2016 yılında kurulan “Urla Bağ Yolu Derneği” geçtiğimiz 8 yılda çok büyük yol katetti.
Antik çağlardan gelen bağcılık mirasını ön plana çıkarmak, bu geleneği gelecek nesillere taşımak, Urla‘nın bağlarından gelen lezzeti, bölgenin gastronomi ve yeme içme kültürüne sunarak, yörenin ‘deneyimsel turizm’ konusunda parlayan bir yıldız olmasını sağlamak hedefiyle kurulan dernek, bu sene 2024 hasadına bir şenlikle nokta koydu.
Geçtiğimiz hafta Urla Dam’da yapılan etkinliklerde, şarap uzmanları tarafından yönetilen Tadım Atölyesi oluşturuldu, tarihçi ve yazarların buluştuğu bir söyleşi yapıldı, konserlerle de tören tamamlandı.
***
Biliyoruz ki, M.Ö. 10. yüzyılda Ege bölgesinde kurulan İyonya’nın 12 kentinden biri olan Klazomenai (Günümüzdeki Urla) bağcılık ve şarapçılık ile ün yapmıştı.
Bugün Urla geçmişine geri döndü ve ataları izinden gidilerek benzer bağlar oluşturuldu.
Bu bağların üzümleriyle değişik şaraplar üretiliyor.
Son yıllarda ise, yalnızca üretmekle kalınmadı, şarabın tanıtımı ve turizmi de geliştirildi..
Urla Şarap Üreticileri ve Bağcılık Derneği’nin çatısı altında buluşturulan “Urla Bağ Yolu”, “Agro-Turizm-Bağ Turizmi” projeleri etkin hale getirildi.
***
Urla Bağ Yolu, İzmir’in batısında, İzmir-Çeşme yolu üzerinde, Urla’nın güneyindeki bağ/şarap üreticilerini birbirine bağladı.
Bölgedeki tüm şaraphaneleri içeren bir güzergah oldu.
Proje rotasında şu an dokuz şarap üreticisi bulunuyor.
Bunlar 1- Perdix, 2- Urlice, 3- Urla, 4- USCA, 5- Çakır, 6- MMG, 7- Mozaik, 8- İkidenizarası ve 9- Hus Şarapçılık olarak sıralanıyorlar.
Buradaki her üretici kendi şarabını farklılaştırdı, hatta pek çoğu da ödüller kazanmayı başardı.
Urla Bağ Yolu turuna katılanlar, rotada bulunan tüm şaraphaneleri geziyorlar, bağlarında ve mahzenlerinde vakit geçirip şarap tadımı yapabiliyorlar ve fermantasyon tanklarını inceleyebiliyorlar.
***
Anlayacağınız..
Türkiye’den yaz kış misafirlerini ağırlayan bir gurme destinasyona dönüşmüş durumda olan Urla’da, Bağ Yolu da ülkenin önemli bağ yollarından biri konumuna ulaştı.
Bu güzel rota, İzmir’in turizm çekiciliğine ekstra bir değer kazandırdı.
Urla Bağ Yolu, artık hem yurt içinde hem de yurt dışında hak ettiği ilgiyi görmeye başladı.
Başarılı projeyi 8 yıl önce hayata geçirenler, Urla’yı İtalya’nın meşhur Toscana’sı haline getirmeyi, bölgeyi tarıma ve gastronomiye dayalı, yaşanabilir ve sürdürülebilir bir turizm cenneti haline dönüştürmeyi arzuluyorlardı.
Sanırım bu istekleri belli bir ölçüde yerine geldi.
Tabii gidilecek daha epey mesafe var, ancak böyle devam ettiği takdirde belli ki Bağ Yolu vasıtasıyla Urla’nın yıldızı daha da parlayacak.
