Bir önceki yazımızda Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, Ahmet Çalık ile Sabah-atv’deki ortağı Katar Emiri Şeyh Hamid bin Halife el Tani’yi Şam’da tanıştırmasının perde arkasını anlatmıştık.
Yazımızda, Gül’ün 19 Ocak’ta yapılacak “Şam: 2008 Arap Ligi Kültür Başkenti” törenine katılmaya, 15-16 Ocak tarihindeki Mısır ziyareti sırasında karar verdiğini yazmıştık.
Davet önceden yapıldı
Yazı, Köşk’ün Kahire gezisi sırasında harekete geçmesiyle, Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad’ın Gül’ü “davet etmesinin sağlandığını” ileri sürüyordu.
Çankaya kaynakları, bu iddiaya itiraz ediyorlar ve Esad’ın davetinin Kahire ziyaretinden iki hafta kadar önce, 31 Aralık 2007 tarihini taşıyan bir mektupla kendilerine ulaştığını bildiriyorlar.
Çankaya’nın bu itirazını haklı görüyorum; ancak, bu bilginin esas olarak yazıda sorguladığımız diğer konuları tümüyle açıklamaya yettiği kanaatinde değilim.
Bir kere, 31 Aralık 2007 tarihli mektup, yalnızca davetin yapıldığı zamanı gösteriyor. Bu, Gül’ün Şam’daki törenlere katılım kararını aldığı tarihi açıklamaya yetmiyor.
El Tani’nin Şam’da bulunmasının ziyaret kararı üzerindeki etkisi de bu nedenle bilinemiyor!
Erdoğan da davetliydi
Köşk kaynakları yaptığımız görüşmede, Şam’daki törene Gül’ün katılımı konusunda yaşanan “kararsızlıkları” teyit de ediyorlar.
Gül, Şam’a yaptığı günübirlik geziden hemen önce Mısır ve Amerika gibi iki yoğun gezi programına katılmış, ardından da Sudan Cumhurbaşkanı Ömer Hasan Ahmet el Beşir’i Ankara’da ağırlamıştı.
Şam’daki törene büyük önem atfeden Esad, Cumhurbaşkanı Gül’ün yanı sıra Başbakan Tayyip Erdoğan’ı ve Devlet Bakanı Nimet Çubukçu’yu da davet etmişti. Bu nedenle Ankara bir süre davete Gül mü, Erdoğan mı gidecek sorusuyla meşgul oldu.
Sonunda Erdoğan hükümet adına Çubukçu’yu görevlendirdi. Görevlendirme yazısında tarih değişikliği yapıldı. Birincisinde Çubukçu’nun gezisinin başlangıç tarihi 18 Ocak olarak kayda geçmişti, ikincisinde ise tarih 19 Ocak olarak değişti.
Böylece Çubukçu’nun, Gül’ün heyetiyle Şam ziyaretine katılacağı da kesinleşmiş oldu.
Lübnan mesajları verildi
Peki bu kadar ince elenip sık dokunarak karar verilen gezi ne kadar önemliydi? Çankaya, bu soru karşında Lübnan kartını açıyor.
Köşk kaynakları, 17 Ocak tarihli Cumhurbaşkanlığı basın açıklamasında da belirtildiği gibi, Lübnan’da yaklaşan seçimlerin ve Ortadoğu barış sürecinin önemine değiniyorlar. Özellikle Dışişleri Bakanlığı’nın da Amerika ve Türkiye’nin Lübnan seçimlerine ilişkin mesajının, Washington gezisinden yeni dönen Gül tarafından Esad’a iletilmesine önem verdiği anlaşılıyor.
Şam’daki törene Katar Emiri El Tani ile Türkiye’den Cumhurbaşkanı Gül dışında devlet başkanı düzeyinde başka katılım olmamıştı.
Aslında tören de Türkiye’nin üyesi olmadığı Arap Birliği’nin faaliyetleri çerçevesinde yürütülen bir etkinlikti.
Gül, Köşk kaynaklarının belirttiği gibi, gerçekten de Lübnan konusunda önemli bir siyasi inisiyatif sergilemek üzere Şam’a gitmiş olabilir.
Dönüşte açıklama yapılmadı
Ancak bu amaçla Şam’a gittiğini teslim etsek bile, kendisini Şam’a ayak bastığı gün Çalık’ın da Suriye’deki işlerini takip etmek üzere burada olmasına ve Cumhurbaşkanı tarafından Katar Emiri ile tanıştırılmasına ne diyeceğiz?
İlginç bir tesadüf diyelim...
