‘İstiklal’ İzmir’de 100. yılı karşılayacak
İş Sanat’ın, Milli Mücadele’yi anlatan İstiklal sergisi, İstanbul ve Ankara’nın ardından genişletilerek İzmir’e taşındı. “Büyük Zafer’in 100. Yılına Doğru” başlıklı sergi 9 Eylül 2022’ye kadar açık olacak
Bu 9 Eylül’de İzmir’de olmak büyük bir mutluluktu. İşgalden kurtuluşun 99’uncu yıl dönümü kutlamalarına şahit olmak... İstanbul ve Ankara’nın ardından, ‘’İstiklal’ sergisini İzmir’e taşıyan İş Sanat’ın davetiyle İzmir’e gittik. İzmir’in kurtuluş etkinlikleri kapsamında Süvari Birlikleri, Cumhuriyet Meydanı’ndan Gündoğdu Meydanı’na yürürken, İzmirliler ile birlikte cep telefonuyla o anları fotoğrafladık. Henüz bu coşkuyu üzerimizden atamamışken, Türk pilotlarının İzmir semalarındaki enfes gösterisi başladı.
Rekor ziyaretçi
Sahil Güvenlik Arama Kurtarma’nın ‘Selamlama’ ile Çelik Kanatlar’ın ‘Zeybek’ gösterisi, vals gösterileri, metrelerce uzunluğundaki Türk bayrağı yürüyüşüne katılan İzmirliler geceyi dışarıda geçirdi desek yeridir.
Kültürpark’taki ‘İstiklal’ sergisini İş Sanat Genel Müdürü Zuhal Üreten ve İş Bankası Kurumsal İletişim Müdürü Meltem Atılgan ile birlikte gezdik.
Milli Mücadele’nin başlangıç tarihi kabul edilen 19 Mayıs 1919’un yüzüncü yılında İş Sanat tarafından İstanbul’daki Türkiye İş Bankası Müzesi ve Ankara’daki İktisadi Bağımsızlık Müzesi’nde eş anlı olarak açılan “İstiklal” başlıklı sergi ülkemizin verdiği bağımsızlık mücadelesinin tüm boyutlarını bin dolayında özgün belge, fotoğraf, film ve obje aracılığıyla anlatıyor.
İş Sanat Genel Müdürü Zuhal Üreten ve İş Bankası Kurumsal İletişim Müdürü Meltem Atılgan’dan bir yıl boyunca sürecek sergiyle ilgili bilgiler aldım.
Ödüllü sergi
İstiklal sergisi, pandeminin getirdiği kısıt ve tedbirlere rağmen iki kentte 650 bin ziyaretçiye ulaşarak kırılması zor bir rekora imza attı. İş Sanat Müdürü Zuhal Üreten, sergi turumuzda bilgileri şöyle paylaştı:
“Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve Milli Mücadele’nin isimsiz kahramanlarını bir kez daha saygı ve minnetle anmak üzere hazırlanan sergi için yerli ve yabancı birçok arşiv ve koleksiyondan yararlanıldı. Balkan Savaşları’nın başladığı 1912 yılından Cumhuriyet’in kuruluşuna dek olan döneme odaklanan sergide sürecin tanığı obje, belge ve görüntüler ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Metinler, ekran ve projeksiyonlarla desteklendi.’’
Her gün açık
Emekleri sonuç vermiş. Sergi, 2020 yılında İtibar Yönetimi kategorisinde PRİDA ve Kurumsal Sosyal Sorumluluk-Kültür Sanat kategorisinde Altın Pusula ödüllerine layık bulundu.
Sergi, İzmir Büyükşehir Belediyesi iş birliğinde, genişletilmiş olarak İstanbul’dan İzmir’e taşındı. İzmirlilerin hafızasında önemli izler bırakması beklenen sergi, İzmir Kültürpark Atlas Pavyonu’nda 9 Eylül 2022’ye kadar her gün 11.00-20.30 saatleri arasında ziyaret edilebilecek.
Zorlu PSM’de kapılar iddialı açılıyor
Aşılamanın neredeyse zorunla hale gelmesinin etkisiyle kültür sanat sektörü yaralarını sarmaya hazırlanıyor. Son bir buçuk yılı düşük yoğunluklu ya da online etkinliklerle geçiren mekanlar birer birer açılıyor.
Zorlu PSM de 9. sezon hazırlıklarını tamamladı. Zengin bir içerik programıyla seyircisi ile buluşmaya hazırlanan Zorlu PSM’nin Genel Müdürü Filiz Ova buluşmamızda, “Dünyamız olağanüstü süreçlerden geçiyor. Öte yandan iletişim hızı ve sosyal mecralar sayesinde her zamankinden çok güçlüyüz. Yeni sezonumuzda biz de #Dünyandeğişsin diyerek herkesi salonlarımıza davet ediyoruz. Birlikte hayal etmenin, düşünmenin, ilham almanın tam sırası” dedi.
Sanata engel yok
Sezon programını Zorlu PSM’nin internet sitesinden ayrıntılı olarak incelemek mümkün. Ama sadece eylül ve ekimde aralarında Buika konserinden ödüllü Carmen gösterisine, genç soprano Fatma Said’in Gedik Filarmoni’yle birlikte performansından Cem Yılmaz’ın son şovu CMYLMZ – Diamond – Elite – Platinum – Plus’ın da bulunduğu etkinlik takvimi olduğunu söylesem sanırım iddianın büyüklüğü hakkında bir fikir verir.
Zorlu PSM bir yandan da sanata herkesin katılımcı olmasını sağlamayı sürdürüyor. Zorlu PSM’de 1+1 refakatçi bileti uygulamasıyla engelli bireylerin refakatçileri ücretsiz olarak katılabiliyor. Önümüzdeki dönemde tiyatroların işitme ve görme engelliler için erişilebilir olması için çalışmalar yürütüyorlar.
Pandemi öncesi dönemde genç seyircilerin her daim salonlarında yerinin olması amacıyla hayata geçirdikleri “Son Dakika Koltuğum” projesi bu sezonda da sürecek. Proje kapsamında Akbank’ın Tosla uygulamasına kaydolan öğrenciler Toplum Gönüllüleri Vakfı’na 1 TL’lik sembolik bir katkı sağlayarak o günün etkinliklerine katılabiliyorlar.
Ova, etkinliklere katılmayı sabırsızlıkla bekleyen tüm sanatseverlere steril ve güvenli bir deneyim ortamı yaratmak için yönetmeliklerde yer alan kurallar yanı sıra hem Zorlu PSM içinde hem de gösteri salonlarındaki klima santrallerinde yüzde 100 taze hava ile çalışan, virüs ve bakterilere karşı korunmada en etkili yöntem olarak öne çıkan ultraviyole teknolojisi kullandıklarını hatırlattı.
Bu ‘onur’ Özlem Türeci ve Uğur Şahin’in
Eczacıbaşı Topluluğu’nun 1959 yılında tıp alanında başlattığı ödüllendirme ve destek geleneğinin 62. yılında, Tıp Onur Ödülü’nün sahibi, Prof. Dr. Uğur Şahin ve Dr. Özlem Türeci oldu. Şahin ve Türeci, milyonlarca insanın hastalanmasına ve yüz binlercesinin ölümüne neden olan Kovid-19’a karşı, bir yıldan daha kısa sürede etkili ve güvenilir bir aşı geliştirerek tıp tarihinde kayda değer bir başarıya imza atmaları nedeniyle ödüle layık görüldüler.
Uluslararası dayanışma
2021 Tıp Bilim Ödülü ise immünoloji alanında birçok önemli buluşun sahibi Prof. Dr. Mübeccel Akdiş’e verilirken, Tıp Teşvik Ödülü’nü Prof. Dr. Elif Çadırcı, Bilimsel Araştırma Destek Ödülü’nü Doç. Dr. Özgür Kütük, Tıp Öğrencileri Proje Ödülü’nü de Bengisu Karaköse kazandı.
Törende konuşan Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, “Salgın sırasında dünyanın çeşitli bölgeleriyle birlikte ülkemizde de etkili olan deprem, yangın, sel gibi felaketlerle de sarsıldık ve hepsi birden doğaya, çevreye karşı sorumluluklarımızın, araştırma ve bilimin önemini bir kez daha anlattı. Ülke çapında olduğu kadar, uluslararası iş birliği ve dayanışmanın değerini de bir kere daha anladık. Dört milyonun üzerinde can kaybı yaşayan dünya, iki yıl dolmadan beş milyar doz dolayında aşı yapabildiyse, bu Şahin ve Türeci çiftinin katkılarıyla gerçekleşebildi” dedi.
