Dikkat, soygun var

Bağışıklık sistemini güçlendiren ve karamürver ekstresi diye de bilinen bir ürün var.

Bu ürün eczanelerde 64 liraya satılıyor ama bulmak neredeyse imkânsız.

Eczanede 64 liraya bulup alamadığımız bu ürün internet sitelerinde kimi firmalar tarafından 129 liraya satılıyor.

Aradaki fark yüzde 100’den fazla.

Söz konusu ürünü internette bulabildiğim en ucuz fiyat 97 lira ama o firma da artı kargo parası istiyor.

Birden çok satıcının olduğu sitelerde, insanlarla alay eder gibi, fiyatlar arasında bir lira, 50 kuruş gibi farklarla satışa sunmuşlar ürünü.

Hepsi de 110 liranın üzerindeki rakamlar.

Ticaret Bakanlığı’nın işi başından aşkın olabilir ama bu aleni soyguna izin verilmemeli.

Zira bu soygunda mesele sadece para değil, maddi imkânı kısıtlı olanın da kendini istediği şekilde salgından koruyabilme hakkı.

Midesi kaldıranlara menü

Yarasa çorbası aslında Çin’de değil, Fiji Adaları’nda çok tercih edilen bir yemek türü. Üstelik çorbasının dışında kızartmasını da yiyorlar.

Çin’de bize garip gelecek yiyeceklerin başında, porsiyonu 144 dolar olan tavus kuşu var. Kilosu 3 bin dolar seviyesinde olan kırlangıç yuvası çorbası ve yılan çorbası popüler. Misk kedisi hayvan pazarlarında çok rastlanan bir ürün ama ne yapıldığını bulamadım.

Ton balığı gözünü en çok Japonlar tüketiyor ya da sadece Japonlar tüketiyor desem daha doğru olur herhalde. Bir de eşek arılı kurabiyeleri var Japonların.

Kamboçya, Filipinler gibi ülkelerde çok tüketilen Balut var bir de... Haşlanmış ördek yumurtası ama yumurtanın içinde oluşmuş ördek yavrusu var.

İtalya, Sardunya’da üretilen Casu Marzu peynirini de atlamamak lazım. Çürümüş ve üzerinde bolca böcek larvası da olan bol baharatlı bir peynir sözünü ettiğim.

Vietnam’da köpek eti, Meksika’da karıca yumurtalarından yapılan Eskamoles, Kore’de deniz solucanından yapılan Gebul, Tayland’da kızarmış çekirge,
Kamboçya’da kızarmış tarantula gibi çeşit çeşit yiyecekler var.

Koronavirüsten beri sadece Çin’de yenilenler ve hayvan pazarlarıyla uğraşıyoruz ama tüm dünyada garip ve tehlikeli yiyecekler var.

Arka asansörü siz kullanın o zaman

Sağlık çalışanlarını pencereden alkışlamak kolay, gerçekten saygı duymak zor.

Sinop’ta apartmanda oturan iki kadın sağlık çalışanının arka asansörü kullanmasını isteyen apartman yöneticisi mesela.

İlla asansörleri ayırmak istiyorsan bunu da saygı çerçevesinde ve karşındakileri onore ederek yaparsın. Mesela dersin ki, “Siz bizim için canınızı tehlikeye atıp çalışıyorsunuz, biz de sizin için öndeki asansörü ayırdık. Bulaş endişesi taşımadan rahat rahat kullanın, biz arkadaki asansörle idare ederiz.”

İdeal olmasa bile en azından daha zarif daha insani bir duruş bu.

Aksi olduğunda. “Senin canın can da, sağlık emekçilerinin ki patlıcan mı?” diye sorma hakkı doğar herkese.

Dünyanın en güzel kadını

Adı Bhasha Mukherjee... Hint asıllı bir aileden geliyor.

İngiltere Güzellik Kraliçesi unvanı var ama bu en sıradan olanı.

IQ’su 146, tam 5 dil konuşabiliyor ve hem tıp hem de cerrahi eğitimi var.

Bir de sağlam bir yüreği var bu güzel kadının.

Yarışmadan sonra gelen şöhreti yaşamak yerine hemen işinin başına döndü ve bu zor zamanda Lincolnshire’da bir hastanede çalışıyor.

Bedendeki güzellik geçer insanda ama yürekteki güzellik hiç bitmez...

Yabancı öğretmensiz bir sene olacak

Türkiye’de öğretmenlik yapacak yabancılar için yeni kıstaslar belirlemişti YÖK.

Bunlardan biri de öğretmenlerin konsolosluklara şahsen başvuruda bulunmalarıydı.

Şimdi koronavirüs salgını var ve en çok yabancı öğretmenin geldiği ülkelerde sokağa çıkma yasağı dahil, çeşitli önlemler alındı.

Bu şartlar altında öğretmen adayları konsolosluklara başvuruda bulunamayacağına göre ya bu sene özel okullarda yabancı öğretmen sayısı çok azalacak ya da uygulama belirli bir süre tehir edilecek.