DSP Muş milletvekili Zeki Eker, partisinin grup toplantısında bir konuşma yapmış, "Güneydoğu'nun da patlayabileceği"ni söylemiş:
"Güneydoğu'da yıllardan beri suçlu suçsuz ayırımı yapılmadan insanların kafasına vuruldu. İnsanlar bir noktada patlarsa Filistin'de olduğu gibi 'ben yandım deyip' bir sürü insanı da yakar..."
Zeki Eker, Ecevit'in de dinlediği konuşmasında bölge insanına, "duyumlara dayalı güvenlik soruşturmaları" ile potansiyel suçlu gibi davranılmasını eleştiriyor, "ne kadar acemi vali, kaymakam varsa bu bölgeye atanıyor" diye yakınıyor.
Dünkü Radikal'den başka bir haber:
"Dicle'de adları Türkçe olmadığı iddiasıyla 21 çocuğun isminin değiştirilmesi için dava açıldı..."
Çocuğunuzun adını devletin koymasını siz nasıl karşılardınız?!
* * *
1936 yılı... Doğu gezisinden dönen İktisat Vekili Celal Bayar'ın, İnönü ve Atatürk'e sunduğu uzun "Şark Raporu"ndan birkaç cümle:
"Şeyh Sait ve Ağrı isyanlarından sonra Türklük ve Kürtlük ihtirası karşılıklı şahlanmıştır. İsyan edenleri tenkil etmek (bastırmak) için şiddetin manası anlaşılır ve yerindedir. İsyandan sonra fark gözetmeksizin idare etmek de, bundan ayrı ve mutedil bir sistemdir..."
Halbuki:
"Kendilerine yabancı bir unsur oldukları resmi ağızlardan da ifade edildiği takdirde, bizim için elde edilebilecek netice, bir aksülamelden (reaksiyondan) ibaret olabilir. Bugün Kürt diye bir kısım vatandaşlar okutturulmamak ve devlet işlerine karıştırılmamak isteniliyor..."
Bayar, bölgeye atanmış görevlilerin dar kafalılığını, "devlet ve millet hayatında ekonominin birinci derecede rolü olduğunu" anlayamamış olmalarını da eleştiriyor. (Doç. Dr. Nurşen Mazıcı, Celal Bayar, sf. 159 vd.)
* * *
DSP milletvekili Zeki Eker'i kutluyorum. Bu bölgedeki "aksülamel" birikimin ulaştığı kaygı verici boyutların 'milli' partilerde dile getirilmesi ve ele alınması lazımdır.
70 yıldır biriken sorunları, entegre edici bir yaklaşımla milli partiler ele almazsa... Bu sorunları, öfke ve kışkırtma katarak, sadece etnik örgütler dile getirirse, neticenin ne olacağını bilfiil gördük: 30 bin ölüye sebep olabilecek çapta bir taban oluşmuş!
Şimdi anlıyorum ki, keşke TİP kapatılmasaydı da, İspanyol Sosyalist Partisi gibi, etnik farklılığı sınıfsal sorunlarla meczederek ülke bütününe bağlayacak bir gelenek oluşsaydı...
Etnik farkları aşan siyasi kimlikler oluşturabilmiş olan Celal Bayar ve Adnan Menderes'in partisi DP ile Kürt eşrafı entegre eden CHP kapatılmasaydı keşke...
Kişisel suçları koğuşturmanın dışında, Refah ve Fazilet'in kapatılmasını eleştirmemdeki sebeplerden biri de, bölgeyi ülke geneline bağlayan bağlarından birinin bu olmasıydı.
Türban yasağına karşı çıkmamın bir sebebi de benzer kaygılardır.
Sağ ve sol kitle partileri, 'milli' partiler... Zeki Eker'in iyi niyetli, vatansever feryadına kulak verin!
Bayar'ın raporu gibi Eker'in söyledikleri de tozlu raflarda kalmasın.