Metin Münir

Metin Münir

mmunir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Meydanlarda mitingler olmaması bazen olması kadar anlamlıdır. Tunus ve Mısır’dan sonra veya onlarla beraber bir ülkede daha protesto mitingleri olması beklenirdi ama olmadı. O ülke Türkiye’dir.
Üç dört sene önce olsaydı, Kürtler dünyanın gözlerinin bu bölgeye çevrilmesinden yararlanarak Diyarbakır, Şırnak, Hakkâri gibi yerlerde muhtemelen sokağa döküleceklerdi. Ama dökülmediler. Nedeni düşünmeye değer.
İlk akla gelen şu: Acaba, hükümet ile Öcalan arasında varıldığı konuşulan ve yeni anayasa değişikliği ile uygulamaya konacak anlaşma sanıldığından güçlü mü?
Öcalan bu anlaşmaya güvenerek taraftarlarını sokağa döküp potansiyel olarak Türkiye için can sıkıcı olabilecek gösterilerden kaçınmış olabilir. Çünkü seçimlerden sonra elde edebilinecek kalıcı bir çözüm bugün kopartılacak ve muhtemelen elle tutulur bir sonuç vermeyecek gürültüden iyidir.

İleriye yönelik ümitler arttı
Umarım neden budur. Eğer bu ise seçimlerden sonra Kürt sorununun barışçı ve kalıcı bir biçimde çözülmesi için var olan ümit, genel olarak hissedilenden daha güçlü demektir. Türkiye’nin önünü açması bakımından bundan daha iyi bir haber olamaz.
Kürt konusunu yakından izleyen bir arkadaşımın daha değişik bir açıklaması var. Ona göre hükümetin Kürt kimliğini inkâr etmekten vazgeçmesi, Güneydoğu’da yapılan bayındırlık hareketleri, yeni nesil valiler eliyle kurulan kullanıcı dostu yerel yönetimler ve devlet kaynaklı şiddetin azaltılması rahatlık yarattı. İleriye yönelik ümitleri artırdı.
Bir başka gözlemci şiddetten bıkan Güneydoğu halkının eldivenlerini takıp yeni bir dövüşün ringine çıkmaya isteksiz olmasında görüyor nedeni. ”Bıktık ve yorulduk” diyor. “Hem onlar, hem biz.”
Kim bilir. Belki sessizliğin nedeni bütün bunların ve bilmediğimiz birçok başka şeyin sonucudur.
Ama neyin sonucu olursa olsun meydanlarda Arap ülkelerinde olanlara benzer olay değil sessizlik var.
Bunun ikinci bir anlamı daha var, ama. Eğer sessizlik gerçekten verilen sözlerin seçimlerden sonra gerçekleşeceği ümidine dayanıyorsa o zaman verilen sözlerin tutulması çok önemlidir. Tutulmazsa meydana gelecek olan infilak büyük olabilir. Kandırılmışların hiddetinden büyük olur, çünkü.
Halkını savaş uçakları ile kurşunlatanların, paralı askerlere öldürtenlerin dünyasında meydanların ve dağların sessizliği kulaklarıma müzik gibi geliyor.