Bu bilgi beni hiç şaşırtmadı; hatta hazırlıklıydım diyebilirim. Ön sezilerim ve araştırmalarım sonucunda, Üzeyir Garih cinayetinden bugüne Yahudi cemaatine yönelik şiddet eylemlerinin üzerinin örtüldüğü görüşündeyim.Musevi cemaatinin üye olduğu İhtiyarlar Yardım Derneği üyesi Yasef Yahya cinayeti dosyasını, "bağlantılı gelişmeler olabilir" düşüncesiyle tutuyordum; açalım! Yakacıktaki Mason locasına yapılan baskında teröristlerin kullandığı silah, bundan 7 ay önce diş doktoru Yasef Yahya cinayetinde de kullanılmış! "İhtiyarlar Yardım Derneği" Başkanı Yaşar Natanın eceliyle ölümünden habersiz kişi veya kişiler, Yahyayı kendilerinin öldürdüğünü ileri sürerek, dernek üyelerinden 500 bin dolar ile 1 milyon euro arasında haraç pazarlığına girişiyorlar.Yahya cinayetinden sonra, (Soruşturmaları gözönüne alarak açık isimlerini yazmayacağım) Y.N, M.M.A, Z.T, Z.Ö ve J.K isimli Musevilik dinine mensup Türk vatandaşları, emniyete tehdit edildikleri yönünde ifade veriyorlar. Şahıslar polise verdikleri ifadelerinde, haraç vermedikleri takdirde Yahya gibi öldürülecekleri yönünde "0555.... 65 nolu telefondan" tehdit aldıklarını belirtiyorlar.Emniyet telefon kayıtlarından H.K isimli kadına ulaşıyor. Kadın 0555... 65 nolu telefonun kime ait olduğunu bilmediğini söylüyor. Ancak emniyetin sorduğu 0555.... 52 nolu 3210 Nokia model telefonun kendisine ait olduğunu kabul ediyor.Sonu 52 ile biten telefonunu, satın aldığı Gültepedeki bayiye arızalı çıktığı gerekçesiyle iade ettiğini anlatıyor. Bayi S.Ö, yaptığı kontrollerde cihazın arızalı olmadığını tesbit ettiğini açıklıyor. Yine de kadından 3210 Nokia telefonu geri alıyor, yerine Nokia 3310 marka telefon satıyor. Telefonu saklamıyor.. Burada bayi S.Ö ile dükkanda çalışan amcasının oğlunun eşi A.Önün ifadesinin birbirini tam tutmadığı dikkat çekiyor.S.Ö ifadesinde "Telefon makinesi arızalı diyerek bana verdi, ben de kendisine bir bakayım, arızasını tesbit ederiz dedim..... kontrol ettim çalışıyordu" diyor. Öte yandan A.Ö ise ifadesinde "Ağabeyim (S.Ö) dükkana gelince kendisine, bu 3210 Nokia marka cep telefonu makinesinin arızalı olması sebebiyle iade edildiğini söyledim" bilgisini veriyor.Telefonun sahibi H.K ifadesinde bozuk olduğunu iddia ettiği telefonu 20 milyon lira vererek Nokia 3310 ile değiştirdiğini belirtiyor. A.Ö ise aynı telefon için 35 milyon lira aldığını ifade ediyor.Bu çelişkilerin üzerine gidiliyor mu?Ve A.Ö, 7 Eylül 2003 günü H.Kya ait 3210 Nokia marka cep telefonunu, M.Öye sattığını belirtiyor. M.Önün kimlik kayıtları doğru çıkmıyor...Yahyanın arkadaşlarına da tehditler eylül sonu ve ekim başına denk düşen tarihlerde geliyor.Faili meçhul olarak rafa kaldırılan Yasef Yahya dosyasına, Mason locasına saldırı da ekleniyor. Bu durumda Yahya cinayetinin "adi bir haraç çetesi" işi olduğunu söyleyenlerin yüzü kızarmayacak mı?Her cinayette sorulan "Kazanan kim" sorusu bu eylemlerde geçerli değil mi?Veya olayların üzerine gitmek kimlerin işine gelmiyor? syilmaz@milliyet.com.tr Arızalı diye mi verdi?