Serpil Yılmaz

Serpil Yılmaz

syilmaz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bu yıl Birleşmiş Milletler (BM) Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin kabulünün 20. yılı olduğunun farkına varacağımız bir etkinlikteyiz.
İzmir Basmane’den yola çıkan “Hürriyet Hakkımızdır-Tren Özgürlüktür” treni, 34 şehir merkezi ve ilçeden oluşan 42 durakta başta çocuk hakları olmak üzere en genel anlamda insan hakları alanında farkındalık yaratacak etkinlikler düzenleyecek.

STK’lar sahip çıktı
Hürriyet gazetesi ve T.C. Devlet Demir Yolları işbirliğiyle 51 gün sürecek olan “Hürriyet Hakkımızdır-Tren Özgürlük” yolculuğu, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda Haydarpaşa’da sona erecek.
Sosyal Projelerden Sorumlu Kurumsal İletişim Müdürü Emel Armutçu’nun kaleminden geçen yılki tren hikâyelerini okumuştuk, kendisinden bu yılın farkını da anlatmasını istedim.
Projenin lokomotifi Hürriyet gazetesi ve sahibi TCDD’nin yanı sıra STK’lardan alınan desteklerin arttığını anımsatan Armutçu, “Geçen yıl müsveddeydi, bu yıl temize çektik” diyor.
Proje Akbank Çocuk Tiyatrosu ile birlikte, Coca-Cola, Uluslararası Af Örgütü, DASK (deprem sigortası), YGA (Yaratıcı Kütüphaneler), Kültür Üniversitesi, Nokia, Serhan Şeşen Anısına Tren Sohbetleri ve Ajda Pekkan başta olmak üzere çok sayıda sanatçının da katılımıyla, paydaşlarıyla genişliyor.
Geçen yıl 45 gün tren yolculuğunun bu yıl süresi 51 güne çıktı, etkinlikler artırıldı.

Çocuklar haklarını öğrenecek
Hürriyet gazetesi İcra Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı ve TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman ile birlikte girdiğimiz Basmane tren garında Uluslararası Af Örgütü’nün hazırladığı “çocuk hakları oyun alanı” dikkatimizi çekiyor.
2002 yılından beri Türkiye’de de faaliyet gösteren UAÖ’den öğreticilerle gidilen her noktada çocuklara hazırlanan özel oyunlarla hakları öğretilecek.
Coca-Cola çevre konularına yöneliyor. Trenin uğrayacağı istasyonlara kişiye özel “ekolojik ayak izi” çıkartılıyor. Bana da yaptılar. Benim mevcut yaşam biçimimi sürdürmem halinde bugünün dünyasındaki kaynakları 2 ile çarpmam gerekiyor.
Trenin en eğlenceli bölümünün kareoke ve Akbank Çocuk Tiyatrosu olduğunu da söylemeliyim. Bur oyun sahneleyecek kadar vaktim olmadı ama Ayten Alpman’ın “Memleketim” şarkısını seslendirebildim.

Geri geri giden tren
Hafızamızda anılar biriktiren tren yolculukları üzerine nice türkü, şarkı, şiir ortaya çıkmıştır. Trenin etkilediği alan yalnızca sanat da değil elbette.
TCDD Genel Müdürü Karaman’ın hepimizi güldüren tren hikâyesini size de aktarmalıyım.
Trenin seyir halindeki amiri kondüktöre, yolculardan biri “Bana Menemen’e geldiğimizde haber verir misiniz?” diye sıkı sıkı tembih eder.
Kondüktör Menemen’i geçerler ve yolculuyu uyarmayı unutur. Bunun üzerine treni geri geri Menemen’e götürürler. Yolcuya dönüp “Menemen’e geldiniz” derler.
Yolcu çantasından bir ilaç çıkarır ve içer!

Düşünce hakkını seçtim
Trende hikâye çok ama ben broşürlerle bu yazıyı bitireceğim:
UAÖ’nün dağıttığı broşürde yer alan El Salvador’daki eski bir işkencecinin “Eğer çok baskı olursa-UAÖ veya yabancı ülkelerden- o zaman onları hâkim karşısına çıkarabiliriz. Ama eğer baskı yoksa, ölürler” sözüne takıldım.
Yine UAÖ’nün ziyaretçilere dağıttığı çıkartmalarına baktım. Madde 19: “Herkesin düşündüğünü söylemeye, bilgi alışverişinde bulunmaya hakkı vardır” sözünü seçtim.
Ben peşinden gideceğim sloganı buldum.