Amatör bir fotoğraf, çekenin dahi haberi olmadan nasıl bir saatte yüz binlerce kişi arasında yayılıp da dünya basını tarafından kullanılabilir?
Dünya her gün içinde yaşayan bizleri şaşırtabilecek kadar gelişiyor ve büyüyor. Öte yandan ilişkiler, küçülen bir alanda birbirine yaklaşıyor. Şüphesiz bu ilişkiler arasındaki köprüyü kuran en önemli etken çağımızın sosyal ağları. Facebook, Twitter, Youtube ile başlayan ve her gün onlarcası hayatımıza eklenen internet üzerinden iletişim kurmamızı sağlayan parçalarımız. Ne kadar da mutlu olduk hepimiz belki de hiç karşılaşmayacağımız ilkokul, ortaokul arkadaşlarımız bizi arkadaş olarak bulup eklediklerinde. Bizim dünyamızda her şey mikro boyutta anlamlı olsa da, makro boyutta sosyal ağın yarattığı etki çok daha dikkat çekici.
Dünyanın en kalabalık üçüncü ülkesi Facebook
Yeryüzünde bugün 1 milyardan fazla kişinin Facebook hesabı var. Bu demek oluyor ki Çin ve Hindistan’dan sonra dünya üzerindeki en kalabalık ülke Facebook. Bugün Lady Gaga, Justin Bieber ve Katy Perry gibi ünlü şarkıcıların takipçi sayısı Almanya’nın, Türkiye’nin ve daha birçok ülkenin toplam nüfusundan fazla. Peki bu kadar çok insan bir arada, birbiri ile bağlantılı iken yarattıkları etkiler ne olabiliyor?
Bundan yaklaşık bir yıl önce Amerika’daki bir uçak kazası, amatör bir kameraya yakalanıyor. Anı görüntüleyen bu kişi, fotoğrafı Twitter hesabında paylaşıyor. Toplamda 20 kadar takipçisi var bu kişinin. Bilin bakalım ne oluyor? Yaklaşık iki saat sonra bu amatör fotoğraf bütün dünya basını tarafından kullanılan bir kaynak haline geliyor. Üstelik sadece bu kişinin hesabında görüp kendi sayfasında paylaşanlar ve onlarda görüp kendi sayfasında paylaşanlar diye şekillenen bir zincir sayesinde.
Sosyal ağ kavramı bu yönünden bakınca ne kadar da dünyanın lehine gibi gözüküyor. Peki bu kadar çabuk ve güçlü tepki verebilen bir ekosistem tehlikeli olamaz mı? Mashable, sosyal medya odaklı internet haber kaynağı, geçtiğimiz ayda 2012’nin sosyal medya felaketlerini açıkladı.
İşte en çarpıcı olanları:
McDonald’s geçtiğimiz yılda iki farklı başlıkla markasını tüketicilerle buluşturmayı hedefliyor ve bir sosyal medya kampanyası düzenliyor. Bunlardan bir tanesi #mcdonaldshikayeleri hashtag’i ile hazırlanan çalışma. Planlarında müşterilerinin McDonald’s’taki güzel anları bu başlıkla paylaşması var anlaşılan ama durum pek beklendiği gibi gitmiyor. Ne yazık ki McDonalds’ın global hesabını takip eden takipçiler bu hashtag’i kullanarak bu fast food zinciri ile ilgili kötü anılarını yazmaya başlıyorlar. McDonald’s günün sonunda kendi aleyhine olan bir kampanya için onbinlerce bin dolarlık bir bedel ödemiş oluyor belki de.
Başka bir örnek de Microsoft. Dünya’nın en büyük yazılım ve bilişim şirketlerinden Microsoft da bu yılın sosyal medyazedelerinden oldu. Microsoft çalışanlarından ve aynı zamanda Twitter hesabını yönetenlerden birisi, bu hesabı kendi hesabıyla karıştırarak Microsoft’un Twitter hesabından bir tweet atıyor. Politik ekonomist Robert Reich’ın “Haftasonu New York’a 4 yaşındaki torunumu ziyarete gidiyorum. Bir de Ann Coulter’ın panelini izleyeceğim. Torunumla olmayı tercih ederdim” tweet’ine “Torununuzun konuşması Ann Coulter’ınkinden önemli gibi gözüküyor” diye cevap verince politika eleştirmeni Ann Coulter ve Robert Reich’e karşı kırdığı pot bir anda 300 bin kişi kişi tarafından görülüyor.
Aman dikkat!
Dünya büyüdü, ilişkiler güçlendi...
Ve dünya tekrar küçüldü.