GEÇEN YIL NEO-NAZi BU YIL PKK’LI TERÖR TURİSTİ

2017 başında Ukraynalı neo-Nazi’lerle birlikte “ırkçılık oynayan” Hollandalı Sjoerd Heeger, geçen hafta kolunda Öcalan yamasıyla YPG safında savaşırken öldürüldü.

Suriye’de geçen hafta öldürülen Avrupalı üç YPG militanından Hollandalı Sjoerd Heeger’in 2017 başında Ukrayna’da neo-Nazi terör örgütü ‘Sağ Sektör’ (Pravyi Sektor) saflarında yer aldığı anlaşıldı.

Hollanda’da çöpçülük yapan, bir ara çağrı merkezi görevlisi olarak çalışan Heeger, Ukrayna dilini bile bilmeden, sadece macera için Kiev’e gelip Sağ Sektör’e katılmış.

Heeger, Ukrayna’daki aşırı sağcı oluşumları araştıran Amerikan The Washington Post muhabiri Jack Losh’a, Şubat 2017’de elinde bir kalaşnikof, yüzünde turuncu camlı gözlüklerle demeç vermiş: “Annem burada olduğumu bilmiyor. Belki ona bir el bombası fotoğrafı gönderirim. Benim ortadan kaybolmama alışkın.”

Dört sarjör boşalttığı bir çatışma eğitimi aldığını anlatan Heeger, eğitmeninin kendisine başta ilk yardım öğretmeye çalıştığını, ancak anlattıklarının yarısını anlayabildiğini söylüyor.

Sloganları nefret

‘Sağ Sektör’ birliğinin kod adı Vano olan komutanı Ivan Borişenko’ysa bu tip maceraperestleri sevgiyle kucakladıklarını “Dafa fazla, daha iyidir” ifadesiyle anlatıyor. Borişenko, Heeger’i işaret ederek, “Hollandalı çocuk silahını
kullanmayı bilmiyor. Ama yakında yeteri kadar öğrenir” diyor.

Marinka kasabasından sorumlu gönüllü neo-Nazi birliğinde Heeger’in yakın arkadaşı İtalyan Giuseppe Donene’yse şunları söylüyor: “Burası Avrupa, benim evim. Ama hükümetler savaşmamıza izin vermiyor.” Üzerinde Nazi bayraklı, “Nefret” sloganlı bir tişörtle konuşan Donene, Avrupa’nın kimliğini Müslümanlara ve Afrikalı mültecilere kaybetmesinden şikâyet ediyor.

Heeger’in internetteki blogunda da Nazi sevdasını, yabancı düşmanlığını dışavurduğu videolar bulunuyor.

Kod adı Baran Sason’du

Bir yıl öncesinin neo-Nazi’si Heeger, geçen hafta Suriye’de ‘Sağ Sektör’le ideolojik olarak taban tabana zıt bir terör örgütü olan PKK/YPG saflarında çatışırken öldürüldü. PKK’da ‘Baran Sason’ kod adını kullanan Heeger, bazı kaynaklara göre Deyrizor’da Suriye rejim güçlerine karşı çatışırken vuruldu. Bazı kaynaklarsa Heeger’in Afrin Türk keskin nişancısına hedef olduğunu öne sürüyor.

Sosyal medyada bazı PKK’lı hesaplar Heeger’in neo-Nazi olmadığını, PKK sempatizanı bir gönüllü olduğunu öne sürse de çıplak gerçek belgeli bir şekilde internette karşımıza duruyor: O geçen yıl da ırkçı olan bir terör turisti!

Suriye’de kim kimle savaşıyor?

Suriye’de 2011’de başlayan iç savaş, irili ufaklı binlerce silahlı örgüt doğurdu. Çoğunun motivasyonu din olan bu örgütlerin sayısı 2015’te 2 binin üzerindeydi.

Bazıları da köylerini, mahallerini koruma güdüsünden örgütleşti. Suriye’deki savaşın dinamosunu eylemleriyle dünyayı dehşete düşüren IŞİD yani DAEŞ’e karşı yürütülen ortak savaştı. DAEŞ artık, Suriye çölünde, Irak sınırında ve Yarmuk’taki gibi bazı küçük ceplerde yaşama mahkûm olmuş durumda; artık ne kadar ömrü kaldıysa. 30 Eylül 2015’te Rusya’nın da dahil olmasıyla savaşın istikameti değişti. Şam rejimi can çekişiyordu; isyancılar Esad’ın Akdeniz kıyısındaki Lazkiye’ye kadar dayanmıştı.

Rusya’nın savaş makinelerini Suriye’ye yığmasının ardından Şam, kaybettiği toprakların önemli bölümünü geri aldı; masada da elini güçlendirdi.

PKK’nın Suriye kolu YPG’nin Suriye Demokratik Güçleri paravan adıyla, bazı Arap, Türkmen ve diğer etnik/dini küçük grupları da içerecek şekilde kurduğu örgüt, ABD’nin desteğiyle Suriye’nin doğusunda önemli petrol ve gaz yataklarının bulunduğu geniş alanları, neredeyse Suriye’nin 3’te 1’ini ele geçirdi. Suriye rejimi burada YPG’ye çatışırken, Afrin’e gelip yerleşme konusunda YPG’yle müzakere yapıyor. 3. Dünya Savaşı’nın tatbik alanı Suriye’de savaş giderek daha da grotesk bir hal alıyor.

SURiYE’DE KARMAŞIK DENKLEM...

Suriye rejimi, isyancı muhaliflerle

Rusya, İran, Lübnan Hizbullahı tarafından desteklenen rejim, kaybettiği toprakların önemli bölümünü aldı. Hemen Şam dışındaki Guta ve İslamcı örgütlerin yönettiği İdlib, isyancıların son önemli kalelerinden. Bu toprakları tutarak gelecekteki barış görüşmelerinde masadaki yerlerini garantiye almak istiyorlar.

DAEŞ, herkesle

ABD’nin yardım ettiği YPG ve Rusya’nın desteklediği rejimin Suriye-Irak sınırındaki dar bir alana sıkıştırdığı DAEŞ, topraklarının neredeyse hepsini kaybetti. Bir barış müzakeresine asla dahil edilmeyecek olan DAEŞ için savaş, elindeki tüm toprakları kaybettiğinde bitecek.

Türkiye YPG’yle

Türkiye’nin Zeytin Dalı operasyonu, Afrin’de tek taraflı kanton ilan eden PKK/YPG’nin otonomi hayallerini bitirdi. TSK ve ÖSO, sivil zaiyata neden olmamak için yavaş ancak istikrarlı şekilde Afrin kentine doğru ilerliyor. Kentin kuşatılacağı mesajını veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir sonraki adım olarak
Menbiç’i işaret ediyor.

İsrail, İran’la

2011’den bu yana İsrail uçakları Suriye’deki Hizbullah hedeflerine saldırılar düzenliyor. Yaralı bazı isyancıların sınırdan alınıp İsrail hastanelerine götürüldüğü belgelendi. İsrail, sınırının Suriye tarafında küçük bir DAEŞ varlığına bile tahammül edebiliyor. Suriye’de bulunan İran’la komşu olmak İsrail’in isteyeceği son şey. Geçenlerde bir İran İHA’sının hava sahasını ihlal etmesi üzerine, İsrail Suriye’deki 12 hedefe saldırı düzenlemiş ve bir uçağını kaybetmişti.

ABD, Rusya’yla

Rusya ve ABD, çatışmamak için çaba sarf etse de şubat başında Deyrizor’da bundan kaçamadı. ABD uçakları ve topçusu, YPG’yle birlikte ABD askerlerinin de bulunduğu bir üsse saldıran çok sayıda Rus paralı askerini imha etti. Suriye, ABD’nin ülkedeki yasa dışı varlığının i zengin petrol yatakları gibi ekonomik değerleri ele geçirmek olduğunu söylüyor. Rus şirketlerinin de gözü yeniden
inşa ve enerji projelerinde.

İSYANCI MUHALİFLER

Özgür Suriye Ordusu: İsyan başladığında muhalif subaylar ve askerlerin bir araya gelmesiyle ortaya çıkan ilk muhalif grup ÖSO. Liderliğinin iç savaş boyunca hiçbir zaman komuta-kontrol sağlayamadığı ÖSO gruplarından bazıları da çeteleşti. Suriye’nin güneyindeki ÖSO gruplarıyla kuzeydekiler farklı kimya ve ideallere sahip.

Ulusal Cihatçılar: ÖSO’nun demokratik ve çoğulcu bir Suriye bayraktarlığını reddeden bazı gruplar, İslami idealler peşinde örgütleştiler. ÖSO çatısı altında savaşan bazı gruplar da 2012’den itibaren cihatçı tarafa doğru kaymaya başladı. Şam’ın banliyölerinde faaliyet gösteren Ceyş ul-İslam ve kuzeyde etkin olan Ahrar el-Şam, bu örgütlerden.

Tahrir el-Şam: Önce El Kaide’nin Suriye kolu El Nusra Cephesi vardı. Temmuz 2016’da lideri Ebu Muhammed el-Culani, El Kaide’yle bağını keserek, El Nusra’nın herhangi yabancı bir oluşumla ilişkisi olmadığını ilan etti; adını Fetih El-Şam Cephesi olarak değiştirdi. Bu hamle dünyada şüpheyle karşılandı. 28 Ocak 2017’deyse Ensar el-Din Cephesi, Ceyş el-Sunna, Liva el-Hak ve Nureddin Zengi Hareketi’yle birleşerek Heyet Tahrir el-Şam adını aldı.