“İşte yeni Türkiye’nin yeni yüzü” dedi bankacı bir arkadaşım dün. “Keşke her şey böyle olsa.”
Erol Sabancı’nın 45 yıldır mesai verdiği Akbank’ta nöbeti kızı Suzan Sabancı Dinçer’e devretmesini konuşuyorduk.
Dinçer babasının yerine yönetim kurulu başkanı seçilirken Erol Sabancı, Onur Başkanı oldu. Yönetim kurulu üyesi olarak görevi devam edecek ve ayrıca idare meclisine danışman olacak. Bunların yanında Sabancı Holding’deki yönetim kurulu başkan yardımcılığı görevi de devam edecek.
“Genç bir kadının, çalışıp kendisini gösterdikten sonra bankacılık sektöründe en üst düzey yerlerden birine gelebilmesi Türkiye için çok hoş bir şey” dedi arkadaşım.
Erol Sabancı, Akbank’ı Türkiye’nin en sağlam kuruluşlarından biri yaptı.
Onun hayatı, sanırım, Türkiye gibi başı ekonomik ve siyasi krizlerden kurtulmayan bir fırtına ülkesinde başarılı, güçlü ve zengin olmaya devam etmenin sırlarını ihtiva eden bir ders kitabıdır.
Bankanın bu kumanda değişikliğini sarsıntısız atlatacağını sanıyorum. Nöbet devrinin elinin kulağında olduğu piyasada yaygın olarak biliniyordu. Erol Sabancı bir süreden beri işleri daha yavaştan almaya başlamış, günlük işleri “gençler” dediği Suzan ve Genel Müdür Zafer Kurtul’a bırakmıştı.
Zaten görünüşte de pek fazla şey değişmeyecek çünkü Erol Sabancı’nın terlikli, pijamalı, gazeteli emeklilik planları yok. “Her sabah evde oturup da ne yapacağım?” dedi bana dün. “Mevcut düzenim devam edecek.”
Bunun da ne olduğunu şöyle açıkladı.
“Elimi ayağımı çekip, şapkamı alıp gitmiyorum. Aynı odada kalıyorum, aynı odada çalışmaya devam ediyorum. Bankada idare meclisindeyim. Şeref başkanıyım. Bankada danışmanım. Holdingdeki işlerim devam ediyor. Eski aktivitem olmayacak ama sayfayı tam kapatmıyorum.”
Erol Sabancı’nın yetmişinci, Akbank’ın altmışıncı yıllarını kutladıkları yıl meydana gelen değişikliği “halef/selef planının bir parçası” olarak tarif etti. “Bu plan çok mühim” dedi.
“Vefat etmişim, Suzan yerime gelmiş doğru değil. Sıhhatim varken, onlara fikir ve tavsiye verebilecek durumdayken daha iyi olur. Keşke her büyük müessese böyle yapsa.”
Tanımayanlar Suzan Sabancı Dinçer’i babasının kızı olduğu için onun yerine geçti sanabilirler. Ama bu yanlış olur. Bankacılıkta 22 yıldır çalışan Dinçer’in bankacılık camiasında saygın bir ismi var.
“İnşallah bu işin içinden yüzümüzün akıyla çıkarız” dedi dün kendisiyle konuştuğumuzda. “Zaten bir süredir biz ve arkadaşlar götürüyor, önemli konularda Erol Bey’in fikrine başvuruyorduk. Bu devam edecek. Erol Bey’e ‘biz sizin kapınızı çok çalarız’ dedim.”