskısı yaratıyor. Avrupa’da önlemler artıyor. Ekonomik aktivitenin sekteye uğrayacağı endişesi euro/dolar paritesinin 1.1770 seviyesine gerilemesine neden oldu. Kurda 2018 hareketine döndük.
Öngörülebilirlik...
Yurtdışında risk iştahı azalırken ekonomi cephesinde öngörülebilirliğin zayıflaması, Merkez Bankası’nın iletişim politikasındaki zayıflıklar TL’den kaçışı hızlandırırken dolar yükselişte hız kesmiyor.
Dolar/TL 8.2333 seviyesine yükselirken 2018 yılındakine benzer bir çıkış yaşıyoruz. Türk Lirası diğer gelişmekte olan para birimleri ile negatif yönde ayrışıyor. Dolar kuru bir haftada
TCMB’nin 22 Ekim’de gerçekleşen faiz toplantısında, politika faizini 10.25’te sabit tutması bununla birlikte faiz koridorunun en üst bandını yükseltmesi TL varlıklarda satışa neden oldu. Dolar/TL kuru haftanın ilk günü 8.00 TL sınırını aştı. Sade para politikasından uzaklaşılması olumsuz etki yaratırken reel getiri arayışında olan birikim sahipleri için satışlar hızlandı. Sabah saat 9:24’te dolar kuru 8.0067 TL seviyesini test etti. Öğleden sonra 8.0990 seviyesine çıktı.
Kurun zirvede hareket etmesinde elbette birçok faktör var. Pandemide vaka sayısındaki artış sürüyor. Dünya çapında toplam vaka sayısı 43 milyon 346 bin olurken Avrupa’da yeniden kapanmalar başladı. İtalya’da bar ve restoranların akşam altıda kapatılmasına karar verilirken İspanya’da olağanüstü hal ilan edildi ve akşam 11.00 ile sabah 6.00 arasında sokağa çıkma yasağı getirildi. Öte yandan ABD’de seçim öncesinde ek yardım paketinin çıkmayacağının anlaşılması ve vaka sayısında rekor artış risk iştahını bozmaya başladı. Gösterge faiz
Borsa İstanbul’da bireysel yatırımcı sayısı artmaya devam ederken güncel sayı 1 milyon 761 bin oldu. Yeni gelenler hareketli hisselere yöneliyor. Sığ ve düşük sermayeli bu firmalar içerisinde özvarlığı negatifte olan ve borca batıklar da varMerkez Bankası ekim ayı toplantısında faizi yüzde 10.25 seviyesinde sabit tuttu. Yatırımcılar faiz yerine alternatif getiri sağlayan enstrümanlara yönelmeye devam ediyor. Borsa da bu alternatifler arasında yer alıyor. Borsa İstanbul’da işlem gören şirketler içerisinden özsermayesi negatif olan şirket sayısı sekiz. Yatırımcıların ilgisi bu hisselerin yüksek bir çıkış sergilediğini gösteriyor. Gözlenen çıkış yıl başından bu yana yüzde 34 ile yüzde 1.676 aralığında değişiyor. Aynı dönemde borsanın likit banka hisseleri ise yüzde 29 değer kaybetti. Banka Dışı Likit 10 Hisselerinin getirisi ise yüzde 10’da kaldı. BIST 100 Endeksi’ndeki artış aynı dönemde sadece yüzde 4.5 oranında kaldı.
Rayiç değer kurtarıyor
Spor şirketlerinin bilançoda yer alan özsermayeleri ekside. Ancak sahip
Merkez Bankası dün piyasa beklentisinin aksine, faizi yüzde 10.25’te sabit tuttu. Yıllık enflasyonun altında kalan faiz, reel getiri bekleyenlerin dövize yönelmesine neden oldu.Merkez Bankası (TCMB), ekim toplantısında faizi sabit tuttu. Bir önceki ay piyasalar artış beklemezken faiz artıran TCMB, bu toplantıda yine beklentilerin dışına çıktı ve artış beklentisini boşa çıkardı.
AA Finans’ın toplantıya ilişkin anketine katılan ekonomistlerin tamamı politika faizinin artırılacağını tahmin etmişti. Faiz artışı bekleyen ekonomistlerin beklentileri 100 baz puan ila 200 baz puan arasında yer almıştı.
Merkez Bankası’nın faiz kararı sonrası dolar kuru hareketlendi. Dolar kuru yılbaşından bu yana çıkışı ile piyasaların nabzını tutuyor. Kurdaki yükseliş yüzde 33.94’e ulaşmış durumda. Dolar/TL’nin zirve seviyelere yakın olması nedeniyle herkesin gözü dünkü Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısındaydı.
Dolar yükseldi
Şimdi gözler Merkez Bankası’nda (TCMB). Zira dolar kuru 7.89, euro 9.30, gösterge faiz 13.35 ve BIST 100 Endeksi 1.204 seviyelerinde.
Rekor seviyelerde seyreden döviz kurunu frenlemek için TCMB’den yeni adımlar bekleniyor. TCMB’nin normalleşme adımlarını destekleyecek yeni atakları kurda sakinleşmeye neden olabilir. Belirleyici olan ise faiz kararı ve faiz toplantısında verilecek mesajlar olacak.
Yabancılar ne diyor?
Yabancı kurum değerlendirmelerinde faiz artışı öngörülüyor. JP Morgan perşembe günü gerçekleşecek faiz toplatışında 200 baz puanlık faiz artışı bekliyor.
Kurum, mevcut reel faiz oranı seviyesini düşük görüyor. Türkiye’nin kredibiliteyi yeniden tesis etmek, dolarizasyonunu durdurmak ve bazı sermaye girişlerini çekmek için en az yüzde 2 - 3’lük reel pozitif faiz oranı sunması (ve serbest piyasa uygulamalarına bağlı kalması) gerektiğini söylüyor.
Yabancı kurum değerlendirmelerinde ağırlıklı olarak faiz artış beklentisi ve reel faiz vurgusu var. TCMB’nin nasıl bir adım atacağı, hangi açıklamalarla bunu
Borsada 16 Şubat 2009 tarihinden bu yana şehir endeksleri hesaplıyor. Söz konusu endekslerin oluşturulmasındaki amaç yatırımcıların kendi şehirlerindeki şirketlere ilgisini artırmak ve halka açılma potansiyeli olan firmaları teşvik edebilmek. Gelinen aşamada hesaplanan şehir endeksi sayısı 12. Kuşkusuz bu endekslere bağlı farklı enstrümanların oluşturulması da olası. Örneğin borsa yatırım fonları sayesinde yatırımcıların tek bir menkul kıymet ile istedikleri şehre yatırım yapabilmeleri mümkün. İlerleyen süreçte şehir endeksleri daha işlevsel bir fonksiyona sahip olabilecektir. Diğer taraftan yatırımcıların şehir endekslerindeki firmalara doğrudan yatırım yaparak şehir bazında bir yatırım tarzı da geliştirmeleri söz konusu olabilecektir.
Yıl içinde şehir endekslerinin BIST 100 Endeksi’nin üzerinde bir performans sergilediği gözleniyor. BIST 100 Endeksinin yüzde 4,24 çıkış yaptığı 1 Ocak-16 Ekim 2020 döneminde, beş hisse barındıran BIST Konya Endeksi yüzde 133 yükselişle önde koşuyor. En kötü şehir endeksi performansına sahip olan BIST Kocaeli Endeksi ise