Güvenli bölge konusunda Türkiye ile mutabakata varan ya da müttefik gibi davranan ABD’nin Suriye’deki varlık gerekçesi neydi? DAEŞ’i yok etmek. Ama ABD ne yaptı? Teröristlerle mücadele adı altında bir başka terör örgütü YPG/PKK’yı silahlandırıp eğitti, dahası onlara alan açtı. Bir başka deyişle ABD Fırat’ın doğusuna dönük kurguladığı kirli tezgâhını uygulamak için DAEŞ’i bahane etti, kullandı hâlâ da aynı kafada. Çünkü bir süre önce DAEŞ’in tamamen yenilgiye uğratıldığını açıklayan Trump, daha geçen ayki bir kabine toplantısında “Halifeliğe karşı harika bir iş çıkardık. Halifeliğin topraklarının yüzde 100’ünü geri aldık ve hızla Suriye’den çıkıyoruz” demişti. Bu konudaki son gelişme ise Pentagon (ABD Savunma Bakanlığı)’dan geldi ve o da Trump’ın tam aksine terör örgütü DAEŞ’in Suriye’de “yeniden canlandığı” ve eylem düzenleme kapasitesini artırdığına dikkat çekti. Yani Trump’ın yendik, bitirdik dediği DAEŞ’i Pentagon hortlattı. Ya da ABD Suriye’de varoluş ve YPG/PKK’yı silahlandırıp, kollama bahanesini yeniden ısıttı. Ki bu bağlamda terör örgütünün gücünü artırmaya dönük gelişmeler de söz konusu. Dün bu durumu üst düzey bir istihbarat yetkilisine sordum. Yanıtı şuydu:
“ABD bölgedeki hedeflerine henüz ulaşmış değil. Kendi çıkarları doğrultusunda sınır değişiklikleri, hâkimiyet alanlarını genişletmek ve korumak için yaptıkları çalışmalarda gerek çatışma gerekse de dış politika alanlarında DAEŞ’i sürekli kullanacak. Ta ki Suriye’de istediği düzeni ele geçirinceye kadar.”
DAEŞ’in ipleri ABD’nin elinde yani?
“Kesinlikle ABD’nin elinde ve sadece o değil. Suriye’nin güneyinde, Ürdün sınırında Tanf bölgesi var; ABD orada da radikal cihatçıları, El Kaide türevi unsurları destekliyor. Çünkü bu sayede haritaları daha kolay değiştiriyor. Sadece onları kullanmıyor, askeri şirketleri, paralı askerleri de kullanıyor.”
Ya radikal İslam motifi?
“Lider kadrosunda vardır o, diğerlerinde yoktur. Alttaki savaşanlar yani adam öldürenler, onlar paralı, satılık aktörler. Kim fazla para veriyorsa, onun adına savaşır. Örneğin, bugün DAEŞ’te savaşır, yarın 150 dolar verdiğinde El Nusra’ya, Heyet Tahrir Şam’a gider, bu renkteki, motifteki terör gruplarında sizin için çatışır.”
DAEŞ’in, ABD için her yerde, istediği şekilde kullandığı, kullanacağı İngiliz anahtarı gibi verimli bir araç olduğunu belirten istihbarat yetkilisi devam ediyor:
“DAEŞ, El Nusra, Taliban, PKK, YPG/PYD gibi terör örgütleri para karşılığı o devletin postalı oluyor, onun adına işler yürütüyor. DAEŞ’te böyle yürütüyor. Şimdi DAEŞ ABD’ye yardımcı oluyor, Suriye’de kalmasına bir yardım, yani bir kılıf. Artı PYD/YPG’yi silahla desteklemek için bir kılıf, kalkan ve ABD’nin desteklediği terör örgütünü efsaneleştirmek için bir alet. İsrail’in projelerinin yerine getirilmesi için bulunmaz bir maşa. Onun için İsrail de DAEŞ’in yok edilmesini istemiyor.”
DAEŞ’i yine kullanacaklar o zaman?
“Tabii, provokatif amaçlı her zaman kullanacaklardır. Gerek Ortadoğu bölgesinde Suriye, Irak ve diğer yerlerdeki çatışmalar ve provokasyonlar için gerekse de ülkemiz içinde bu örgütün yandaşlarının, sempatizanlarının ve uyuyan hücrelerinin harekete geçirilmesi ihtimali karşısında hassas olmak durumundayız.”
Özetle; an itibariyle yine iki ABD görüntüsü var. Biri Türkiye’nin baskısıyla Fırat’ın doğusunun YPG/PKK’dan arındırılacağı, hatta elindeki ağır silahların toplanacağı havası veren, diğeri ise yine DAEŞ bahanesiyle alenen himaye ettiği terör örgütü YPG/PKK’yı daha da güçlendirmeyi hedefleyen ABD... Dolayısıyla da ABD’nin müttefiklik görüntüsüne karşı temkinli olmakta yarar var. Nitekim Türkiye’de öyle yapıyor. Ve gerektiğinde kendi göbeğini kendi kesme olasılığını her zaman hazır tutuyor...
Bugün arife, yarın bayram... Sağlıklı ve mutlu nice bayramlara... Ve iki anımsatma: Aman yollara dikkat. Bayramın sadece tatil olmadığını unutmayıp, sevdiklerinizi aramayı ihmal etmeyin...