Demirtaş’la tam yol ileri
ÇOK değil, 8-10 sene öncesine kadar yabancıların adını bilmediği İzmir’e artık turist geliyorsa...
Yüzen saraylarla turlar düzenleyen dünya devlerinin yolu bugün İzmir’den geçiyorsa...
Geçen yıl tam 141 kez İzmir Limanı’na her biri 4-5 bin kişilik gemiler yanaşmışsa...
Ve sadece deniz yoluyla kente günde ortalama bin kişi gelmişse...
Taksiciler bile çat-pat da olsa İngilizce konuşuyorsa...
Hatta faytoncular yabancı dile artık yabancı değilse. Alsancak esnafı da bu bereketli değişime kapılıp İngilizce konuşmaya çalışıyorsa...
Lafın kısası, yıllarca turizme uzaktan bakan İzmir artık, “Ben de varım” diyorsa...
Kimin sayesinde?..
Bu işin mimarı, Ekrem Demirtaş...
İzmir Ticaret Odası Başkanı Demirtaş, iki haftadır yazdığım, inanılmaz olumlu tepkiler aldığım Yılmaz Büyükerşen’in Eskişehir’de yaptıkları gibi bir mucizeye imza attı.
Yılmaz Hoca gibi imkansız diye birşey olmadığını herkese gösterdi. 10 yıl önce dev yolcu gemilerini getirmek için yola çıktığında hedefi bir hayaldi...
Ama o hayal, inançla, yılmak bilmeden süren çabayla gerçekleşti. Başta birkaç gemi geldi. “Gerisi de gelir mi” denilirken, bugünlere ulaşıldı.
Kruvaziyer turizmde çıtayı her yıl biraz daha yükselten İzmir’e 2011’de 500 bin turist hedefleniyor.
Ekrem Demirtaş, İzmir’e dümen kıran Costa, MSC, Fred Olsen gibi kruvaziyer firmalarına bu yıl İspanyol Quail’in ekleneceğini müjdeliyor. “Yılda 3 milyon turist çekip, İzmir’i Akdeniz’in kruvaziyer yıldızı haline getirmek istiyoruz” diyor.
Kruvaziyer turizmde İstanbul’u geçip, Kuşadası’nın ardından ikinciliğe yükselen İzmir’in kısa zamanda geldiği bu noktadan sonra Ekrem Demirtaş’a inanmamak imkansız.
Bu işbirliği kazandırır
İzmir’i herkesin görmek isteyeceği bir dünya markası yapmayı amaçlayan...
Bunun için logo çalışmasından İzmir’e özgü ürünlerin geliştirilmesine kadar pek çok girişimde bulunan Ekrem Demirtaş yalnız değil...
Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan’dan önemli bir destek ve işbirliği çağrısı geldi Ekrem Demirtaş’a...
Sadece ev yapmayan, üstlendiği sosyal sorumlulukla aydınlık yarınları da inşa eden Ege-Koop, önümüzdeki günlerde uluslararası bir organizasyona ev sahipliği yapacak. Konusu ise “Marka Kent İzmir”...
Yerli ve yabancı uzmanlar bir araya getirilecek, “İzmir, nasıl dünyaya açılır” sorusuna yanıt aranacak, yol haritası çizilecek.
Ekrem Demirtaş, “Kentimizi daha iyi yerlere taşıyabilmek amacıyla yürütülen her türlü çalışmada bilgi ve projelerimizi paylaşmaya açığız” diyerek, “Biz hazırız” mesajı verdi.
Hüseyin Aslan da, “Kıskançlıkları bir kenara bırakarak kentimizi yüceltmek, İzmir’i dünya şehirleri seviyesine getirmek için bütün kurum ve kuruluşların elini taşın altına koyup el ele vermesi gerekiyor. İzmir’in marka değerinin yükseltilmesi, ekonomik, kültürel ve sosyal yönden güçlü olması için yapılması gerekenleri tartışabileceğimiz bir toplantıyı başlangıç olarak kabul edip, bu konuda çalışmalarımızı sürdürmek istiyoruz. Bunun için de her kurumun katkısını ve desteğini bekliyoruz” sözleriyle bence çok önemli bir tespitte bulunuyor.
Turizm kenti olma yolunda emin adımlarla ilerleyen İzmir’in bir dünya şehri olmaması için sebep ne? Bu işbirliğinden doğacak sinerji, eminim ki çok şeyi değiştirecek...
blog
DİLEK YILMAZ: Eskişehir yazılarınızı keyifle okudum. O değişimi görüp de, “Keşke İzmir de böyle olsa” dememek imkansız. Dilerim, Yılmaz Büyükerşen’in açtığı yoldan tüm belediye başkanları ilerler. Darısı İzmir’in başına...
MESUT YILDIZ: İzmir daha yollarını çukurlardan kurtaramadı, pazaryeri sorununu bile çözemedi. Yaşadığım Bornova’da hala cadde ve sokakların semt pazarları için kapatılıp, çevre ve gürültü kirliliğine göz yumulmasına inanamıyorum.
GÖRÜŞLERİNİZİ GÖNDERİN, ‘BLOG’DA SİZ DE DÜŞÜNCE VE YORUMLARINIZLA YER ALIN
