A+ futbol, A++ ayaklar

24 Mart 2025

Uluslar Ligi; kimine göre resmi görünen hazırlık maçları, kimine göre de “prestij” yansımaları... 2018-19’da start aldığı dönemde Türkiye, B Ligi’nde yer alması yetmezmiş gibi, bir sonraki sezon C Ligi’ne bile düştü. Üstelik, kader bu ya; Macaristan 2020-21’de lider olarak A Ligi’ne yükselirken, aynı grupta Türkiye sonuncu olarak 3. sınıf bir takım hüviyetine bürünmüştü.
Arka arkaya iki sezon, turnuvaların iyisi olarak kendini gösteren Millilerimiz, önce C’den B’ye, dün de B’den A’ya geçerken, hamasetle, edebiyat yaparak değil, sahadaki kalitesiyle, “Biz Avrupa’nın iyilerindeniz” diye bas bas bağırdı.
Milli Takımımız’da, o eksik, bu fazla bir kenara; Macaristan, Türkiye’nin birçok kritik maçta yaptığı hatayı gösterdi, stresiyle ay-yıldıza imkan verdi. Sanki sert futbol, “Bizim çocuklar”ı durduracakmış gibi! Fiola’nın “sert” fırça darbeleri, Türkiye’nin zafer tablosuna önemli katkılar sağladı. İsmail

Yazının Devamı

Ali Koç mu gider Mourinho mu?

23 Mart 2025

Hiç dikkatinizi çekti mi? Milli maçlar geldi, futbol aleminde sular duruldu. Kimse kimsenin tavuğuna "kışt" demiyor. Galatasaray'ın iftarlarında her ne kadar birkaç dokunuş görünse de, Fenerbahçe kanadında çıt yok.

Aslında Fenerbahçe'nin konuşacak hali de yok. Samsunspor beraberliği belli ki, Kadıköy cephesinde dondurucu bir etki oluşturmuş. Ne diyelim?

O gururla kibrini aynı potada yoğuran Teknik Direktör Jose Mourinho için şu iki aylık süreç, kendisinin değil ama, mevcut yönetimin kaderini doğrudan etkileyecek gibi... Her ne kadar Fenerbahçe taraftarı içerisinde, "Mourinho tercihleri" sorgulansa da, bana sorarsanız, Ali Koç bile gider, Mourinho kalır. Gerçi Koç da ayrılmaz. En fazla, bir kez daha, "Ali Koç klasiği" yaşanır.

Düşünsenize, geldiği günden bu yana, her sezona, "Bu kez şampiyonuz" diyen bir başkan, liglerde nal toplarken, ister misiniz Türkiye Kupası'nda da Galatasaray'a elensin. Kendinizi Fenerbahçe taraftarının yerine koyun, "Siz olsanız ne yapardınız?" diye bir an empatide bulunun.

Tam tersini

Yazının Devamı

Yasin Kol'un sınav kağıdı nerede?

12 Mart 2025

 

Futbolda, yüz biner liraları geçtik, milyonluk cezalar verilmeye başladı ama nafile... "Parası neyse veririz" mantığından mı, yoksa "takdiri indirim" aymazlığı mı bilinmez, futbol itibarını zedeleyecek konuşmalar azalacağı yerde daha da arttı.

Kimsenin kimseye saygısı kalmadı. Saha içi yarışın daha fazlası, dışarıda ahlaksızca yaşanırken, yeşil zeminde puan arayacağı yerde puan çalmak için uğraşanlar, sosyal medya küstahlığının çok ötesinde bir ukalalık, küstahlık, daha da ötesinde saygısızlık içinde, sözde "baskı" oluşturmanın derdinde...

İnanın, futbolun şemsiyesi Türkiye Futbol Federasyonu, kendi eliyle büyüttüğü bu canavarı, "sözde" tedbirlerle durdurmanın peşinde... Ama dediğim gibi, "sözde"...

Biz hala hakemin yerlisini-yabancısını tartışalım, biz hala hakemlerin tavrına karışalım, mahkemedeki dava dosyalarının ne kadar olduğuyla ilgili niceliğini araştıralım, niteliğine bakmadıktan sonra, bu iş bitmiş!

Akarı kesilmesin diye, "evet efendim"ci olanlar, "hakemi" değil, "hakemini" kollayanlar, bugün için artık kına yakabilirler!

Son Alanyaspor-Galatasaray

Yazının Devamı

Bir Okan Buruk hikayesi

6 Mart 2025

 

Bu bir, "Düşene bir tekme de benden" yazısı değildir. Bu, üzerinde taşıdığı formanın ağırlığıyla ezilen ya da kişi tepesine binen birinin kaleminden çıkan bir yazı da değildir. Bu, Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk hakkındaki tespitlerin bir toplamı ve sergilemesidir.

Tarihler; 23 Haziran 2022'yi gösterdiğinde, "Florya'nın suyu"nu içen eski bir futbolcunun, (her ne kadar ara teknik direktör Torrent olsa da), "Fatih Terim koltuğu"na gelişinin hikayesidir.

Aslında hikaye pek de iyi başladı denilemez. Geldiği sezon, kiraladığı Haris Seferovic için Bafetimbi Gomis'i feda ediyordu. Ancak ne ilginçtir ki; ligin ilk maçında 89. dakikada oyuna giren Fransız golcü, 90'da Antalya'ya golünü attı. Aynı şekilde 3. haftada Ümraniye'de 78'de oyuna girdi Gomis, 86'da golünü yaptı ve takımı ilk maçta olduğu gibi 1-0 kazandı. Kıssadan hisse, 8 puan farkla şampiyon olan Galatasaray'a ilk üç haftada son dakikalarda oyuna giren Gomis, 6 puan kazandırdı.

Yine 2022-23 sezonu... Türkiye Futbol Federasyonu'nun gözdesi Rezerv Lig projesi, daha dördüncü hafta

Yazının Devamı

Bu tempoya can mı dayanır?

21 Şubat 2025

Ve yılan hikayesi son buldu. Nurtopu gibi bir yabancı hakemimiz oldu; Slavko Vincic...

Galatasaray-Fenerbahçe derbisinin ideal hakemi miydi? Ya da Galatasaray onu istemedi. Bunların hepsi laf-ı güzaf... Bunlar, çeşitli spekülasyonlar ve kişiye özel, renklere ait konular...

Bilen bilir, geçen yıl yabancı VAR geldiğinde de bunların legalliğini tartıştık, bu sezon da yabancı hakem konusunda da çekinceleri ortaya koyduk.

Futbol Federasyonu'ndan bazı yetkililer, Vincic'in FIFA kokartı olmasından dem vurarak, kendi talimatlarına uyma zorunluluğu olmadığını dile getiriyor. Haklı olabilirler. Öyleyse, FIFA kokartı bulunmayan VAR'ları ne yapacağız?

Galatasaray, yabancı hakemin hukuksal statüsünü tartışmaya açarken, haklı olarak soruluyor, "Yabancı VAR geldiğinde neredeydiniz?" diye... Sahi, geçen sezon şampiyon olduğunda Cim-Bom neden itiraz etmedi?

Bugün Tahkim Kurulu'nun vereceği karar çok önemli... Galatasaray için değil, Türk futbolunun "hukuksal" yapısı açısından çok önemli... Çünkü bu durum Galatasaray lehine olsa, emin olun onlar da Tahkim'in

Yazının Devamı

Derbiye gidemeyen, Riva'ya gidebilir mi?

18 Şubat 2025

Öyle şeyler yaşanıyor ki, gel de, "müzmin muhalif" olma... Gel de, "Her şey mi yanlış?" diye sorma...

Türkiye Futbol Federasyonu'nda birçok kişi maaşlı ama, Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu ya da yönetimi değil... Dolayısıyla, fahri bir görev içerisindeler. Dolayısıyla, bir kazançları yok. Dolayısıyla, yapılan her işi, doğru yapmak istediklerinden şüphem de yok.

Ancak gelen eleştirilerin nedenini, ona yön verenler, bilgilendirenler, akıl verenler ya da her ne olursa olsun, Hacıaosmanoğlu'na, "Başkanım en doğrusu bu" diyenlerde aramak gerek.

Çare aramayan, çözüm bulamaz. Kabul... Galatasaray ile Fenerbahçe arasındaki kritik bir karşılaşma öncesinde iki başkanın davet edilmesi, ortamın yumuşaması açısından iyi bir görüntü olduğunu kabul etsek de, kural koyucunun yine "kuralların içinden" geçmesine ne demeli?

Ne diyor TFF Yönetimi?:

"Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Sayın İbrahim Ethem Hacıosmanoğlu, iki kulübümüzün değerli başkanlarını 19 Şubat Çarşamba günü saat 13.00'te Riva'da bir araya gelerek dostluk ve kardeşlik

Yazının Devamı

Türk futbolunu kaosa soktular

11 Şubat 2025

Adana Demirspor’un Galatasaray maçında sahadan çekilmesi, Türk futbolunda özellikle son iki yıldır makyajlanan sorunları yeniden gündeme getirdi. Herkes el birliğiyle futbolun temeline dinamit koydu, olanlar oldu.

Her ne kadar tabelada, Türkiye “Futbol” Federasyonu yazsa da, özellikle Mehmet Büyükekşi ve İbrahim Hacıosmanoğlu döneminde alınan her kararda, hazırlanan talimatlarda kulüpler ön plana çıktı. Genel kurullarda Süper Lig’deki her kulübün 7’şer oy hakkı bulunurken, amatör spor kulüpleri 10, futbolcular, Profesyonel Futbolcular Derneği Başkanı ile en fazla A Milli olmuş ve faal futbolculuğu bırakmış 5, Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği Başkanı ile en uzun süre A Milli Takım teknik direktörlüğü yapmış 5, Türkiye Faal Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği Başkanı (faal olduğu için oy kullanamıyor) ile ön eleme müsabakaları hariç Şampiyonlar Ligi ya da bu lig öncesinde bu statüye denk organizasyonlarda en fazla müsabaka yönetmiş 5 delegeyle temsil edilince, doğal

Yazının Devamı

Abdülkerim ve Ghezzal hangi maçlarda oynamaz?

5 Şubat 2025

Türkiye Futbol Federasyonu, "gece yarısı operasyonu" ile disiplin sevklerini duyurdu. Gece yarısı diyorum, belki de kulüplere daha önce tebliğ edilmişti.

Burada iki önemli konu var ki, örneğine az rastlanan bir durum... Birincisi, Galatasaraylı Abdülkerim'in "bilinçli kart görme" eyleminden sevki, diğeri de Çaykur Rizesporlu Rachid Ghezzal'in Fenerbahçe maçında, hakeme "F.ck off" demesi nedeniyle ihraç edilmesi...

İki olayı da farklı değerlendirirken, PFDK'ya sevkin zamanlaması da manidar...

İlk olarak Abdülkerim'i masaya yatıralım:

Sevk edilen 37 maddede, "Müteakip müsabakalardaki ceza durumunu düşünerek bilinçli olarak sarı veya kırmızı kart gören futbolculara 2 müsabakadan men cezası verilir" ifadesi kullanılıyor.

Eğer Galatasaraylı futbolcu, daha önceden Vedat Muric'te olduğu gibi, "ceza tayinine yer olmadığına" karar verilirse sorun yok. Aslında var... Eğer ceza almazsa, yarınki Bolu maçında boşu boşuna oynamamış olacak. Çünkü tedbiri nedeniyle sahaya çıkamayacak. Ya ceza çıkarsa...

Yani, Abdülkerim Bardakcı hem sarı kart

Yazının Devamı