Dünya gözü IMF Başkanı'na göre, ABD'den küresel ekonomiye yayılması beklenen yavaşlamadan olumsuz etkilenebilecek olan ülkeler arasında ilk grubu, ekonomileri petrol ve temel madde fiyatlarındaki yüksek fiyat artışlarından yararlanan ülkeler oluşturabilirdi. Küresel ekonomideki yavaşlamanın petrol ve temel madde fiyatlarını aşağı çekmesi muhtemeldi. Ekonomileri büyük ölçüde dış kaynak girişine dayalı olan ülkelerin ise küresel boyuttaki kredi daralmasından olumsuz etkilenmesi kaçınılmaz görünüyordu. Dünya Ekonomik Forumu'nun son gününde gerçekleştirilen "2008'de Küresel Ekonominin Görünümü" başlıklı oturumda konuşan IMF Başkanı Dominique Strauss - Kahn, "resesyon" sözcüğünü kullanmadan, ABD ekonomisindeki yavaşlamanın çok ciddi boyutlarda olduğunu ve 'Yükselen Pazar' diye nitelenen ülkelerin de bundan etkileneceğini söyledi. IMF Başkanı ABD'den küresel ekonomiye yansıması kaçınılmaz görünen sıkıntının olumsuz etkilerini hafifletmek için, küresel finans sistemindeki gerilimi azaltacak parasal önlemlerin yanı sıra, büyümeyi destekleyen maliye politikalarının da devreye sokulması gerektiğini söyledi.Aynı oturumda konuşan Merrill Lynch'in yeni CEO'su John Thain ise, borsalardaki sınırlı toparlanmaya kanarak ABD'nin bu krizi de ucuz atlatacağını düşünenler üzerinde soğuk duş etkisi yapacak açıklamalarda bulundu. Merrill Lynch'in krizden yediği darbe sonucunda bu dev kuruluşun başına geçen Thain, ABD konut sektöründeki fiyat düşüşlerinin daha uzun süre devam edeceğini ve konut balonunun patlamasıyla idrak edilen zararların çok daha yüksek rakamlara çıkabileceğini söyledi. Benim başka bir oturumda dinleme fırsatını bulduğum ABD konut piyasasının önde gelen uzmanı sayılan Prof. Robert Shiller de bu görüşü dile getirdi ve 2007 yılında % 7 düşüş kaydeden konut fiyatlarındaki düşüşün % 25'lere kadar varabileceğini söyledi. Thain, ABD'deki konut krizinden sonra kredi kartlarında ve diğer kredilerde de ciddi sorunlar yaşanabileceğini ileri sürdü, ayrıca işsizlikteki artışın tüketimi düşürebileceğini söyledi. Thain'i dinleyen birinin ABD'nin içine düştüğü krizi kolay atlatacağını düşünmesi olanaksızdı. Fransa Maliye ve Ekonomi Bakanı Christine Lagarde ise Avrupa'nın da gerçeklerle yüzleşmesi gerektiğini belirtti ve AB Merkez Bankası'nın da, ABD'deki Federal Rezerv Bankası gibi, fiyat istikrarının ötesinde, ekonomik büyümeyi de hesaba katması gerektiğini vurguladı. Lagarde, güçlü euro'nun AB ülkelerini zorladığını da vurguladı. Bütün bunlar AB Merkez Bankası'nın önümüzdeki dönemde faiz düşürme baskısı altında kalacağını gösteriyor. ABD'de şoklar bitmedi Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, ilk kez katıldığı Dünya Ekonomik Forumu'nun havasına çabuk uyum sağlamış görünüyor. Güncel sorunların yanı sıra geleceğe pencere açan konuların da tartışıldığı Davos'ta, Türkiye'nin geleceğe dönük açılımlarıyla ilgili ikili görüşmelere öncelik vermiş Şimşek. Siemens, Cisco ve Google gibi yeni teknoloji ufkuna sahip şirketlerin üst düzey yetkilileriyle görüşen Şimşek, Türkiye'nin yüksek katma değer yaratabilen ileri teknoloji alanlarına doğru bir açılım yapmasının önemini vurguluyor.Şimşek, küresel krizin dünyada yarattığı kredi daralmasının kaçınılmaz olarak Türkiye'yi de etkileyeceğini, öncelikle de dış finansman kullanan özel sektörün yeni projelerin finansmanında, geçen yıllardaki rahatlığı bulamayacağını söylüyor. oulagay@milliyet.com.tr Şimşek geleceğe odaklı