Tunca Bengin

Tunca Bengin

tunca.bengin@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

ABD yönetimi, Türkiye’yi Rusya’dan S-400 hava savunma sistemini almaktan vazgeçirmek için dört bir koldan tehdit ve şantaja devam ediyor. Hem de bunun nafile bir çaba olduğunu bile bile. Çünkü Türkiye bu konudaki kararlılığını en yüksek yerden çok net defalarca ortaya koydu, koyuyor. Tabii ABD’ye tepkisini de... Dolayısıyla, ABD’nin F-35’leri vermem tehdidi ya da ara sıra Türkiye-ABD müttefikliğinin önemine değinen yutturmaca sözleri Nasrettin Hoca’nın ya tutarsa mantığıyla göle maya çalması gibi bir durum. Zira böyle bir karardan vazgeçmek her şeyden önce Türkiye açısından ciddi bir devlet olduğu algısını sıkıntıya sokabilir. Dahası, evet ABD’nin F-35’leri vermem şantajı ve askeri-ekonomik yaptırım tehditleri son derece de önemli ama aynısı Rusya cenahından gelebilecek hamleler için de geçerli. Hatta mevcut konjonktüre göre daha da kritik olumsuzluklar yaratabilir. Nasılını bir önceki yazımızda da ABD boyutu ve Türkiye’nin buna karşı atabileceği adımlar açısından değerlendiren eski Genelkurmay İstihbarat Dairesi Başkanı Em. Korg. İsmail Hakkı Pekin anlatıyor:

Haberin Devamı

“Türkiye S-400’ü almadığı zaman otomatik olarak İdlib’deki bütün dengeler çözülecek. Türkiye İdlib’de bu kadar rahat olamayacak ve Rusya İdlib’e müdahale edecek. Türkiye’nin Rusya’ya müdahale etmesi düşünülemez bile. Dahası, Rusya da PYD/YPG’ye yanaşacak, zaten zaman zaman konuşuyorlar. Türkiye’nin Fırat’ın doğusu ve batısıyla ilgili hazırladığı planlar yatacak. Rusya ile ekonomik ilişkiler, turizm bağlantıları uçak düşürme olayında olduğu gibi son derece olumsuz etkilenecek.”

Rusya “Canın sağ olsun” demez yani?

“Der mi? Demez tabii. Türkiye’nin vazgeçmesi demek Rusya ile bütün ilişkilerinin allak bullak olması demektir ve Türkiye’nin şu anda o bölgede Rusya’yla daimi olmasa bile geçici bir ittifak yapmaya ihtiyacı var. Hem ABD’nin, Batı’nın hem de bölge ülkelerinin karşısında. Onun için bu konuya çok dikkat etmesi lazım Türkiye’nin. Çünkü S-400 konusu sadece hava savunması değil, arkasında koca bir Rusya desteği, müttefikliği var. Dolayısıyla, Türkiye’nin S-400’ü almamasıyla uğrayacağı zarar almasına göre kıyaslandığında daha fazla olur. Yani bu Çin’le yapmış olduğumuz füze anlaşmasını bozmaya benzemiyor.”

Haberin Devamı

Peki ya ABD’nin F-35’leri vermem ve askeri ambargo tehdidi? Böyle bir durumda Türkiye askeri açığını nasıl kapatacak? Pekin, devam ediyor:

“ABD F-35’leri vermezse onun yerine başka bir şeyi ikame ettirir. İlla uçağın yerine uçak konmaz, uçağın yerine başka bir şey, balistik füzeler de konur. Ve Türkiye bunu çok kısa zamanda yapacak güce sahip. Türkiye kendi menfaatlerini koruyacak farklı bir savunma politikasını rahatlıkla ortaya koyabilir.”

Nasıl?

“Türkiye balistik füze geliştiriyor zaten. Roketsan’da 280 kilometre menzilli füzeler üretiliyor. Çin’le anlaşma yapmak suretiyle bunun menzilini çok rahatlıkla 1500-2 bin kilometreye çıkartır, herkesi rahatsız eder. Daha da ileri giderlerse, gerekirse nükleer başlıklı füzeler bulur. Bunlar olmayacak şeyler değil, yeter ki bu konuda karar versin Türkiye. Yani klasik savaşa karşı Türkiye’nin eli kolu bağlı değil.”

Haberin Devamı

F-35’in yerine balistik füze mi?

“Evet, uçak çok önemli ama illa da bu olacak diye bir şey yok. Türkiye caydırıcılığını sağlamak için F-35 boşluğunu bir iki sene balistik füze geliştirmek suretiyle doldurabilir. Zaten Türkiye’nin balistik füzeye sahip olması gerekiyor. Yani F-35’i alsa da almasa da balistik füze almak durumunda çünkü bölgede Suudi Arabistan’da, İran’da, İsrail’de balistik füzeler var, Suriye’de de var. Dolayısıyla da Türkiye de bu tehdide karşı sadece savunma sistemi yeterli değil, karşı tarafa caydırıcılık sağlayacak balistik füze sistemi de geliştirmek durumunda. Tabii bu arada da kendi uçağımızı geliştirebiliriz.”