Elim günlerdir klavyeye gitmedi. İçimiz, yüreğimiz yanıyor. Ülke olarak çok çok zor bir süreçten geçiyoruz. Devlet, millet el ele biz zor günleri elbette yine birlikte aşacağız. Maraş’taki iki büyük depremin ardından İzmirliler de depremzedeler için yardıma koştu. Elinde, avucunda ne varsa yardımları organize eden merkezlere götürdü. Hala da götürüyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Fuar’daki çalışmasını yerinde izledim. Gözlerim doldu. Neredeyse tamamı gençlerden oluşan gönüllüler bir işin ucundan tutmuş. Kimi koli taşıyor kimi gelen yardımları düzenliyor… 30 Ekim 2020’de depremi çok acı bir şekilde İzmir tecrübe etti. Yaralarımız hala taze. Peki İzmir depreme ne kadar hazır?
İzmir Büyükşehir’in bu konuda çok ciddi bir çalışması var. Başkan Tunç Soyer, önümüzdeki hafta bu konuda bir basın toplantısı düzenleyecek ve yapılanları/yapılmayanları tek tek anlatacak. DEÜ Mühendislik Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Yer Fiziği Ana Bilim Dalı eski Başkanı ve Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi eski Müdürü Zafer Akçığ ile konuştum. Akçığ, ‘İzmir Metropolü ile Aliağa ve Menemen İlçelerinde Güvenli Yapı Tasarımı için Zeminin Sismik Davranışlarının Modellenmesi’ başlığıyla önemli bir çalışmanın altına imza atan ekibin başında yer alıyor.
Düzlük zemin tehlikeli
Söz uzatmadan, hocanın söylediklerini sizlere aktarmak isterim: “İzmir fayının yaklaşık 350 yılda bir kırıldığını biliyoruz. Bu fay 1688’de kırıldı ve 7 büyüklüğünde bir depreme neden oldu. İlla 350 yılda bir olacak diye bir şey de yok. 400 de olabilir, daha önce de…Şu fayda deprem bekleniyor demek bana doğru gelmiyor. İzmir’in düzlük zeminleri her zaman risk altında. Bornova Ovası, Mavişehir, Bostanlı, Çiğli gibi. Buralar dikkat edilmesi gereken yerler. Kaya zeminler düz zeminlere göre daha güçlü. Evkalar, Bornova’nın dağları, Yamanlar, Hatay tarafı, Buca…Ancak şunu özellikle söylemek gerek. İzmir’in yapı stoku çok eski. İzmirliler evlerinin güvenliğini araştırsın. Ayrıca deprem eğitimi ve bilinçlendirilmesi önemli. Bunun okullarda devreye sokulması şart. İzmir’in kent merkezinden faylar geçiyor. Hedef fayların evleri yıkmaması. Ağır, orta, az hasarlı olsun ama can kaybı olmasın. Öncelik budur. Can kaybının önüne geçmek… İzmir kent merkezinden fay geçmektedir. Evlerin sağlam yapılması gerekiyor. Tekrar söyleyelim. İzmirliler evlerini kontrol ettirsinler. Japonya’da depremler denizde oluyor. Yani 200-300 kilometre uzaklıkta. O yüzden de etkileri farklı oluyor. Biz fayların üzerinde oturuyoruz. Risk burada…”
Böyle değerli isimlerin söyledikleri duymazdan/görmezden gelmeyelim. 30 Ekim depreminden sonra kaçımız evini kontrol ettirdi? “Deprem değil bina öldürür” sözünü hatırlatmak isterim. Allah böyle büyük afetleri bir daha milletimize yaşatmasın. Depremde hayatını kaybedenlere rahmet, yaralılara şifa diliyorum.