Kaç kişiydik o zaman, kaç kişi kaldı şimdi! Bodrum...
Ortalama lüks geceleme fiyatının 100 bin lira olduğu, yeme içme faturalarının kurlara rağmen Yunanistan, İtalya ve İspanya’yı ikiye üçe katladığı Bodrum, geçen yılları mumla arıyor. Çoğu otel ve mekân yarı yarıya boş.
Türkiye Açıkdeniz Yarış Spor Kulübü tarafından düzenlenen 52. Yıl Deniz Kuvvetler Kupası Uluslararası Açık Deniz Yat Yarışı, geçen hafta tamamlandı.
The Marmara’ya ait Türkiye’de bir eşi daha olmayan Orma 60 tipi trimaranı “Yaşasın” da yarışta yerini aldı. Bu çok özel yarışa 5. kez konuk olarak katılan “Yaşasın Trimaran”ın İstanbul’dan Bodrum’a varışı The Marmara Bodrum’da düzenlenen özel bir davetle kutlandı.
Bodrum manzarasına sahip konumunu, Ege Denizi ve Bodrum Kalesi’nin eşsiz güzelliği ile birleştiren The Marmara Bodrum Tuti restoranının bahçesinde gerçekleştiren davete çok sayıda tanıdık isim katıldı. Modacı Cemil İpekçi, ünlü heykeltraş Günnur Özsoy, İlksen Utlu, Ayşem Saraçoğlu gibi isimler Bodrum’un ikonik oteli The Marmara Bodrum’da buluştu. Partinin müziklerini ise Nişantaşı Beymenbrassarie’den tanıdığımız ünlü DJ Engin Yelkenci yaptı.
Trafikten şikâyet var ama…
Parti sonrasında çoğu otelde konaklayan konuklarla The Marmara Bodrum Oteli’nin terasında yer alan Tuti Restaurant’ta kahvaltı yaptık. Türkiye’nin ilk ve tek özgün gastronomi derecelendirme sistemiyle hazırlanan “İncili Gastronomi Rehberi”nden dört “İnci” sahibi olan Tuti Restaurant, Akdeniz mutfağının lezzetlerini usta şeflerin yaratıcı dokunuşlarıyla servis ediyor. Sabah sohbetimizde Bodrumluların hepsinin trafikten şikâyetçi olduğunu gördüm. Ancak Bodrum’da uğradığım hiçbir mekânda bunun izdüşümünü göremedim.
Rekabet kızıştı
Zira yüksek fiyatlar nedeniyle insanlar dışarı çıkmıyor, restoranlara gitmiyor. Otellerde de doluluk oranı yüzde 40’lara düşmüş durumda. Bu nedenle bazı oteller sezonun ortasında eleman çıkarmaya başlamış. Bodrum’a beklenen oranda ne yerli turist ne de yabancı turist gelmiş bu sene. Bunun sebebi sadece yüksek fiyatlar mı bilmiyorum. Çünkü yabancılar için bu sene Yunan adaları, İspanya ve turizm pazarına dönüş yapan Mısır ciddi bir alternatif oluşturmuş durumda. Öte yandan bizim varlıklı kesim de Yunan adalarına gidiyor. Bu hafta sonu Leros’ta gerçekleşen, aralarında Türk sanatçıların da bulunduğu karma resim sergisi vesilesiyle tüm Bodrum Leros’a gitti desem yeridir.
Bir vesileyle Yunan adaları
Bir vesileyle tekneyle, feribotla sürekli Yunan adalarına gidiliyor! Aylar öncesinden Airbnb yapılan evlerde kalınıyor. Dünya jet setinin tatil destinasyonu İtalya, Güney Fransa, İspanya’da yüksek kura rağmen fiyatların bizdekinin yarısı kadar olduğunu düşününce buna şaşmamak lazım.
Bodrum’da yabancıların çoğunlukta olduğu Mandarin ve Maça Kızı’nı dışarda tuttuğunuzda neredeyse her mekân kapasitesinin altında çalışıyor. En trendi yer ise bu sene Ali Sayar’ın Ruby Mare’si. Ambiansına, müziğine eşlik eden makul fiyatları nedeniyle mekânda yer bulmak bu sene yine zor.
Yeni hikâye lazım
Evet enflasyon yüksek, sezon kısa, malzeme tedariki zor, işçilik pahalı. Ancak bunların hiçbiri Bodrum’da normal lüksü simgeleyen 5 yıldızlı otellerin bazılarında gecelik fiyatın 100 bin TL’nin üstünde olmasını açıklamıyor. Sadece oteller değil restoranlar, ulaşım her şey pahalı. İşletmelerin önünde iki yol var; ya işler zaten kötü, sezonun bitmesine az kaldı diye fiyatlara dokunmayıp risk alacaklar ya da kâr marjlarını düşürüp, mekâna giren insan sayısını artırıp cirolarını yükseltecekler.
Zira çoğu otel geçen seneki ortalama gecelik konaklama sayısının çok uzağında zaten. Öte yandan artan asgari ücret de işletmeleri zorluyor, tedarikçilerin peşin satışa yönelmesi de.
İşletmelerin işi de zor
Bunların hepsi bir veri, işletmeler için de yaşam kolay değil. Ancak yanında Angelina Jolie, Brad Pitt güneşlenmiyorsa kimse bu paraları vermeye razı değil.
Tam da bu noktada yelken yarışları, yatçılık, müzik festivalleri gibi etkinliklerle destinasyonun popülaritesini artırmak her zamankinden daha önemli hale gelmiş durumda. Çünkü Bodrum’da denizi, güneşi, güzel manzarayı bu fiyatlara satamıyorsunuz artık gördüğüm kadarıyla.
Tüm bunları değerlendirince günlerce konuşulan partisi ve yelkenlisi Trimaran ile insanları buluşturan The Marmara Bodrum’u ve Ardıç Gürsel’i kutluyoruz. Zira Bodrum’da hikâyenin yenilenmeye ihtiyacı var.
Moeva beşinci mağazasını açtı
Lüks mayo ve plaj giyim markası Moeva, Türkiye’nin en popüler turistik destinasyonlarından biri olan Bodrum’daki Vogue Hotel’de yeni mağazasını açtı. Bu, dünya çapında tanınmış markanın Türkiye’deki beşinci satış noktası oldu.
2012’de Londra’da Yağmur Zırh, Burcu Tanman ve Damla Zırh tarafından kurulan Moeva, iyi işçilik ve tasarımı bir araya getirerek bikini ve mayo alanında yeni bir yaklaşım sunuyor. Markanın ürün yelpazesi, kadınların ve erkeklerin kendilerini özgüvenli hissetmelerine yardımcı olacak şekilde, erkek giyim, çocuk giyim ve plaj aksesuarlarına genişletilmiş.
Zamansız tasarımlar
2023 plaj giyim trendleri göz önüne alındığında, asimetrik tek omuzlu mayolar, yüksek parlaklık, kroşe dokular, boyundan bağlamalı üstler, minimalist kesimler ve pastel renkler gibi unsurlar dikkat çekiyor. Moeva’nın zamansız tasarımları, bu trendlere uyum sağlayarak, kullanıcılarına modern bir görünüm sunuyor.
Moeva’nın ilk mağazası 2020 yılında Bodrum Cennet Koyu’nda bulunan Mandarin Oriental Hotel’de açıldı. Daha sonra marka, Dubai Mall, Bodrum Edition Hotel ve Maxx Royal Kemer’deki mağazalarını açtı. Son olarak Vogue Hotel’deki yeni mağazası, Bodrumlu ve Bodrum’u ziyaret edenler için lüks alışveriş deneyimi sunacak.
Yeni Vogue Hotel mağazasının açılışı, Bodrum’daki yerel halk ve turistler tarafından büyük bir ilgi gördü.
