'Muharebeyi kazanabilirsin ama bu savaşı kazandığın anlamına gelmez’ denir ya, Putin kazandı.
Rusya Devlet Başkanı'nın kazandı dediğim şey, askeri değil siyasi bir zafer.
ABD Başkanı Biden, Afganistan'dan çekilme hezimetinin ardından ikinci kez çok zor durumda kaldı. ABD'nin düştüğü hali İsrail üzerinden açıklayayım: ABD'nin can yoldaşı İsrail Moskova'ya karşı açıklama yapamadı. Jerusalem Post, Suriye'deki hava operasyonları için Moskova'nın iznine duyulan ihtiyaç nedeniyle Dışişleri'nin temkinli davrandığını yazdı Rusya'nın Ukrayna'ya girdiği saatlerde İsrail de bir kez daha Şam'ı vurdu.
NATO'nun üye sınırlarına yönelik bir işgal olmadığı sürece askeri güç kullanamaz durumda olduğu ortaya çıktı. Afganistan'da Taliban rejimine karşı silah kullanmanın kolay Rusya'ya karşı zor olduğu anlaşıldı.
En ağır hasarı Avrupa Birliği aldı. Rusya'ya karşı sert olunmasını isteyen Polonya ve Baltık üyesi ülkeler, "Enerji yaptırımların içerisinde olamaz" diyen İtalya, "İzleyip görelim" diyen Almanya-Fransa ve Moskova ile iyi ilişkiler isteyen Macaristan aynı gemide. Kınama konusunda çok başarılı ama oyun değiştirici olamayan bir Brüksel var bugün.
Bir başka kaybeden de Berlin. Berlin ABD'nin arzusuna rağmen Ukrayna'ya silah yollamadı, Washington'da "Almanya müttefik mi?" soruları sorulmaya başladı. Merkel sonrası AB'nin yeni patronu kim sorusunda Fransa Cumhurbaşkanı öne çıktı. Federal Meclis İklim ve Enerji Komitesi Başkanı Klaus Ernst, "Rusya'dan ham petrol alımını artıran ABD'ye karşılık biz Kuzey Akım 2 doğal gaz boru hattını durdurduk. Şimdi ABD bize daha pahalıya kendi sıvılaştırılmış gazını satacak" dedi. Bu seçenek koalisyona darbe olur.
Gelelim asıl oğlan olma derdindeki Fransa Cumhurbaşkanı'na. Macron. "ABD-Rusya liderleri buluşacak" dedi, Kremlin yalanladı. Putin, kameralar önünde "Macron bana ABD'lilerin bazı konularda fikir değiştirdiğini söyledi. ‘Hangi konular?’ diye sordum cevap veremedi" cümlesini kurdu. Rakipleri Macron'un krizi adaylığı için kullanmaya kalkmak ve "artistik pozlar vermekle suçladılar.
Moskova'ya karşı ilk yaptırımları açıklayan Başbakan Johnson’a London School of Ecomomics'in bir öğretim üyesinden itiraz geldi. İngiltere'deki varlıklı Ruslara dair araştırmalarıyla tanınan Elisabeth Schimpgössl, hükümetin hedef aldığı üç kişinin İngiltere'de çok az mal varlığının olduğunu ve son birkaç gündeki lobi çalışmalarının başarılı olduğunun anlaşıldığını söyledi.
Askeri harekâtların siyasi amaçları olur. Rusya'nın Ukrayna'da yönetimi değiştirmek istediği sır değil. Bilemediğimiz, başta Moldova olmak üzere diğer Rus ayrılıkçı hareketlerin nasıl gelişeceği. Yaptırımlar Moskova'yı ordunun ihtiyaçlarını karşılayamaz hale getiremez. Hele ki petrol ve doğal gaz fiyatları uçarken.
Bu saatten sonra herkesin tercihi askeri seçenekleri buzdolabına kaldırıp, soğuk savaş ile diplomasi arasında bir yerde durmak olacak
‘Putin’in gizemli sayıları’
Alman internet sitesi T-Online’de Putin’in gizemli sayıları diye bir haber yapmış.
8.8.2008’de Gürcistan’a karşı askeri harekâta başlayan Putin’in, 22.02.2022’de Ukrayna karşı bağımsızlık yanlısı cumhuriyetleri tanımasından yola çıkmışlar.
Bir yerlerin bombalandığı bir dünyada, acı acı olsa da güldürüyor bu haberler.
Putin, Ecevit’i örnek almış
Bir Alman medya kuruluşu sayılar üzerinden saçmalarsa bir Yunan medya kuruluşu da Türkiye üzerinden saçmalar elbette.
Ta Nea, Rusya Devlet Başkanı Putin’in, bağımsız iki bölgenin varlığını tanırken Ecevit’in Kıbrıs taktiğini örnek aldığını yazmış hiç utanmadan.
Bilgisizlikten değil kötü gösterme çabası bu.
ABD Temsilciler Meclisi Başkanı da Putin’in Hitler gibi davrandığını söyledi aynı saatlerde.
Türkiye, Kıbrıs’a 15 Temmuz’da Ada’daki anayasal düzeni ortadan kaldıran Sampson Darbesi sonucu çıktı. Türkiye’nin Ada’ya çıkmasına olanak sağlayan Garantörlük Antlaşması’nın altında
Yunanistan’ın da imzası var. Ecevit’in 2. Cenevre Konferansı sırasında kendi Dışişleri Bakanı Turan Güneş’in muhalefetine rağmen sunduğu bir ana, beş küçük kanton önerisini kabul etmeyenlerden biri Atina’ydı.
Bu, Yunanistan’da Türkiye’ye dair yapılan ne ilk ne de son karalama haberi.
Sorun, Yunanistan medyasının Türkiye’ye bulaşma iştahındaki artış.
Savaşın esprisi de olmaz, seksi de
Sosyal medyada Ukrayna ordusunun kadın askerlerinin fotoğraflarını paylaşıp, "Bunlara kurşun sıkılır mı? Hemen yardıma gidelim" esprisi yapanlar var. Bir de "İklimimiz benziyor, Suriyeliler gitsin, Ukraynalılar gelsin" geyiği çevirenler. Savaştan söz ediyoruz, bu kadar vicdansız, bu kadar aç, bu kadar uçkur göndermeli yaşamanın manası yok.