İmamoğlu rahat durmayacak
Yazının başlığındaki ifade bana ait değil. İmamoğlu katıldığı son TV yayınında bizzat kendisi ilan etti rahat durmayacağını.
Öyle de yaptı zaten... O yayında öğrendik ki... Muharrem İnce’nin CHP yönetimini salladığı 2018 sürecindeki kurultayın engellenmesinde Ekrem Bey önemli bir rol üstlenmiş! Hani şu kurultay için toplanan imzaların yok sayıldığı, bazı delegelerin imzalarının çeşitli vaatlerle geri çektirildiği o süreç.
Bitmedi... Canan Kaftancıoğlu’nun yeniden il başkanı seçilmesini de İmamoğlu sağlamış. Bütün bu süreçlerde Kılıçdaroğlu’nun en yakın neferlerinden biri olarak çalışmış. Bu sözleri söyleyen adama kimse de çıkıp “Yönettiğiniz belediyelerin kaynaklarını parti içi iktidar yarışında bir tarafın lehine kullandığınızı itiraf mı ediyorsunuz” diye sormuyor! Kim bilir nasıl kotarıldı o işler? Neyse bu başka bir konu. Biz asıl meseleye dönelim.
Çok değil, siyasetten azıcık anlayan herkes İmamoğlu’nun açıklamalarının tamamının Kılıçdaroğlu’na verilmiş bir “Pazarlığa hazırım” mesajı olduğunu anlar. Neyin pazarlığı mı? Tabii ki CHP Genel Başkanlığı’nın.
Cumhurbaşkanı adaylığı umudu artık Kaf Dağı’nın arkasında bile değil. 2024’te İstanbul’a yeniden aday gösterilme ihtimali her geçen gün azalıyor. İmamoğlu’na yeniden rüzgârı arkasına alacağı bir post lazım. O post eylül ayında büyük ihtimalle boşalacak CHP Genel Başkanlığı’ndan başka bir yer olamaz.
Zaten söylediği her sözde aslında oraya vurgu yapıyor. Kendisini Kılıçdaroğlu’nun yedeği, veliahtı gibi konumlandırmaya çalışıyor. Türkiye genelinde 300 civarında belediyeye her türlü desteği verdiğini söyleyerek ulusal siyaset yaptığı imasında bulunmalar. Durup dururken kendisinin “Sünni” olduğunu ısrarla hatırlatmalar. Bunlar hep subliminal mesajlar.
Özetle... İmamoğlu direniyor. Ve kesinlikle rahat durmayacak.
Bu arada CHP’de Kılıçdaroğlu sonrası için kolları sıvayan tek aktör İmamoğlu değil. Son dönemde parti içinde güç kaybetmiş gibi görünse de Oğuz Kaan Salıcı potansiyel genel başkan adaylarından biri. Özgür Özel’i de bu kategoride değerlendirmek mümkün. Özel’in adaylığı CHP tabanı ve parti örgütlerinden Salıcı’ya göre daha çok destek bulacaktır. Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığının açıklanmasından sonra CHP’de kıyasıya bir genel başkanlık yarışı yaşanacak gibi görünüyor.
Kafada kentsel dönüşümler yoksa...
Önce rakamlar... Mega kent İstanbul’da 2019’da belediye bütçesinin yüzde 4’ü kentsel dönüşüme ayrılıyordu.
Bu rakam 2020’de bütçenin yüzde 0.9’una, 2021’de yüzde 0.8’ine indi. 2022’de ise gelen eleştiriler üzerine yüzde 1’ine çıkarıldı.
İstanbul’a beş yılda 100 bin kentsel dönüşüm sözü veren Ekrem İmamoğlu’nun üç yılda dönüştürdüğü konut sayısı 492!
Sonuç: İmamoğlu’nun kafasında kentsel dönüşümler yok. Ne olduğunu yukardaki yazıda anlattık.
Ama İstanbul sahipsiz değil.
Hiç reklamı yapılmasa da Esenler’de sessiz sedasız Türkiye’nin en büyük kentsel dönüşüm projesi hayata geçiriliyor.
Tam 50 bin konutluk bir proje bu. 15 Temmuz Mahallesi’nde yapımı tamamlanan 2 bin 32 konut ve 5 iş yeri 19 Ağustos’ta Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından hak sahiplerine teslim edilecek. Bu, Esenler’de 10 bin kişinin daha depreme dayanıklı konutlarda yaşamaya başlaması anlamına geliyor.
Esenler Belediyesi ve Çevre Bakanlığı iş birliğinde geliştirilen projenin detaylarını Başkan Tevfik Göksu’dan dinledim. Gerçekten heyecan verici bir proje bu. Güvenli kentsel dönüşüm konutları haziran ayından beri sırayla vatandaşlara veriliyor. Güney (Metris) Rezerv yapı alanındaki 6 bin 954 konut ve iş yerinin tamamlanmasıyla sıra daha büyük yüzölçümüne sahip Kuzey Rezerv alanına gelecek. Burada da 43 bin 124 bağımsız birim inşa edilecek. İlçede 250 bin kişi yeni, güvenilir ve yeşille iç içe evlerde oturmaya başlayacak. Proje Esenler’de ama İstanbul’un başka ilçelerindeki dönüşüme de katkı sağlıyor.
Tevfik Göksu kafasında kentsel dönüşümler olan bir belediye başkanı. 2009’da Esenler’de yüzde 86 olan riskli yapı oranını yüzde 57’ye indirmiş. 57 bin konutun dönüşümünü sağlamış. Büyükşehir imkânlarıyla üç yılda 492 konut dönüştürenleri görünce Esenler’de yapılan işin önemi daha net anlaşılıyor.
Kentsel dönüşüm İstanbul’un olmazsa olmazı. Olası bir depremde kenti ve İstanbulluyu reklam bütçesine değil kentsel dönüşüme ayırılacak bütçe koruyacak. Esenler herkese örnek olsun.