Yeliz Aras Çelikel

Radyo D’nin sevilen programcısı Sarı Şeker Sema, oğlu Işık’ın dünyaya gelmesiyle kısa bir süre mikronlara ara verdi ve bu aranın ardından farklı programlarla dinleyicilerine seslenmeye başladı. Sarı Şeker Sema, artık öğleden önce yayınlarına başlıyor ve 11.00-13.00 arası mikrofonun başına geçiyor. Hani her pazartesi günü diyete başlanır ya, Sarı Şeker Sema da bu düşünceye uygun, özellikle kadınların ilgisini çeken bir programla adından sözettiriyor ve her pazartesi 12.00-13.00 saatleri arasında diyetisyen Güneş Aksüs ile birlikte diyetleri keyifli hale getirmek için bilgiler veriyor. Diyet yapmanın katı ve sıkıcı havasını dağıtmak için püf noktalarını dinleyicileriyle paylaşıyor. Mesela çalışan kadınlar için eve gelince kısa sürede hazırlayabilecekleri pratik ama sağlıklı yemek tariflerini anlatıyor, en can alıcı nokta olan “En çok nasıl kilo verebilirim?” sorusuna yanıtlar arıyor. Sarı Şeker Sema ayrıca radyolarda farklı bir program olan ‘Canlı Dostlarımız Radyoda’ programını da Veteriner Hekim Ayhan ile birlikte hazırlıyor. Sarı Şeker Sema’yı 104 Radyo D’den dinleyebilirsiniz.

Yeni bir yıl, yeni bir heyecan... Programınızda da yenilikler oldu, bahseder misiniz?
Yeni

Klasiktir, her yıl sonunda eski yılda yaşananlar düşünülür, iyiler kötüler bir kenara ayrılır. Televizyonlarda, gazetelerde ‘Yılın en’leri belirlenir, yani geride kalan yılın muhakemesi yapılır. Radyoda da gelenekselleşen ama çizginin biraz dışında bunu yapan bir isim var. Tüm eleştirilere rağmen herkes iyileri listelerken o kötüleri listeliyor. Radyoların eğlenceli ismi Yasemin Şefik, 2012 yılının en kötülerini Pal FM dinleyicisi ile belirledi. Şefik, yine her yıl olduğu gibi yılın en kötülerini büyük bir cesaretle açıkladı. Yasemin Şefik’le yılın en kötülerini konuştuk. Şefik ayrıca yeni sezonla birlikte sabah kuşağına geçti. Üstelik “Erkek egemen yayın saati” dediği 07.00 ile 10.00 arasında dinleyicileriyle buluşuyor. Konular ve olaylar üzerine interaktif bir programla yayın hayatına devam eden Şefik, radyo programını şöyle anlatıyor: “Radyo anlatıcısı olmak benim mesleğim. Sadece gülelim değil, aynı zamanda agresif tutumuda düzgünce paylaşıyorum.” Sosyal medya platformu üzerinden ve radyo dinleyicisinin katılımıyla belirlenenYasemin Şefik’in listesinde kimler mi var, işte bu sorunun yanıtı:

YASEMİN ŞEFİK

Böyle bir proje nereden aklınıza geldi?
5 yıldır

Yıllardır radyoların “Aşk Böcüğü” olarak tanınan ünlü ismi Ebru Sulukahya Parmakerli, yeni bir radyoda dinleyicilerine seslenmeye başladı. Uzun yıllar aynı frekanstan ses vererek dinleyicinin gönlünü kazanan Aşk Böcüğü Ebru, artık internet radyosu Radyo FD’den dinleyicilerine ulaşıyor. ‘Aşk Böcüğü’ formatıyla dinleyicilerini birbirleriyle tanıştırdığı programları büyük ilgi çeken Parmakerli, çok yakında bu formatı yeni radyosuna da taşımaya hazırlanıyor. Yeni radyosunda heyecanlı olduğunu söyleyen Parmakerli, “Radyoda ilk evlilik programını ben yaptım ve inanılmaz bir dinleyici kitlem oluştu. En çok dinlenen programlar arasındaydım. Şimdi Radyo FD’de yayın yapıyorum ama bu kez yaptığım program evlilik programı değil. Yakında ona başlayacağım” diyerek dinleyicilerine müjdeyi verdi. Kadrosunda Aşk Böcüğü Ebru’nun yanısıra Mine Ayman, Vj Bülent gibi isimleri de bir araya getiren radyoyu, www.radyofd.net adresinden dinleyebilirsiniz.

Aşk Böcüğü Ebru

* Uzun yıllar aynı radyoda çalıştınız. Ardından ani bir kararla farklı bir radyoya geçtiniz ama o transfer çok uzun sürmedi. Şimdi ise bambaşka bir radyodasınız. Bu geçişe nasıl karar verdiniz?

Hayatım boyunca hep emin

Yazılı basından radyo dünyasına uzanan Bilgehan Aras, 94.5 Rock FM’de sunduğu “7. Cadde”yle 100 programı geride bıraktı. Etiler Lisesi sonrası “Nokta Dergisi” bünyesinde stajyer grafiker olarak iş hayatına atılan Aras, daha sonra Milliyet Dergi Grubu’nun “OtomotoSpor” Dergisi’nde Görsel Yönetmenlik kariyerine başladı. “Yakın Doğu Üniversitesi”nde Radyo TV -Sinema Bölümü’nde okuyan Aras’ın radyo dünyasıyla tanışması ise bir grup arkadaşıyla kurduğu okul radyosuyla başladı.Önceleri ona uzak olduğunu düşündüğü bu büyülü dünya zamanla Aras’ı sardı ve 3 yıl boyunca “TopRock”, “Sportif” ve “Cinemania” adlı üç programın birden hazırlayıcısı ve sunucusu oldu. Ardından tekrar yazılı basındaki görevine dönen Aras’ın 2 yıldır aralıksız devam ettiği sinema programı “7. Cadde”, her pazar 22.00 ve 00.00’da Rock Fm’de...

Radyo dünyasıyla nasıl tanıştınız?
“Sahte Rakı” Blues Grubu’nun mızıkacısı olan Dinçer Tuğmaner vasıtasıyla Metehan Mert Çakır’la (Rock FM Genel Yayın Yönetmeni) tanıştım. Bana kendi markam olabilecek bir isim bulmamı ve hemen bir sinema programı yapmamı istedi. “7. Cadde” böyle doğmuş oldu. Çok büyük bir heyecan ve keyifle başladım. 2 yıldır da aynı keyif ve

Fenomen radyocu Müge Barutçu, artık yeni adresinde dinleyicileriyle buluşuyor. “Müge’nin Oltası” programı yıllardır büyük ilgi gören Barutçu, 105.6 Baba Radyo’ya transfer oldu. Kendisini “Okur yazar, söyler dinler, çok gezer... ‘Çok gezer çok bilirim’ demez. Sınırlara inanmaz. Sevgiye her şeyden daha çok inanır. İnsan, hayvan, ağaç, taş, toprak demez sever. Radyo camiasının kıdemli balıkçısıdır. 20 yıldır bu sularda olta atar. ‘Ne çıkarsa bahtımıza’ der, paylaşır. Anlatır da anlatır” sözleriyle ifade eden ünlü radyocu, hafta içi her gün saat 15.00 ile 18.00 arası Baba Radyo’da dinleyicilerin karşısında...

* Bu kez daha önceki radyolarınızdan farklı bir adrestesiniz. Baba Radyo’ya geçişiniz nasıl oldu?
Baba Radyo henüz bir bebek ve ben bebekleri çok severim. Emekleyecek, yürüyecek ve koşacak. Elbette ilk günden haberdar olduğum ve takip ettiğim bir radyoydu. Best Medya sektördeki en profesyonel gruplardan biri... Dolayısıyla yaptığı işler sektörden herkesin ilgisini çekiyor. Teklif geldiğinde haliyle hiç düşünmeden kabul ettim.
Baba Radyo program düzeniyle ve programcı kafasıyla giden bir radyo. Dayatmalardan uzak olması, profesyonel bir gruba ait ve çalışma şekline

Yıl sonu olsa da radyolardaki değişiklikler son hızıyla devam ediyor.... Yıllardır çizgisinden ödün vermeden dinleyicilerinin beğenisini toplayan İstanbul FM, bu yıl 20. yılını kutlamaya hazırlanıyor. Türkiye’nin ilk özel radyolarından biri olan İstanbul FM’i, Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Sabri Demirdöğen, Genel Müdürü Atilla Şen ve Genel Yayın Yönetmeni Gürdal Çakır’dan dinledik. Onlardan bir radyonun başarılı olması için gereken kriterleri öğrendik. İstanbul FM bu değişiklik döneminde ilk hedef olarak dinleyicilerine genç nüfusu eklemeyi planlıyor. Bu konuda konuşan Demirdöğen, İstanbul FM’in hedefini şu cümlelerle özetledi: “Gençliğin pozitif enerjisi, yenilikçi duruşu ve sınırsız hayal gücünü düşündük. Onlar gibi olup bizi kendileri gibi görmelerini sağladık.”
Yepyeni içeriği ve yeni programcılarıyla İstanbul FM’i www.istanbulfm.com.tr adresinden dinleyebilirsiniz.

* 20 yılın özetini sizden dinleyebilir miyiz?

Dr. Sabri Demirdöğen: 1993’te İstanbul TV ve İstanbul FM’i kurdum. Radyo 20 yıldan bu yana yayıncılığımıza özgün bir şekilde Atatürk ilke ve inkilaplarından ödün vermeden, çizgimizi bozmadan, devletimize milletimize zarar vermeden, Türkçemizi düzgün

Pal Station’ın neşeli seslerinden Esin Görür, dans hocasını örnek alarak radyoculuğa başlıyor, üniversite eğitimi için Eskişehir’e taşınıyor ve ardından Anadolu Üniversitesi radyosu Radyo A’nın seçmeleriyle mikrofonla tanışıyor. Programlarıyla ilgili konuştuğumuz Görür, radyo aşkını şöyle anlatıyor: “Radyoda kendimi çok rahat hissediyorum. Her şeyden arınıyorum. Günlük telaşlarımdan, kaygılarımdan, sinirlerimden, üzüntülerimden... Yayında olduğum sürece kendimi sadece işime, müziğe ve dinleyenlerimi mutlu etmeye odaklıyorum. Radyo benim için tam bir terapi gibi, anlatması zor bir deli işi!” Yayınlarında dünya müziğinin en popüler ve keyifli şarkılarını paylaşan Görür, ayrıca müzik dünyasından haberleri dinleyicisiyle paylaşıyor, enerjili sunumuyla onları gün ortasında karşılıyor. Bu coşkusunu da “Devamlı yüksek enerjide olmak tek kuralımız. Tempolu şarkılar çaldığımdan dolayı, enerji düşüklüğüne, keyifsizliğe pek yer yok” diyerek anlatıyor. Esin Görür’ün programında ayrıca “Shut Down” isimli bir bölüm var, günün en özel şarkısını yayınlıyor, şarkı ve şarkıcı hakkında ayrıntılı bilgi veriyor. Görür, programını format yayıncılığının biraz daha eğlenceli ve rahat hali olarak

Almanya’dan Türkiye’ye ses veren radyo Metropol FM... 1999 yılından bu yana önce Berlin’de daha sonra da yayın ağını genişleterek FM üzerinden Berlin, Stuttgart, Mainz, Wiesbaden, Russelsheim, Höchheim, Ludwigshafen, Mannheim, Koblenz olmak üzere 9 şehirde yayını devam ediyor. Bunun yanı sıra Almanya’daki dijital kablo yayını üzerinden, tüm Almanya’da internet üzerinden ve hazırlanan App’lerle cep telefonlarından tüm dünya genelinde dinlenebiliyor. Metropol FM’in Yayın Müdürü Aslı Erman’dan radyo hakkında bilgiler aldık. Özellikle radyonun güçlü olduğu noktaları vurgulayan Yayın Müdürü Aslı Erman “Yayınımızı bölgesel yayınlara bölebiliyoruz, sunucularımızın anonsları ve şarkılar tüm yayın bölgelerimizde ortak yayınlanırken bölgesel haberlerimizi ve reklamlarımızı sadece ilgili şehirlerde yayınlayabiliyoruz. Stutgart’taki bir siyasi gelişme Berlin dinleyicisini ilgilendirmiyorsa sadece Stuttgart bölgesinde dinlenmesini sağlıyoruz. Bu da radyoyu açan dinleyicinin ihtiyacı olan bilgiye ulaşmasını sağlıyor” dedi. Radyo, ayrıca birçok sosyal projeye imza atıyor. Almanya’nın en büyük kuruluşları ile ortak projeler düzenleyip Almanya’daki Türklerin eğitim, sağlık gibi önemli