Metin Münir

Metin Münir

mmunir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Baraj için ilk aşamada lazım olan 1.2 milyar euro'luk kredi artık cepte sayılır. Ticari bankalar aylarca önce 750 milyon euro'yu sağlamayı taahhüt etmişti. Geriye kalan 450 milyon euro baraj ekipmanını sağlayacak olan Almanya, Avusturya ve İsviçre'nin ihracat kredi kurumları tarafından sağlanacaktı. Bu süreç de tamamlandı.Gerçi, Erdoğan temeli attıktan sekiz ay sonra para bulundu. Kontratlar imzalanıp inşaat başlayıncaya kadar belki daha 3-4 ay gerekecek. Ama önemli değil. "Kervan yolda düzülür." Necmettin Erbakan'ın otuz sene önce Anadolu'da temelini attığı projelerin hâlâ kredi beklediğini unutmayalım.Ilısu Almanya'da ve Avrupa Birliği'nin birçok ülkesinde finanse edilemezdi. Çünkü çevre, etkilenecek insanların hakları ve üçüncü devletlerin çıkarları gibi prensiplerine uygun değil.Ama kendi çevre ve insanları Türkiye'nin umurunda değilse Almanya'nın neden umurunda olsun? Alman hükümeti kesenin ağzını açmaya karar verdi, Ilısu projesinin önündeki son engel de atlatıldı. Almanya dünyanın en büyük ihracatçısıdır. Bu unvanı ince eleyip sık dokumakla kazanmadı. Göreceksiniz, İran'ı nükleer programından vazgeçirmek için ihracat kredilerine ambargo konması görüşüldüğünde Almanya karşı çıkacak. İran'da endüstrinin üçte ikiden fazlası "Made in Germany" makine ve teçhizat kullanıyor. Bunların %65'i Ilısu için kredisine olur veren Hermes'in ihracat kredi sigortasıyla edinildi.Hazine ve Devlet Planlama Teşkilatı'nın yasal olmayan kontrat tahsisi sürecine karşı çıkması gerekirdi. Bel-kemik zafiyeti ve siyasi baskı yüzünden gelemediler, üstelik Danıştay'ı da yanılttılar.Ilısu Barajı'nın maliyeti, ilk aşamada, finansman giderleri hariç 1.2 milyar euro'dur. Bunun iki misline çıkacağına emin olabilirsiniz. Barajın inşa edileceği alan yüz milyonlarca euro yutacak çatlaklarla doludur. Planlanan elektrik üretimine de muhtemelen hiçbir zaman ulaşılamayacak. İran'da 'Made in Germany' Ilısu neyi kanıtladı?Başbakan Erdoğan, Enerji Bakanı Hilmi Güler ve bürokratlarının, ahbaplarına ihale vermek için yasaları çiğnemekten zerre kadar çekinmediklerini. Türkiye'nin açıkça yasal olmayan, faydası tartışmalı, alternatif projelerde harcanması daha çok yarar getirebilecek projeleri süzgeçten geçirecek yapıya sahip olmadığını. Çevre ve insanların devlet için pek fazla değeri olmadığını. Muhalefet partileri, medya, çevreciler, toplum örgütlerinin ne kadar etkisiz ve duyarsız olduklarını.Bu dersleri öğrenmek bu kadar paraya değer mi?Ders öğrenilse, son ders olsa, belki. Ama öğrenilmeyecek. Türkiye'de inşa edilecek daha çok "Ilısu" var. mmunir@milliyet.com.tr Keşke son ders olsa