Bayramlar aynı zamanda ılık esen nostalji rüzgârı da değil midir? Israrla, ömür boyu hep aynı şen halleri arayıp dururken, hangi zamanda olduğunu tam da bilemeden; insanın yüreğine, “Nerede o eski bayramlar?” cümlesi oturmaz mı?
Usul usul “O eski bayramların“ çocukluğumuz olduğunu anlamaya başlamaz mıyız?
Bayram sofralarının kalabalığı ya da yeni alınmış “rugan ve kırmızı“ ayakkabılar değil midir özlenen?..
Anneler, babalar, ağabeyler, ablalar bir yana; büyükanneler, büyükbabalar, halalar, dayılar, teyzeler, amcalar ve onların çocukları değil midir, “o eski bayramlar“...
Yıllar geçtikçe, birer birer “büyük aile“ fotoğrafından eksilmeler olur.
Ya işleri çıkmıştır, ya tatildelerdir, ya başka memleketlere gitmişlerdir; ya da kaybetmişsinizdir.
Çocukluk hafızamızda asılı duran renkli “bayram tablosu“, yetişkin hayatlarda nostaljidir artık.
Kabulleniriz nihayetinde.
Mücahit sahnedeSiyasetin nostaljisi olur mu?
Türkiye’de görmedik! Kimse ömrünün geri kalan kısmını ılık bir meltem gibi geçirmek istemiyor.
Yorgun bedenler, sert rüzgârlara göğüs germeye talip oluyor.
Siyaset sahnesinde, kredisi “sıfırlanan” ideolojilerinin birilerini heyecanlandırması bekleniyor.
Daha somut şekilde ifade etmeliyim; “kayıp trilyonları“ nasıl ödeyeceğini düşünmesini beklediğimiz bir siyasetçi, yeniden “mücahit“ olarak sahneye fırlıyor!
İçeride ve dışarıda “milli görüş” adı altında ticaret yapanlar mahkûm edilirken, siyaset halen bu alanı kutsayabiliyor.
Kurduğu 4 parti de kapatılan, eski başbakanlardan Necmettin Erbakan, “sürekli hastalık“ gerekçesiyle, 2 yıl 4 aylık “ev hapsinden“ kurtulduğunu unuturcasına, sabahın 06.00’sında soluğu Eyüp Sultan Türbesi’nde alıyor.
Partisi SP; marjinal konuma gerilemesine rağmen “Mücahit Erbakan“ sloganı ile camiden uğurlanmayı da başarıyor!
DP ve Anavatan’a gitti22 Temmuz seçimleri öncesinde Saadet Partisi, eski başbakanlardan Tansu Çiller’e ve Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu’ya “milletvekilliği” önermişti.
Bu öneri “Milli Kurtuluş Hareketi“ çatısında getirilmişti.
Çiller de, Mumcu da teklife sıcak bakmadılar.
Yerel seçimlere 6 ay kala Erbakan yeniden hareketlendi ve “Milli Kurtuluş Hareketi“ önerisini raftan indirdi.
DP Genel Başkanı Süleyman Soylu ve Anavatan Genel Başkanı Erkan Mumcu‘ya yerel seçim ittifakı öneren Erbakan, yaklaşan parti kongrelerini ne kadar dikkate alıyor?
Saadet Partisi Genel Başkanlığı için adı geçen Prof. Dr. Numan Kurtulmuş‘un adaylığına itiraz eden Erbakan, “emanetçi” olarak partisine Doç. Dr. Mete Gündoğan’ı öneriyor.
18 Ekim’deki Anavatan kongresinde Mumcu aday olmayacağını açıkladı.
DP’nin kasımdaki kongresi yaklaşırken, aday yarışından önce “merkez” ve partinin vizyonu tartışılıyor.
“Milli görüş“ etrafındaki siyasetin sembol isimleri, küresel mali ve ekonomik krizden “alternatif“ olarak çıkabilecekler mi?
Belki de umut bu. Ne var ki ortada SP’den başka “milli görüş” gömleğine talip olan yok!