Bundan 15 yıl önce Türkiye beyaz eşya sektörüne “Üç yıl garanti” kavramını getiren İtalyan markası Indesit Company, sektörde bir yenilik daha yaparak CEO’luk koltuğuna bir kadını oturttu. Türkiye pazarına 1995 yılında giren Indesit Türkiye, aynı yıl bünyesine katılan İnsan Kaynakları Yöneticisi olarak katılan Neriman Ülsever’i Ocak ayı itibariyle CEO olarak atadı.
Ülsever, “Türkiye bizim için stratejik bir pazar, Avrupa’da yıllık yüzde 1-1.5 oranlarında büyümelerden söz edilirken, Türkiye yüzde 8-9 oranlarında büyüme oranı ile cazip bir pazar” diyor.
Buzdolabı, derin dondurucu, davlumbaz, bulaşık makinası ve ocak-fırın gibi beyaz eşya üreten Manisa’daki fabrikanın yılda 350 milyon euro ciro yaptığını kaydeden Ülsever, her yıl kurulan evliliklerin yanı sıra artan boşanmalar ve yaygınlaşan çekirdek aile modeli ve bekar evleri nedeniyle beyaz eşya sektörünün bu büyümeden pay aldığını belirtiyor.
Türkiye pazarının yabancı firmalar için cazibesini arttıran bir başka unsur olarak da 2004 yılında dünyanın önde gelen şirketlerinin CEO’larından oluşan “Yatırım Danışma Konseyi” nin kurulmasını sıralıyor.
Indesit’in ihracat üssü
Türkiye’de Indesit ve Hotpoint (İngiliz markasını satın aldılar) - Ariston markaları ile tanınan Indesit Grubu, her yıl yatırımlarının üçte birini; yeni ürün araştırma ve geliştirme faaliyetlerine yönlendiriyor. Satın aldığı patentlerin sayısı yılda yüzde 30 oranında artan Indesit Company 2010 yılında 260 yeni ürün üretti.
Türkiye’ye bugüne kadar 150 milyon euro yatırım yapan Indesit Company’nin Manisa’daki fabrikasında ise 1400 kişi çalışıyor. Şirket önümüzdeki 3 yılda da, Manisa Soğutucu Fabrikası’da üretim geliştirme ve reklam, pazarlama faaliyetlerine 50 milyon euro yatırım yapma kararı aldı.
Grubun 17 fabrikası içinde yalnızca Manisa’daki fabrikasında buzdolabı üretiliyor. Geçtiğimiz Aralık ayında 1 milyonuncu buzdolabını ihraç eden firma, geçen yıl ihracatını bir 2009 yılına göre yüzde 35 oranında artıp, 214 milyon euro’ya ulaştı.
Ülsever ile birlikte bilgilerini paylaşan Indesit Company Türkiye Ülke Müdürü Andrea Ojetti, Türkiye beyaz eşya sektöründe 2010 yılında yüzde 9 olan pazar paylarını, 2011 yılında yüzde 10-11’e, 2012-2014 yıllarında ise bu oranı yüzde 15’e yükseltmeyi hedeflediklerini vurguluyor.
‘Arçelik’i çok severiz’
Ülsever’e ısrarla “Türkiye’ye yeni bir fabrika kuracak mısınız?” diye soruyoruz. Ülsever’in yanıtından en yaralı olduğu konuya parmak bastığımız belli oluyor:
“Türkiye’ye yatırım çekmek için çok uğraştım, ancak Indesit 1998 yılında tercihini Polonya’dan yana yaptı. Beyaz eşya sektörü için lojistik avantaj çok önemli, nakliyede tren yolunu kullanabiliyor. Ayrıca o yıllarda Polonya’nın ucuz iş gücü de lehine bir durum yarattı. Bu süre içinde Polonya’da 4 fabrika kuruldu” diyor.
Indesit Company’nin Rusya pazarına yerel marka “Stinol” u alarak girmişti. İngiltere pazarında ise bu ülkenin lider markası Hotpoint’i alarak büyüdüğünü söyleyen Ülsever’e “Türkiye’de büyümeyi yerli marka satın alarak sürdürmeyi neden tercih etmediniz? Mesela Arçelik... Ya da satın almayı düşündüğünüz bir marka var mı?” diye de soruyoruz.
Ülsever “Biz Arçelik’i seviyoruz. Artık Arçelik de bizim kadar büyük bir firma” diyerek, Türkiye’de organik büyümeyi tercih ettiklerini söylüyor. Son bir hatırlatmayı da ben yapayım: Ülsever, gazeteci-yazar ve İnsan Kaynakları uzmanlarından Cüneyt Ülsever ile evli.
