Yaklaşık 2 ay açık kalacak Yeditepe Bienali’ni görmeyi, eserleri uzun uzadıya incelemeyi sabırsızlıkla bekliyorum...
Sonda söyleyeceğimi ilk başta söyleyeyim. Mart ayında İstanbul yeni bir bienale ev sahipliği yapacak: Yeditepe Bienali. Cumhurbaşkanlığı Himayesi’nde Klasik Sanatlar Vakfı tarafından düzenlenecek bienal Fatih Belediyesi evsahipliğinde gerçekleşecek. Bienalin teması ise “çağdaş sanat”ta pek göremeyeceğim bir şekilde belirlenmiş: Ehl-i Hiref. Osmanlıca bir tabir olan ehl-i hiref sanat erbabı demektir. Osmanlı döneminde kültür hayatında önemli bir yere sahip olan ehl-i hiref hassa teşkilatı sarayın himayesinde kurulmuştur ve pek çok sanat grubunu bünyesinde bulundurmuştur.
Son derece kışkırtıcı
Geleneksel sanatlar ve/veya gelenekli veya klasik sanatlar nasıl adlandıracağınız size kalmış ve çağdaş sanat nasıl bir araya gelecek? Eserlerin bir kısmını görme fırsatım oldu son derece kışkırtıcı, tartışma yaratacak bir bienalle karşılaşacağımız muhakkak.Bu tartışmaların başında ilk önce sorulması gereken bence gelenek nedir olmalı. Sonrasında geleneği korumak gerekli mi? Gerekliyse nasıl korunmalı? Geleneği geleceğe aktarmak mümkün
Defaatle İKSV tarafından düzenlenen İstanbul Bienali’nin bu topraklarla bağının çok çok zayıf olduğunu söyledim, yazdım. Belki bunda bienal kavramının Batı merkezli olmasının da etkisi vardır. Lakin dünyada yerel kodlarla “barışık” çok fazla bienal mevcut. Sharjah Bienali yada Senegal’in başkenti Dakar’da düzenlenen Dak’art ilk aklıma gelen örnekler. Yeditepe Bienali’nin en büyük handikapı bence tamamen geleneksel yöntemlerle üretilmiş, geleneksel temaları işleyen eserlerin sergilenmesi olacaktır. Bu tarz eserler bu bienalin “çağdaş”lığına gölge düşürebilir aman dikkat!
Bienal mekanları
Bienalin ana teması dışında bazı konseptleri de yer alacak. Çiçeğin retrospektifi, mekandan taşanlar, kuş misali bazıları. Bienalde yer alacak sanatçı profiliyle alakalı da kısaca bilgi vermek isterim. Sanatçılar sadece Türkiye’den değil. Çin, İran, Kanada, Hollanda, Irak, Mısır İngiltere gibi ülkelerden sanatçılar yer alacak. Sanatçıların büyük çoğunluğu genç isimler.
Tekfur Sarayı, Ayasofya, Aya İrini, Yerebatan Sarnıcı, Darphane, Sirkeci Garı, Küçükmustafa Paşa Hamamı, Şerefiye Sarnıcı, Patrona Halil Hamamı, Balat Sokakları ve Sultanahmet Meydanı bienalin gerçekleşeceği mekanlardan bazıları. Mekanlarla alakalı ilginç bir bilgi de binaların ortalama yaşının yaklaşık 300 yıl olması. Yeditepe Bienali’nin amaçladığı, yerel kodlara sahip uluslararası dili ve günümüz görsel algısına hitap eden etkinlik için hem hayatın bu kadar içinde hem de geleneğe bağlı bu mekanların son derece başarılı olduğu belirtmek isterim. Yaklaşık 2 ay açık kalacak olan bienali görmeyi, eserleri uzun uzadıya incelemeyi sabırsızlıkla bekliyorum. Eserleri gördükten sonra muhakkak bienalle alakalı bir değerlendirmeyi de sizlerle paylaşacağım.