YARIN, ülkemizdeki ilk hür seçimlerle Demokrat Parti’nin iktidara gelişinin 52. yıldönümüdür. Serhan Yücel’in "Demokrat Parti" hakkındaki kitabından bahsetmek istiyorum. (Ülke Kitapları, Peykhane Cd. Gedikpaşa Camii Sok. 57/1, Çemberlitaş, 34490, İstanbul)
Yücel kitabında DP ile CHP arasındaki kavganın temelinde devletçi elitlerle halk arasındaki gerilimin yattığını çok güzel ortaya koyuyor.
İşte 27 Mayıs darbesinden bir gün önce, Menderes Eskişehir’dedir:
"Miting alanında toplanan 150 bin, bazı kaynaklara göre 250 bin civarındaki kalabalığa yine coşku hakimdi... Menderes uçaktan inince subaylara doğru ilerlemiş, tokalaşmanın başlayacağı anda subaylar sırtlarını dönmüşlerdi. Miting alanında ise, hem sivil hem asker makamların kurduğu mikrofonların telleri kesildiği için Menderes’in konuşmasını sadece kendisi ve yakınındakiler dinledi... Halk Menderes’i çılgınca alkışlıyor, Menderes hükümet konağının balkonuna çıkıp el sallıyor, içeri girince yeniden çağrılıyordu. Halk Menderes’i, belki de hiç bir politikacıya nasip olmayacak şekilde seviyor, bağrına basıyordu." (Sf. 156)
Halk Menderes’e yüzde 58’e kadar oy verecek ama devletçi elitler Menderes ve arkadaşlarını "siyaseten katl" edeceklerdi!
***
DEVLETÇİ elitlerdeki bu nefretin sebebi neydi.
Menderes kalkınma için Yabancı Sermaye ve Petrol kanunlarını çıkarmıştı, CHP bunları "kapitülasyon" ve sömürgecilik olarak niteliyor, bu da Kemalist orduda ve seçkinlerde DP’ye karşı kin yaratıyordu. Darbeci subaylar "Gizli haritalar ele getirdik, ülkeyi parselleyip yabancı devletlere satıyorlardı" diye açıklamalar yapmışlardı! (Sf. 105, 162)
Halbuki bu yasalar Menderes’in ileri görüşlüğünün belgeleridir.
Kitapta DP tarafından köy enstitülerinin köy öğretmen okullarına dönüştürülmesiyle, 20 yıl mecburi hizmet gibi angaryaların, köylü aleyhine işleyen köy - şehir ayırımının kaldırıldığı ve ilk eğitimin hızla geliştiği de anlatılıyor: 1950’de 33 bin 844 olan ilkokul öğretmeni sayısı 1960’ta 53 bin 174’e çıkmış, var olan üç üniversiteye dört yeni üniversite eklenmiştir. (Sf. 97-100, 177)
***
HER devlet adamı gibi Menderes’in de elbette hataları oldu. Muhalefetin kışkırtıcılığı ile DP’nin tahammülsüzlüğü ve baskı politikaları...
Tekil hatalar ve sevaplar dışında, DP ve Menderes, tarihimizdeki iki en büyük değişimin öncüsü olmuşlardır. Şevket Süreyya Aydemir’in ifadeleriyle:
"Siyaseti halka mal ederek, halkta bir nevi şahsiyetleşmenin, şahsiyet gururunun doğmasına, yerleşmesine hizmet etmiştir... Susan halk, konuşan halk olmuştur." (Menderes’in Dramı Sf. 223)
Yani halk devletçi elitlerin ‘emir kulu’ olmaktan çıkıp ‘vatandaş’ olmuştur.
"Sanayi alanında geniş bir hareketlilik gerçekleşmiş, sanayi endeksi 100’den 270’e çıkmış, ekonomide rakamlar sıçramıştır..."
Ulaşım, üretim, sanayileşme, kentleşme, kitle eğitimi, ticaret, dışa açılma gibi modernleşmenin temel dinamiklerini harekete geçirmiş olan Demokratları rahmet ve saygıyla anıyorum.