Denizin ve yelkenin güzelliklerini, verdiği huzuru uzun uzun anlatmaya gerek yok. Coşkun Aydın’ın fotoğrafları, insanı kapalı bir ofisten alıp denize götürüyor
Denize çıkmak kadar deniz manzarasını seyretmek, manzara yoksa güzel çekilmiş deniz fotoğraflarına bakmak bile insana huzur veriyor. Yelken yarışlarının, özellikle sponsorlu yelken yarışlarının tercih edilen ismi Coşkun Aydın öyle kareler yakalıyor ki kapalı bir ofiste iken bile deniz manzarası seyrediyor ya da kendinizi bir yelken yarışının içinde bir takım elemanı gibi hissediyorsunuz.
İstanbul Boğazı eşsiz güzelliği ile herkesi büyülüyor. Ama bir denizi cazip kılan unsurların başında, üzerinde rengârenk yelkenleri ile dolaşan tekneler gelir.
Dünyada içinden deniz geçen başka bir kent yok. Boğaz gerçekten çok güzel... Ama bir denizi güzelleştiren en önemli figürlerin başında, o deniz üzerinde dolaşan, yarışan rengârenk yelkenleri olan tekneler geliyor. Boğaz ve yelken denince de akla Coşkun Aydın fotoğrafları geliyor.
Coşkun Aydın’ı, İstanbul ve güneydeki yelken yarışlarında kâh bir helikopterin içinden aşağı sarkıp fotoğraf çekerken kâh kiraladığı bir sürat motoruyla yarışçıların yakın plan fotoğraflarını çekerken görüyoruz.
Aydın, İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi Yüksek Resim Bölümü’nden mezun. Grafikerlik ve fotoğrafçılık yapıyor. Fuarlar, marinalar, sanat ve fotoğraf galerilerinde 11 kişisel sergi açtı. Bir yağlı boya resmi Ankara Resim Heykel Müzesi’ne kabul edildi. Avrupa Kültür Başkenti İstanbul Ajansı’na resmi fotoğrafçı olarak hizmet verdi.
33 yıldır fotoğrafçılık ve grafikerlik yapıyor. “Denize nasıl bulaştın?” diye soruyorum, şu cevabı veriyor:
“12 yıl önce bir dergi için yelken yarışı fotoğrafı çekmeye gitmiştik. Deniz ve yelken ve denizdeki özgürlük hissi beni öyle etkiledi ki, o günden beri denizden kopamıyorum. Tabii bir de kardeşim Müfit Aydın, tekne ekipmanları satan Eltesan’da çalışıyordu. Onun da teşviki oldu. 12 yıl boyunca İstanbul ve Türkiye’de yapılan yarışların yaklaşık yüzde 90’ına katılıp fotoğraf çektim. Elimde 300 bine yakın yelken yarışı fotoğrafı bulunuyor.”
Denizle buluşma fırsatını bulamazsanız bile www.coskunaydin.com.tr sitesini ziyaret edin. Kendinizi bir yelken yarışının içinde ya da şahane bir deniz manzarası karşısında hissedeceksiniz. n
Boğaz’ın tam zamanı
Nisan ve mayıs İstanbul Boğazı’nın en güzel zamanlarındandır. Havalar ısınır, güneş kendini gösterir ve erguvanlar açar. Boğaz keyfini çıkarmak için ille de tekne sahibi olmaya da gerek yok. Eminönü’nden kalkan Boğaz Vapuru en ucuz seçenektir. Biraz daha lüksü arıyorsanız, Boğaz’da hizmet veren gezi tekneleri, beş yıldızlı otel konforu ile üst seviyede restoran hizmeti sunuyor.
36 metre boyunda Latilla adlı mega yat her gün öğlen ve akşam iki ayrı seferle hizmet vermeye başladı. Bebek’ten denize açılan ve 2,5 saat Boğaz turu yapan teknede, kişi başı menü fiyatları 75-195 avro arasında değişiyor. Restoran şefi dahil, tüm ekibiyle her daim hazır olan yatta doluluğa bakılmayacak. İki kişi dahi rezervasyon yaptırmış olsa bile Latilla, aynı fiyata öğlen saat 13.00’te akşam da saat 20.30’da hoş geldiniz kokteylinin ardından Bebek İskelesi’nden açılacak. (reservation@yatlatilla.com)
Bu sezon Boğaz’ın iddialı bir diğer teknesi ise The Primetime... Bodrum’un deneyimli yatçılık firmalarından Motif Turizm’e ait olan tekne, 45 metre boyunda. Kuruçeşme’den demir alıyor. Düğünler, kutlamalar, özel partiler, bayi toplantıları, konferanslar için organizasyonlar yapıyor. Yatın 200 kişilik lokantası, 450 kişi kapasiteli barı, gece kulübü, güverte bölümünde özel geceleri renklendirecek canlı müzik ve gösterilerin sunulduğu snack bar, toplantı ve kongre salonları bulunuyor. (www.theprimetimecruise.com)
1 Nisan’dan itibaren her gün saat 10.35 ile 13.35’de Eminönü’nden kalkan uzun Boğaz turu seferleri ise Beşiktaş, Kanlıca, Sarıyer, Rumelikavağı iskelelerine uğrayıp Anadolukavağı’nda üç saat mola veriyor. Burada taze balık yiyip tur atabiliyorsunuz, saat
15.00 ya da 17.00’de kalkan vapura binerek 1,5 saat süren bir yolculuktan sonra Eminönü’ne dönebilirsiniz. Bu turda vapura ödeyeceğiniz ücret 25 lira... Yolcular
5 lira fark ödeyerek elektronik multimedya rehber kiralayabiliyor, 70 farklı tarihi eseri, Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca, Farsça, Japonca, İspanyolca, İtalyanca, Rusça ve Arapça olmak üzere 10 ayrı dilde dinleyebiliyor. (www.sehirhatlari.com.tr)