Kemal Tahir’in meşhur “Kurt Kanunu” romanının en bilinen cümlesidir..
Kavgada yenik düşen kurdu sürüdeki arkadaşları yer.
CHP lideri Özgür Özel’in dün yaptığı “ İmamoğlu’nun resmi adaylığı mümkün olmazsa birisi aday çıkar. İmamoğlu’nun yerine kimin olduğunun bir önemi yok. Onun adına bu seçimi kazanır” açıklamasını görünce aklıma niyeyse Kemal Tahir’in kitabı geldi.
Dikkatinizi çekerim, Özel bu açıklamayı İmamoğlu’nun Parti Meclisi’nde CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı ilan edildiği gün yapıyor!
Özel aslında yapması gerekeni yapıyor. Çünkü sadece “Kurt kanunu” değil siyasetin yazılı olmayan kuralları da bunu gerektirir.
Siyasetçi gece kurtla kuzuyu yiyip gündüz çobanla ağlaşandır. Ölü evinin yasçısı, düğün evinin tefçisidir…
Gençler… Lütfen bu gerçekleri bilerek hareket edin. Demokratik haklarınızı sonuna kadar kullanın. Ama şunu hiç aklınızdan çıkarmayın: Sizi sokağa çağıran, polisle karşı karşıya getirenlerin dokunulmazlığı var. Ve asla kaybetmeyi göze alamayacakları yüksek çıkarları…
Kimse için geleceğinizi, anne-babalarınızın umutlarını karartmayın…
Türkiye’nin “Belediye” sorunu nasıl çözülecek?
Mersin’den gündemde hak ettiği yeri bulamayan skandal boyutunda bir haber:
Akdeniz Belediyesi’ni 650 milyon lira borçla devralan DEM Partili Başkan 9 ayda belediyenin borcunu 1 milyar 350 milyon liraya çıkardı!
Dolu olan kadrolara vekaleten atadığı isimlere mevzuata aykırı ödemeler yapan, belediye kaynaklarını terörle iltisaklı kişilere aktardığı iddia edilen Başkan şu an görevde değil.
Yerine Kayyum olarak görevlendirilen Akdeniz Kaymakamı Zeyit Şener ise şu sıralar borç batağındaki belediye için kaynak arayışında. Belediyenin sadece firmalara borcunun aylık faizi 35 milyon lira. Alacaklı 13 firmanın başlattığı haciz işlemi Şener’in kişisel girişimleriyle durdurulmuş.
Ama Mersin’in en büyük ilçelerinden birinde belediye hizmeti fiilen durma noktasına gelmiş, getirilmiş. Kimse kabul etmek istemiyor ama Türkiye’nin ciddi bir belediye sorunu var.
Büyükşehir ve belediye kanunları acilen değiştirilmeli. İhale Kanunu yenilenmeli. Belediyelerin yetki ve sorumlulukları hiçbir suistimale izin vermeyecek şekilde düzenlenmeli. Altyapı ve diğer büyük yatırımlar merkezi yönetim tarafından hayata geçirilmeli.
Aksi halde daha çok “Borç batağında belediye” haberi okuruz.
Konya Konya olalı böyle önseçim görmedi
CHP’nin geçen Pazar gerçekleştirdiği önseçim görünümlü eğilim yoklamasında genel başkana göre 14 milyon 850 bin, bazı partililere göre 20 milyon kişi oy kullandı.
Ve Ekrem İmamoğlu tek aday olarak girdiği önseçimden bütün oyları alarak Cumhurbaşkanı adayı olarak çıktı. Rakamların biraz abartılı olduğunu düşünsem de CHP’nin bu önseçim meselesinde iyi bir sınav verdiği söylenebilir. Hatırı sayılır bir kalabalığı harekete geçirmeyi başardılar.
Keşke rakamı bu kadar abartıp inandırıcılıklarına gölge düşürmeselerdi.
Niye mi böyle düşünüyorum? Dün Konya’dan bir gazeteci arkadaş CHP İl Başkanının Pazar ve Pazartesi günü yaptığı iki açıklamayı yollamış.
CHP Konya İl Başkanı Bekir Yaman, 23 Mart Pazar günü 16.08’de basına geçtiği açıklamada “13 bin 500 üyemiz ve gönüllü vatandaşlarımızın katılımıyla önseçimi tamamladık” diyor.
Pazartesi günü 13.10’da ise “Konya’da önseçime 106 bin 627 kişi katıldı” diye yeni bir açıklama yapıyor! CHP’nin Konya’da üye sayısı 13 bin 500 olduğunu varsayarsak bu rakamın neredeyse 8 katı insan önseçimde oy kullanmış!
Konya değil de başka bir il olsaydı rakama takılmazdım ama sizce de biraz abartılı olmamış mı İl Başkanının açıklaması?
