‘Kuruluş Osman’ başladı. Ev ahalisinin ilk tepkisi, “Herkes birbirine akıl veriyor. Senaryo neden böyle yazılmış?” oldu. Hemen şunu belirteyim, Osmanlı gibi tarihin gidişatını değiştirmiş bir imparatorluğun hikayesi ve hikayelerinin dizisi çekilecektir, çekilmelidir. Bakın şöyle bir ‘Büyük Britanya Krallığı’ dizilerini sıralayalım; ‘Hollow Crown’, ‘The White Queen’, ‘Wolf Hall’, ‘Victoria’, ‘The White Princess’ , ‘The Crown’ ve ‘Britannia’ var mesela imparatorluğun nerede ve nasıl doğduğunun hikayesini anlatan... Hatta şöyle bir yorumda yapılıyor bu 2000’li yıllarda patlayan ‘kraliçe’ dizileriyle ilgili; “İngiliz toplumuna kendisini hâlâ Victoria döneminde yaşıyormuş hissi veriliyor”... Yani ‘tarihi anlatan diziler’ bir yandan o toplumun geçmişi bir yandan da ‘rüya’sı olarak devam ettiriliyor. Bizde de böyle, ‘Payitaht Abdülhamid’ bunun en çarpıcı örneğidir. ‘Kuruluş Osman’la bir adım daha
Sanırım, Hande Erçel’in kitlesi düşünülerek yapılmış bir dizi ‘Azize’... Çevresine epey kalabalık bir ‘tecrübeli oyuncu’ toplanmış. Bol aileli bir mafya projesi... Bu dizide bir ‘kötülükler masası’ vardı. Hikayenin ne kadar, Azize (Hande Erçel) ne kadar, diğer karakterler arasında geçecek, denge nasıl kurulacak, buna nasıl karar verilecek, ilerleyen bölümler gösterecek. Mustafa Yıldıran (Balkan Alpan) ilk bölüm çizdiği psikopat mafya babası karakteriyle dikkat çekti. Mafya olayını olabildiğince derinlerde arayan ‘Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz’ oldu. Vurdu kırdı dışında, özel yaşantılarındaki gezintilerde olabildiğince ‘inceleme’ yapıldığını bizlere hissettirmişti. Diyorum çünkü artık onlar da yoruldular. 180 dakika özenli dizi çekmek mümkün değil. ‘Azize’ ne kadar bu mafyanın içine girecek ya da zaman içinde Erçel’in aşk hikayeleriyle süslenip uzaklaşacak mı? Kartal (Buğra Gülsoy) ve Okan (Tugay Mercan)
Ev ahalisi görünce şaşırdı. Yayınlanan son bölüm fragmanında ‘Mucize Doktor’daki Ali Vefa birden ‘Kadın’ dizisinde belirdi. Nisan ile Doruk konuşurken, Nisan kardeşinde tuhaflıklar seziyor. Nisan durumu annesine aktarırken Bahar, Doruk’u alıp hastaneye koşuyor. Oğlu için endişelenen Bahar’ın yanında ise, ‘Mucize Doktor’ Ali çıkıyor. Satırları yazdığımda dizideki olayların nasıl geliştiğini izlemiş olacaksanız. ‘Kadın’ MedYapım, ‘Mucize Doktor’ ise MF yapım işleri. Her iki yapım şirketi ortak. Bir nevi, projeleri merak uyandırmak ‘reyting’ artırmak için yapılan küçük ‘hoşluklar’ bunlar. Peki böyle ‘komşuluk’ ilişkileri olan diziler var mıydı?
Ulusoy da görünmüştü
MedYapım bu konunun uzmanı... ‘Adını Feriha Koydum’ dizisi yılları... Çağatay Ulusoy’un ilk projeleri ve ortalık yıkılıyor ‘Emir’ diye... Yapım şirketi iyi bir reklam fırsatı olarak görmüş ve Emir’i iddialı dizisi ‘Eve Düşen Yıldırım’ın ikinci
Pazar akşamüstü Habertürk’te ‘Başrol’ programı... ‘Türkiye’nin Filozofu’ başlığıyla Ioanna Kuçuradi’nin kendi ağzından yaşadıkları ve fikirleri... Felsefeyi kurumsallaştırdı, İnsan Hakları ve Felsefe UNESCO Kürsüsü’nü kurdu. Uluslararası Felsefe Kurumları Federasyonu’nun tek kadın başkanı... Enteresan olan böyle bir felsefecinin, felsefe dersinin ‘zorunlu’ olsun mu olmasın mı tartışmasının yaşandığı bir ülkeden çıkması...
Sevmiyorsan fırsatı gelince
‘Ben sizi sevmiyorsam bir fırsat bu’... İnsan haklarının tarihinin özeti gibi... Ioanna hoca bu örneği asistanlık günleriyle ilgili verdi. Hocası Takiyettin Mengüçoğlu,
27 Mayıs sonrası üniversiteden atılan 147’liler arasındaydı. “Sevmeyebilirsin, eleşirebilirsin ama böyle şeyler hele akademik hayatta, hiç olmamalı” diye devam ediyordu hocamız. Gülümsedik inceden!
Erzurum’da bir Ioanna
1965 yılında Kuçuradi, Erzurum’da üniversiteye görevli gitti. Bir göz oda, bir ayağı sallanan açılır
Suudi Arabistan ‘açılım’ halinde. Batı da bu duruma ön ayak oluyor. Futbol önemli bir araç. Milan-Juventus ‘İtalya Kupası’ maçı S. Arabistan’da oynanmıştı. ‘Sadece duygusal’ değil tabii ki. 21 milyon euro aldığı yazılmıştı İtalyan Futbol Federasyonu’nun. Epey bir tepki oldu. Kaşıkçı cinayeti ve kadın hakları üzerinden... Şimdi sırada ‘İspanya Süper Kupası’ var. 8-12 Ocak tarihlerinde S. Arabistan’da Valencia, Atletico Madrid, Bercelona ve Real Madrid aralarında oynayacaklar bu kupa için. Tantana şimdiden başladı. İspanyol devlet televizyonu RTVE, “Ben ihaleye katılmıyorum” dedi.
İnsan hakları ihlali yanı sıra, ‘Ekonomik olarak zorlar’ diyerek iki farklı gerekçe sundu. Özel televizyonlarda durum nedir? Atresmedia ve Mediaset turnuvanın oynanacağı yer bilinmeden önce böyle bir ihaleye girme niyetlerinin olmadığını söylemişler. Birileri yayınlar bizde de alıcısı olur tabii ki.
FENERBAHÇE-GALATASARAY MAÇLARI!
Mesela Galatasaray-Fenerbahçe maçı için acayip para teklifi geldi.
‘MasterChef Türkiye’de yarışmacılar lokanta tanıtıyor ve aşçılık yapıyor. Sosyal medya hesapları da serbest... Kim daha çok tıklanıyor? Hatta bir kardeşimiz, şu sıralar jüri üyeleriyle zamanında çekilmiş fotoğrafını da koymayı ihmal etmiyor. Sonra, “Yarışma adil değil” tartışması yapılıyor. Orijinalini izliyoruz, katılanlar amatör ve iş oradan başlıyor. Ev ahalisi, “Instagram hesapları yarışma süresince kapansın” dedi. Bu arada baktım, iki yarışmacının kapalı duruyor. Yemek bahane, dedikodu şahane!
Böyle eğitim
‘Güldür Güldür Show’da ana okulunda Naime öğretmen... Çocuk şarkılarını ‘toplumsal bilinç’ kıvamında söylüyor, masalları da öyle... Kül Kedisi mesela...
Üvey anne ve üvey kızlar hikayesi. Çocuklar, “Üvey ana kalleş, kül kedisi kardeş!” diye bağırıyor. Ana okulu yöneticisi, “Çocuklar daha birinci sınıfa başlamadan sınıf bilinci oluşmuş”diyor. Bu durumlara, vatandaş olarak gülüyoruz. Şöyle bir okul hikayelerine baktığımızda, nasıl
Brezilya eski devlet başkanı Lula de Silva, tahliye edildi. Ülkedeki en büyük yolsuzluk soruşturmasının başındaki isim iddiasıyla, hapse mahkum olmuştu. Lula da Silva ve İşçi Partisi, tüm bu iddiaların Silva’nın favoriler arasında gösterildiği devlet başkanlığı seçimine girmesini engellemek amacıyla, siyasi rakipleri tarafından ortaya atıldığını savunmuştu. Aynı şekilde onun yerine devlet başkanı olan Dilma Rousseff de suçlanmış ve görevden alınmıştı. Bu iddia, ‘Car Wash’ (Araba Yıkama) adıyla büyük yankı yaptı. Ve buradan bir Netflix dizisi çıktı, ‘O Mecanismo’...
Proje, “Kişiler ve olaylardan esinlenilmiştir. Bu bir dizidir, kurgudur” diye başlasa da, karakterlerin bire bir her iki siyasetçi olduğu izleyenler tarafından hemen anlaşılıyordu. Lula, Netflix’e dava açacağını söyledi. Senaryonun gerçeği yansıtmadığı örneklerle gösteriliyordu. Yönetmen Jose Padilha (aynı zamanda yine
Netflix için ‘Narcos’ ve ‘Narcos Mexico’ dizilerinin de yönetmenliğini yaptı) için ülkenin
VAR, yani Video Hakem Uygulaması... Üzerine TRT Spor’da Erbatur Ergenekon bir çeşitleme yaptı.
Ceyla Büyükuzun’la enteresan bir ikili oluyorlar. Biri, ‘mahallenin temiz pak çocuğu’, diğeri, ‘haşarı kızı’...
Bizim Etiler Basın Sitesi’ndeki günlerim aklıma geliyor. Ben Erbatur gibiydim. Bir de kulakları çınlasın, Lalehan vardı, sıkıysa bir itiraz et. Korkardık. Aynı durum...
Konuya dönelim, İngiltere’de VAR kararları 20 saniyede veriliyormuş. İzliyoruz maçları, tak karar çıkıyor. Söyleyeyim, orada iş VAR’a gidince, kararı onlar veriyor. Bizde hakem son sözü söylüyor. Kıyamet ondan kopuyor galiba. Neyse devam edelim, Büyükuzun sordu; “Bizde böyle olamıyor mu?” diye... Erbatur başladı anlatmaya: “Getiremeyiz” dedi ve VAR karar sahnesini bizlere hareketlerle anlatmaya başladı. Dizüstü bilgisayarını ekran yaptı ve devam etti; “Bu VAR görüntüsü... Ekrana doğru gidiyor hakem. Gelme, gelme git (etrafını saran futbolculara). Sonra şu var (elini kulaklığa götüren