İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, kongre süreciyle ilgili “Su akar yolunu bulur” demiş.
Bana kalırsa bu sözü söylemek için çok erken. Hele de CHP’de siyaset yapıyorsanız her zaman temkinli olmakta fayda olduğunu söylemek gerekiyor.
***
Daha önceki yazılarımda Kocaoğlu’nun, İl kongresi öncesi ilçe ve belediye başkanları, milletvekilleriyle görüşüp “orta yolu” bulmaya çalışacağını söylemiştim.
Kocaoğlu, verdiği bir röportajda bu söylediklerimi detaylandırmış.
Kocaoğlu, özetle şunları söylemiş:
***
“Şu anda benim kafamda İl başkanlığı için hiçbir aday yok. Arkadaşlarla beraber, müşterek çalışma yapılmasını önemsiyorum.
Belediye başkanlarıyla, ilçe başkanlarıyla, milletvekilleriyle çalışma yapılmasını istiyorum.
Herkesle konuşuruz, mutabakata varırız. Mutabakata varamayacağımız arkadaşımız da çıkabilir.
Duruma göre isteğimiz, dileğimiz tek aday, tek listedir. Delegasyon yapısından tek aday çıkar. Bu kanaati taşıyorum. Siyasette herkesin yoğurt yiyişi farklıdır. İzmir İl kongresinde bir problemin yaşanacağını sanmıyorum. Suyun akıp doğru yolu, mecrasını bulacağını düşünüyorum. İzmir’de geçen kongrede yapılan hatalar, bu kongrede yapılmaz. Bunda yaşananlardan ders alınması, kongrenin hemen milletvekili seçiminin ardına denk gelmesi gibi etkenler vardı. Şimdi durum öyle değil.”
***
Kocaoğlu, hem önümüzdeki süreçte yaşanacaklarla ilgili bilgi vermiş hem de son il kongresinde kendisinin ve ekip arkadaşlarının çok eleştirildiği hamlelerinin bir bölümünün yanlışlığını kabul etmiş! Başkan, İl kongresi sürecinde “ağabey” rolünde olacağını açıkça ifade ediyor. Peki ağabeylik rolünü CHP’nin 2 numaralı ismi, CHP Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, bulunduğu konum gereği üstlenmek isterse ne olur?
Bunda cevap net ve tek; ortalık tam anlamıyla karışır.
Sındır’ın İl kongresi sürecinde bir kenarda oturup süreci izlemesini kimse beklememeli.
İşin o tarafı biraz karışık duruyor. Eğer taraflar bir araya gelir ortak bir zeminde buluşursa o zaman her şey farklı olabilir. Bunun olup olmayacağı ise büyük bir soru işareti.
Tabii burada “ortak bir zemin” bulmak oldukça zor görünüyor.
Birisinin söylediği ismi başkası beğenmeyecektir.
Önerilecek ismin herkes tarafından benimsenmesi, “işte bu” demesi gerekiyor.
Öyle bir isim var mı? Bilenler varsa kulağıma bir fısıldasın!
***
Yine son yazımda İyi Parti’nin İzmir’deki dümenine Yıldırım Ulupınar’ın geçeceğini belirtmiştim.
Ulupınar, geçtiğimiz gün resmen İyi Parti İzmir İl Başkanı oldu. Tecrübeli siyasetçi ilk hamle olarak varsa partisinde görev bekleyen ancak henüz umduğunu bulamayan isimlerle temasa geçerek “gönüllerini alarak” onları sahaya sürmeli.
Şurada seçimlere ne kadar kaldı ki!
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024