CHP, AK Parti, MHP ve HDP İzmir’den Ankara’ya 26 milletvekili gönderdi.
Her milletvekili kendine has çalışması vardır.
Hepsinin tek tek sosyal medya hesaplarına referandumla ilgili ne gibi çalışmalar yaptıklarına baktım.
Çünkü sahada bir boşluk olduğunu görenlerdenim.
Özellikle söylem konusunda...
Her seçimin parlayan bir yıldızı, bazen yıldızları olur.
Ancak şimdiye kadar biz o yıldızı göremedik.
***
CHP’den başlayalım.
Tüm milletvekillerine baktım.
Dikkat çekenlerden bahsetmek yeterli olacak sanırım.
“Mayına basmayın Hayır’a basın” sözüyle dikkat çeken Musa Çam, sahada çalışıyor.
Özellikle metropol dışı ilçelerde Çam’ı görmek mümkün.
Aytun Çıray, yazılı ve görsel basını çok iyi kullanan bir isim.
Çıray’ı hemen hemen her gün ulusal bir televizyonda ya da gazetede yer alıyor.
Tuncay Özkan sosyal medyayı gerçekten iyi kullanıyor.
Facebooktaki sayfasını 1 milyon beğenisi var.
Atilla Sertel de “hayır” için aktif olanlardan.
***
CHP’li vekillerin biraz daha gaza basması, hatta AK Parti’nin güçlü olduğu komşu illerdeki çalışmalara da katılması gerekiyor.
(Özellikle CHP’li belediyelerin olmadığı yerler.)
Bu hareket parti örgütlerine de sinerji katacaktır.
***
AK Parti’ye gelirsek...
Kerem Ali Sürekli’yi İzmir’de olduğu zamanlar farklı ilçelerde görmek mümkün.
Hem parti teşkilatına hem de vatandaşlara anayasa değişikliği paketini anlatıyor.
Mahmut Atilla Kaya, hem yerel konularla ilgileniyor hem de “Evet”in gerekçelerini anlatıyor.
AK Parti’nin genç milletvekili Hamza Dağ ise sosyal medyayı iyi kullanıyor.
Son çektiği ve sıkmayan videosunda muhalefetin eleştirilerine uzatman cevap veriyor.
Necip Kalkan, toplantıdan toplantıya koşuşturuyor.
***
AK Parti’nin İzmir’di işi sıkı tutması şart!
Çok çalışmaları gerekiyor. Hem kendi partililerini (seçmenleri) hem de vatandaşları “Evet” noktasında ikna etmeleri gerekiyor.
İzmir’de “Evet” noktasında en çok zorlanacak parti, hiç şüphesiz MHP olacak.
MHP’nin İzmir’de iki tecrübeli milletvekili var.
Oktay Vural, grup başkanvekili görevinden ayrıldıktan sonra kendisini geriye çekti.
Geçtiğimiz haftalarda kendisini aradım, yurtdışında olduğunu söyledi.
“Çalışmalara katılacak mısın?” diye sordum, “il başkanlığımız gerekli programı yapacaktır” yanıtını verdi.
Ekonomiden iyi anlayan Ahmet Kenan Tanrıkulu da henüz İzmir’de sahaya inmiş değil.
Ancak çalışmalarda aktif olarak yer alacağını tahmin ediyorum.
Her iki cephedeki milletvekillerine büyük görevler düşüyor.
Referandum süreci performanslarının değerlendirilmesi açısından da önemli bir kriter olarak önlerine gelecektir.