Ipsos’un 2015 yılı araştırmasında “En çok beğendiğiniz kadın dizi oyuncusu kimdir?” sıralaması 2016 yılında da aynen devam eder mi? İlk sırada Nurgül Yeşilçay, Kösem Sultan olarak
yer alıyor.
Burçin Terzioğlu ‘Poyraz Karayel’le devam ediyor.
Bergüzar Korel, eşi Halit Bey’le
‘Vatanım Sensin’le karşımızda olacak.
Tuba Büyüküstün, Kıvanç
Tatlıtuğ ile ‘Cesur
Hırvatistan - Türkiye maçı sonrası Rıdvan Dilmen NTV Spor’da net konuşuyordu: “Bu takım Dünya Kupası’na gidemez.” Olabilir, hatta sonuncu da olabilirler. Mesele şu, yeni bir takım olacak mı olmayacak mı? Abartılı bir durum olduğunda ev ahalisi hemfikirdi. Bütün takımı silmek gibi. Üç yıldır, “Selçuk bitti” diye her lig maçı sonrası bizim evde saç baş yolunuyordu mesela. “Arda’sız, Burak’sız ve Selçuk’suz” diye giriş yapılıyor programa, ev ahalisinde “Yeter yahu çocukların moralini bozmayın” isyanı oluyordu.
Gördük hallerini Avrupa Şampiyonası’nda. Bu takım yenilenmeli mi? Yeni
bir kuşakla, yeni bir milli takım olmalı mı?
Yoksa eskilerle devam edip, son bir şans verilmeli mi? Mesele, bu Dünya Kupası’na gitmek mi? Yoksa yeni bir takımla
Dünya Kupa’larına gitmek mi?
BİR PROGRAMDA TARTIŞMADILAR
‘Berk Hakman, Kurtlar Vadisi Pusu’da’ haberi öyle bir yayıldı ki... Ama tam bir şehir efsanesiymiş. Oyuncuyla konuştum, şunları söyledi: “Haberler tamamen yalan. Daha önce ‘Muhtemeş Yüzyıl’ ve ‘İntikam’ dizileriyle ilgili de aynı şeyleri yaşamıştım. Bir deli kuyuya taş atıyor, herkes peşine düşüyor. ‘Kurtlar Vadisi Pusu’yla ilgim yok. Ayrıca kimse aramadı zaten.” Bana da ufak bir sitem geldi, “Siz de yazmışsınız bu konuyu” diye. Benimkisi, biraz sektöre göndermeydi. Daha diziler bitmeden transferlerin konuşulması üzerineydi. Bu kadar konusu geçtikten sonra yapımcılar Berk Hakman’ı ararlarsa şaşmam!
BİR BAŞKA BELGESEL
Çekimleri farklıydı, BBC’nin ağzımızın suyu akarak izlediğimiz belgeselleri gibiydi. Kamerayla birlikte ağacın oyuklarına tırmanıyorsunuz hissi veriyordu. TRT Haber’de geçtiğimiz pazar akşamı denk geldik ‘Yoldan Çık’ adlı programa. TRT, 2015 tarihli bu yapımı ‘National Geo tadında’ diye tanıtmış. Özellikle havadan çekimleriyle farkını ortaya koyuyor.
Metin yazarı ve yapımcısı Uhud Tekin, “Usta bir kaşifin merakını, küçük bir çocuğun heyecanını ve teknolojinin tüm imkanlarını bagajımıza doldurup yola çıktık” demiş tanıtımda. Aynen öyle. Yönetmen koltuğunda
Ev ahalisiyle 2014 yılında izlemiştik.
O zaman yazı yazmışım. ‘Çırağan Baskını’nın tekrarı TRT’de yayınlandı. İlginçtir bu dizi ilk oynadığında, “Yayındayken ekranın solunda yer alan konu başlığı ‘Darbeleri Unutma’ydı. Arada bir çıkıyordu” diye yazmışım. Bugünleri mi görmüşler?
Ya da bir tesadüf mü? İlk izlemede diziyi ev ahalisi pek tutmamış. Ama ikinci izlediğimizde farkına vardığımız, diziden ayrılamadığımız. Bir nedeni vardı. Peki neler olabilirdi?
Az müzikli dizi
Yerli dizilerin belirli kalıpları var. Öncelikle müzik işi. “Ne kadar az müzik var, sakinlik var” ilk tepki, ‘Çırağan Darbesi’ için. Müziğin içinde boğulmayan bir tane dizi yok. Sanki diziyle birlikte albümü de çıkıyor. Göbek havasından, tangoya oradan caza kadar giden alt müzikleri olan diziler izledik. Bundan sıyrılması, diziyi bizim için izlenir kıldı.
Mekan eşittir villa
Mekan! Bu yaz; zengin yazlıkları, bahçeli, havuzlu ya da Boğaz manzaralı villa görmekten gına geldi. Büyük salonlar, şatafatlı yatak odaları ve kuş sütü eksik genç odaları.
‘Hayatımın Aşkı’ dizisinin final yapacağı duyuldu. Berk Hakman
daha Kaan rolünde ama ‘Kurtlar Vadisi Pusu’ya geçti bile! Tarık karakterine yeni ısınırken
baktık, ‘Poyraz Karayel’ yeni sezonunda oynayacakmış İlker Aksum!
Zehra’ya inandık
“Zehra, Ankara’yı yaz istersen. Orada da çok güzel üniversiteler var. Hem benim için de bahane olur” demişti Hülya Avşar reklamda. “Ankara mı ne alaka anneaaa? Orada deniz yok anneaaa” diye cevap vermişti Zehra. Sonra annesi bir anlattı siteyi, marina bile varmış. Zehra, tamam demişti. Baktık Londra’da okumaya karar vermiş. Kaç aile Zehra orada diye ev aldı kim bilir!
Uluç Bayraktar; ‘Ezel’, ‘Son’ ve ‘Karadayı’ dizilerinin yönetmeni ve Ertan Kurtulan ise ‘Poyraz Karayel’in senaristi. Bir dizide buluşan bu iki isimden, sıradan bir iş çıkar mı? Çağatay Ulusoy’la Aras Bulut İynemli’nin yeni dizileri ‘İçerde’den bahsediyorum.
‘James Bond jeneriği’ kokan müzikleriyle, ben de bir anarşistliği olacak dizi izlenimi verdi. Çetin Tekindor, Mustafa Uğurlu ve Rıza Kocaoğlu gibi karakter üstatları da cabası... Tek kaygım; itinalı işlerin film gibi, dizi sisteminde şişme riskidir.
‘Poyraz Karayel’ yorulacak mı?
İşte yukarıda sözünü ettiğim benzer
duruma örnek dizi; ‘Poyraz Karayel.’
Oya gibi işlenen bir dizi. 120 dakika neyi
işlesen, artık o oyalıktan çıkar. Her bölümünde sürprizler, zeka oyunları ve diyalog titizliğiyle izleyicinin karşısına çıkma gayreti gösterdi ve bunu 120 dakika boyunca yaptı. Can dayanmaz derler.
Türk halkı bilgili ve kültürlü karakterleri pek sever. ‘Kanıt Ateş Üstünde’de bir sahne, nasıl derler pek bir çarpıcı örnek oldu buna! Kaan, Asya’yla birlikte sorguda cep telefonunu çıkarıyor; “Bak geçen gün Rüzgar’ın Facebook sayfasında ne gördüm? Ben de bu lafı nerede kullanırım diye düşünüyordum. Diyor ki; ‘Haset başkasının balını kendi ağzında zehretmektir’ Lafa bak.” Asya gayet sakin; “Cenap Şahabettin değil mi?” Asya hem iyi polis hem de bilgili ve kültürlü. Böyle diyalogların amacı budur. Dediğim gibi sıkça başvurulan ve karakteri izleyici gözünde yücelten bir diyalogtur bu.
BÖYLE ŞÖHRET OLUNUR!
Katalog modeli Luvrita, Esra Erol’un gelin adaylarından biriydi. Programa, reyting ve hareket getirdi. ‘Onunla mı beraber, bununla mı evlenecek?’ temalı bölümlerde görevini yaptı. Artık yolu açılmıştı. FOX’taki ‘Gardırop Savaşları’ programında kendine yer buldu. Şimdi orada bir nevi modellik yapıyor. Buradan belki bir diziye geçebilir. Ya da tekrar
bir evlendirme programına geri dönüş olabilir mi?
Evlilik hikaye, şöhret şahane
Bu programlara mutlu olmak hayaliyle katılanların sayısı giderek azalıyor kanımca. ‘Evlendirme programı ünlüleri’ resmi geçidine döndü programlar. Ülkemizin
Ay Yapım bir açıklama yaptı: “Senaryosunu Sema Ergenekon ve Eylem Canpolat’ın yazdığı, ekim ayında ekrana gelmesi planlanan ‘Siyah Beyaz’ isimli projenin yazım çalışmaları, yazarların isteği üzerine halen sürmektedir.
‘Siyah Beyaz’ projemiz Ay Yapım bünyesinde sezon ortasında çekime hazır hale gelecektir.”
Her iki senarist, piyasanın en titiz çalışan isimleri. Benim bildiğim ‘Karadayı’ dizisi defalarca yazıldı, çöpe atıldı tekrar yazıldı. (Düzineye varan sayıda olduğunu söyleyebilirim.) Bu işte de benzer bir durum oldu. Kulağıma gelen; senaristler işlerinin ekrana gelecek kıvamda olmadıklarına inandıkları için izin istedi. Peki sonra ne oldu?
Kanala verilen söz
Kıvanç Tatlıtuğ ile Tuba Büyüküstün’ün bir dizi projesi sözü, Star TV’ye verilmişti. Aslında, ‘Siyah Beyaz’da oynayacaklardı. Ama birden durum değişti ve ‘Cesur ve Güzel’ dizisinin ekibiyle, farklı isimlerden oluşan bir başka dizide boy gösterecekler. Acaba kanal, ‘Siyah Beyaz’ için beklese daha doğru mu olurdu? Sanki ‘Cesur ve Güzel’ aceleye gelmiş hissi uyandırdı bende.
MERYEM NEREDE OYNAYACAK?
Ali Eyüboğlu kendi köşesinde yazmıştı Meryem Uzerli’yle ilgili seçenekleri. Ben de daha önce ATV’de yayınlanan ‘Eşkıya Dünyaya