Metin Münir

Metin Münir

mmunir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Hayatında okuma ve öğrenme büyük yer tutan bir arkadaşım var. Doksanlarındaki anneannesi onun için “Bizim kız üniversiteyi bitirdi, ama mezun olamadı,” diyormuş.
Anneannenin bu sözleri Batı’da yer eden “ömür boyu eğitim” kavramını çok iyi tarif ediyor.
Ömür boyu eğitim kişinin okul dönemini tamamladıktan sonra, bilgi ve becerisine eklemek, hayat kalitesini artırmak amacıyla aralıksız kendi kendine uyguladığı eğitimidir.
Öğrenmeyi hayat boyu bir süreç ve her zaman hayatın bir parçası kabul etmektir.
Bu sürece dâhil olup olmadığınızı anlamak için okul döneminden sonra “kendime ne ilave ettim,” diye sorun.
Bilgi ve beceri dağarcığınıza yeni şeyler eklediniz mi, yoksa yılların geçişiyle öğrendiklerinizi de unuttunuz veya eskittiniz mi? Eğer yabancı bir dil bilmiyor idiyseniz öğrendiniz mi? Biliyor idiyseniz, mükemmelleştirdiniz mi? Seyahat ediyor, çok kitap okuyor musunuz? Sahanızdaki gelişmeleri izliyor musunuz?

Tecrübe eğitim kadar önemli
Sağlıklı gıda almayı, sporun önemini anlatan güvenilir kaynaklara ulaşmayı başardınız mı? Doğayla dost oldunuz mu?
Her insanın iş piyasasında bir değeri var. Bu değeri tayin eden en önemli unsur eğitimdir. Başlangıç noktasında, şirketler adaylar arasından en iyi üniversitelerden mezun olanları seçerler. Eşitler arasında en iyi dil bilen işi alır.
Zamanla tecrübe eğitim kadar önem kazanır. Ama eğitim hiçbir zaman önemini kaybetmez. Çünkü o her şeyin üzerine kurulu olduğu temeldir.
Ömür boyu eğitim üste tırmanabilmenin veya “her zaman işe alınabilir” olmanın en iyi yollarından biridir.
Ama aralıksız öğrenmenin tek amacı iş hayatında başarı değildir. Bilmek kendi başına bir değerdir. Kendi kendinin ödülüdür.
Öğrenmek gelmiş geçmiş bütün bilgelerin dizinin dibinde oturmak, dergâh olmadan bir dergâhta yaşamaktır.
Montaigne için yeni bir kitapla karşılaşmak yeni bir insanla tanışmak gibiymiş. Bir biyograficisine göre “kitapları evine alır ve ailesine katarmış.”
Erasmus kitaplarını “kutsal birer emanetmiş gibi” öpermiş.
Makyavel ise şöyle yazıyor. Kitap okumaya başlamadan önce “Çamurlu, ter kokan günlük elbiselerimden soyunup divan ve saray elbiselerimi giyer, (bilge) eskilerin huzuruna bu daha ciddi giysilerle çıkarak onları tarafından kabul edilirim.”
Kaliteli insanın yontulmuş elmas gibi birçok yönü vardır. Böyle olmak isteyen insan bu yüzlerin çoğunu kendi yontmak durumundadır. Ömür boyu eğitim budur.