Princeton Üniversitesi'nden Sosyolog Patrick Sharkey yeni araştırmasında gün içinde çoğu kişinin evinde olmayı hayal ettiğini ve bunun psikolojideki yerini araştırdı. Çalışmanın sonucunda evcimen olmanın insan sağlığı üzerindeki şaşırtıcı etkileri ortaya çıktı.
Koronavirüs pandemisiyle birlikte tüm dünyanın evlere kapandığı günlerde çoğumuz evde olmanın aslında ne kadar huzur verdiğini gördük. Bazılarımız istisna olsa da çoğunluk evde olmaktan keyif aldı.Evcimen olmanın insan sağlığı üzerindeki etkilerinin olumlu yönde artığı dönemi pandemiyle ilişkilendirebilirsiniz ancak ABD'li Dr. Sharkey'in araştırması 2003 yılına işaret etti.Yaptığı araştırmada Dr. Sharkey 2003 ile 2019 yılları arasında geçmiş yıllara kıyasla evde geçirilen zaman yaklaşık 30 dakika artığını gördü. Elbette bu oran 2020 yılında Dünya Sağlık Örgütü tarafından ilan edilen pandemi süreciyle daha da arttı.
Pandemi döneminde şirketlerin büyük bir kısmı hibrit veya uzaktan çalışma metodunu uygulamaya başladı. Aslında bu trend 2000'li yıllarında başında yavaş yavaş başlamıştı. Evden çalışan kişilerin sayısında sürekli bir artış vardı.ABD Nüfus Sayım Bürosu'na göre, 2019'da insanların yaklaşık yüzde 6'sı evden çalışıyordu. Pandemi, evden çalışmanın hızla artmasına neden oldu. ABD Çalışma İstatistikleri Bürosu'na göre, 2022'de beş kişiden biri evden çalışıyordu ve Pew Research, 2023'te uzaktan yapılabilecek işleri olan insanların yüze 35'inin evden çalıştığını tespit etti.
Evden çalışmaya geçişin ofiste geçirilen zamandan daha büyük bir etkisi vardı. İlk olarak işe giderken harcanan yolculuk süresi azaldı. Ayrıca ister öğle yemeğinde salata almak, ister mesai sonrası bir şeyler içmek ve iş arkadaşlarıyla bir araya gelmek olsun, ev dışında yemek ve içmek için harcanan zaman miktarı da azaldı. Özellikle pandemiyle birlikte zaten kullandığımız interneti çok daha aktif bir şekilde kullanmaya, hemen hemen her türlü işimizi tek bir tuşla halletmeye başladık. Bu birçok şeyden tasarruf etmek anlamına geliyordu. Çoğu insan zamanının çoğunu evde, işte veya okulda geçirir ancak bu iki yerin dışında kalan "üçüncü mekanlar" yani genellikle sosyalleştiğimiz yerler; park, kütüphane, tiyatro, restoran gibi mekanlar oldu.
Pandemiden önce gençlerin sıklıkla takıldığı üçüncü alanların başında alışveriş merkezleri yer alıyordu. Fakat dünya genelinde yaşanan finansal sorunlar ve pandemi gençlerin üçüncü alanlarını evlerine taşımalarına neden oldu. Artık çoğu genç arkadaşlarıyla evlerde buluşuyor ve bunun garipsenecek derecede psikolojiye olan olumlu etkisi ortaya çıktı.
Sharkey çalışmanın başında evde olmanın insan sağlığına olan olumlu etkilerinin böylesine güçlü olacağını düşünmemişti. Evet! Evde olmak daha az sosyalleşmeyi daha az fiziksel güç harcamayı ve daha çok yemek yemeyi beraberinde getirmiş olabilir. Fakat çalışmanın sonucunda tüm bu dezavantajlara rağmen evde olmanın ve evde yapılacak şeylerin sayısında yaşanan artışın, sosyalleşmeyi eve taşımanın, yolda saatlerini harcamamanın ve evden tek bir tuşla birçok işini halledebilmenin insan sağlığında olumlu bir etki yarattığı gözlemlendi. Araştırmalar ise hâlâ devam ediyor.