İzmir’de trafik tam kapanmanın sona erdiği 17 Mayıs’tan itibaren tam anlamıyla çekilmez bir hal aldı. Altınyol, Yeşildere, Alsancak başta olmak üzere trafik hemen hemen her noktada arapsaçı! Çevreyolu deseniz daha da beter! Özellikle pazartesi günleri… Abartmıyorum normalde 25-30 dakika süren Gaziemir-Bornova (çevre yolundan) arası 1.5-2 saat sürüyor.
Daha önce bahsetmiştim. Bu kadar trafiğin olması hiç şüphesiz yola çıkan araç sayısının 700 binlerden 1.5 milyona çıkması birinci neden. Pandemi nedeniyle toplu taşıma araçlarını kullanma alışkanlığını bıraktığımız da ayrı bir gerçek. Büyükşehir Belediyesi, toplu taşıma araçlarını cazibesini artırmak için ücretsiz internet hizmetini devreye soktu. İlk olarak tramvayda daha sonra metroda…
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve belediye bürokratları kent trafiğini rahatlatmak adına yoğun bir çalışma içerisinde olduklarını biliyorum. Soyer, geçtiğimiz günlerde araç sayısının azalmaması durumunda bu trafiğin
Başkan Kayalar, “Hazine arazisinde ruhsatsız yapıya izin vermiyoruz. Hep söylediğimiz gibi alnımız açık” dedi
Menderes Belediye Başkanı Mustafa Kayalar, gündemdeki konularla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Kendisini CİMER’e şikayet ettiği eden eski Belediye Başkan Yardımcısı Gürsel Rüzgar ilgili de konuşan Kayalar, “İmar’dan ve fen işlerinden sorumlu başkan yardımcısıydı. Bütün yetki ondaydı. Menderes’te kaçak yapıya göz yummuyoruz. Kardeşimin de olsa, meclis üyesi olsa herkese işlem yapıyoruz. Bu işte imza yetkisi var, yetkisini kullanabilirdi. Arkadaş, başka konulara değinmek istedi. ‘Hazine arazilerinin talan olmaması’ dedi ama şikayette Menderes Belediyesi Başkanını ve Kaymakam’ı suçladı. Biz her zaman bu konuda görevimizin başındayız. Hiçbir şekilde hazine arazisinde kaçak yapıya izin vermiyoruz. Bu olay bizim belediyemize de gerçekten iyi şeylere yol açtı. Her şerden bir hayır doğar. Yeni bir yapılanmaya gittik. Tüm personelin yeri ile ilgili değişikliklere gittik. Menderes sıfırdan başlamış gibi oldu.
Ülkemizin önemli gündemlerinden biri de deniz salyası. Hepimizi ilgilendiren bir konu olduğunda yine hepimiz konuya kulak kapatıyoruz. Eminim kimse, “Banane” demiyordur/diyemiyordur. Bunun sorumlusu kimse aramasın. Denizlerimizi tüm uyarılara, kampanyalara karşın el birliği ile kirletiyoruz. Elbette bunun da bir sonucu oluyor.
Marmara Denizi’nde başlayan ilk olarak Karadeniz’i tehdit eden ardından da Kuzey Ege’de görülen deniz salyası şimdi Ege’ye doğru ilerliyor. Uzmanların bu konuda açıklamaları gerçekten korkutucu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Murat Kurum, önceki gün bu soruna karşı eylem planını açıkladı. Umarım hızlı bir şekilde sonuç alınır. Deniz salyasının İzmir’i tehdit edip etmediğini İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e sordum, şunları söyledi.
“Şu an için İzmir için bir tehdit yok. Ödümüz kopuyor. Konuyu derinlemesine araştırtıyorum. Biz temizlemeye devam ettikçe, kirlenmesinin önünü kestikçe bu felaket bizden uzak duracak. İlk aktarılan bilimsel veriler
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’le, Bornova Belediye Başkanı Mustafa İduğ, arasına kara kedi girdi. Bilmeyenler için konuyu özetleyelim. Başkan İduğ’un, “Bornova’da her noktayı asfaltlayacağım. Büyükşehir’i ilgilendiren bölümle ilgili fatura keseceğim” demişti. Soyer de bu sözlere, “Büyükşehir’e kimse fatura kesemez” yanıtı vermişti.
Bu tartışmanın üzerinden yaklaşık bir ay geçti. İduğ, bu konuyla ilgili detaylı bir açıklama yaptı ve şunları söyledi:
“Benim Tunç Soyer ile bir sıkıntım olabilir mi? Tunç Soyer, benim liderim. 30 ilçenin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı… Onlar ne kadar önemli işler yaparlarsa biz o kadar gurur duyarız. Biz de destek oluruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Bornova Belediyesi’nin birbiriyle ayrışması kimlerin işine geliyor bunu bilemem ama ben Tunç Soyer ile ayrışmam. Tunç Soyer benim partilim. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı son derece çok başarılı 2 yıl geçirmiştir. Her türlü sorunu
İzmir’in trafiği tam kapanmanın ardından tıkanma noktasına geldi. Günün her saati trafik var. Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e bu durumu sordum, şunu söyledi:
“İzmir’deki 1 milyon araç sayısı 1 milyon 250 bine çıktı. Bu topu topuna 1,5 yıllık bir zaman diliminde oldu. Bu yoğunlukla ve durumla hiçbir kent başa çıkamaz. Pandemi nedeniyle insanlar, toplu taşıma araçlarını artık tercih etmiyor. Özel araçlar çıktıkları için böyle bir trafik yoğunluğu oluyor. Trafik yoğunluğunu azaltmak için yeni yollar ve vaat ettiğimiz yol ve kavşak projeleri ile ilgili çalışma içerisindeyiz.”
Bu konuyla ilgili küçük bir araştırma yaptım. 26 Nisan’da trafiğe çıkan araç sayısı 687 bin 446 iken, 17 Mayıs’ta bu sayı 1 milyon 449 bin 332’e çıktı. Ana arterlerdeki PTS kayıtlarına göre, değişim (artış) yüzde 111 olarak kaydedildi.
17 Mayıs Pazartesi günü 875 bin 399, 18 Mayıs Salı 886 bin 936, 19 Mayıs Çarşamba 714 bin 862, 20 Mayıs Perşembe 895 bin 500, 21 Mayıs Cuma
Çiğli’de önemli adımlar attıklarını belirten Belediye Başkanı Utku Gümrükçü en büyük avantajlarının, kadrolarıyla göreve gelmeleri olduğunu söyledi
Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü, geçen iki yıllık belediye başkanlığı sürecini anlattı. Belediyeye kurumsallık getirdiklerini ve bunu teknolojik altyapıyla desteklediklerini vurgulayan Gümrükçü, “Kentin sorunları belediyemizin çözebilme kapasitesinin üzerinde... Harmandalı’nın imar sorununu çözdük. 11 yıldır bekleyen sorun bitiyor” dedi.
Büyükşehir’in eski başkanları Ahmet Piriştina ve Aziz Kocaoğlu’yla da mesaisinin olduğunu belirten Gümrükçü, “Benim için il yöneticiliği yapmanın avantajı oldu. Çiğli’de ilçe başkanlığı yaptım. Mahallelerin sorunlarını biliyorum. En büyük farkımız kadromuzla göreve gelmemiz. Meclis grubumuz yıllardır birlikte siyaset yaptığımız arkadaşlarımız. Yakın çalışma arkadaşlarımız da öyle. Birbirini bilen kişileriz. Bir model
Yerel seçimlerin üzerinden iki yıl geçti. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, 15 yıl kenti iyisiyle kötüsüyle yöneten Aziz Kocaoğlu’ndan sonra bu koltuğa oturdu. Soyer’in 10 yıllık belediye başkanlığı tecrübesinin olması ona büyük avantaj sağladığını söylemek gerek. Soyer; geçtiğimiz günlerde iki yıllık başkanlık sürecini katıldığı bir programda değerlendirdi. Çarpıcı sözleri oldu. Soyer, seçim öncesi verdiği sözlerin her birini hayata geçirdiklerini üzerine basa basa vurguladı.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanın “vaatlerle” ilgili değerlendirmeleri şu şekilde oldu: “Projelerimizin hiçbirinden sapma olmadığını söyleyebilirim. Hepsini gerçekleştiriyoruz. Bu süreçte binlerce arkadaşımın çalıştığı binamızı da taşıdık. Bütün bunu yaparken kimse bunu hissetmedi. Hizmetlerde aksama olmadı. Seçim öncesi ne vaat ettiysek hepsini tıkır tıkır yapıyoruz. İzmir tarihinin en büyük yatırımı olan ve 1 milyar 70 milyon euroluk Buca metrosu
Yakın çevrem, pandemi sürecinde ne kadar dikkatli davrandığımı iyi bilir. Geçen yıl Mart ayından itibaren belirtilen tedbirlere önemli ölçüde uyduğumu rahatlıkla söyleyebilirim. Öyle ki, bir gazeteci olarak normal rutinimde çok fazla kişiyle görüşür, gider gelirim. Ancak kış aylarıyla birlikte ne gittim ne geldim! Bir nevi karantina uyguladım.
Yaklaşık 15 gün önce Kovid-19 beni de buldu. Nasıl oldu, nerden geldi, hiçbir şekilde bilmiyorum. Birinden geçmediğini biliyorum. Geriye, sadece market alışverişi kalıyor.
Bende ilk belirti ateş oldu, ama konduramadım. İki gün süren 37,5-38,0 derece ateş... “Değilimdir, ama ben bir test yaptırayım, ne olur ne olmaz!” dedim ve Gaziemir Devlet Hastanesi’nde test yaptırdım. Sıra çok azdı. Hızla ilerleyen bir sistem var. Ve orada sağlık çalışanlarının nasıl bir yükün altında olduğunu gözlerinizle görüyorsunuz.
Öğleden sonra telefonum çaldığında, “Testiniz pozitif çıktı. İlaçlarınızı filyasyon ekibi en yakın zamanda size ulaştıracak” denildi.