Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


New York Times’ın haberine göre ABD Savunma Bakanlığı "Stratejik Etkileme Bürosu " adlı yeni bir brim oluşturmuş. "Rendon Group" adlı halkla ilişkiler firmasıyla anlaşma imzalanmış. Kurulan yeni büronun amacı dünya medyalarını ve kamuoyunu etkilemek... Gerektiğinde yalan haber üretmek.
Şimdi ne mi olacak? İçinde "Irak" sözcüğü geçen ABD kaynaklı her habere cumburlop diye atlayıp olduğu gibi sütunlarına taşıyan medyamız bu yeni düzene en çabuk ayak uyduran medya olacak. Türkiye’nin Irak’a karşı savaşa kışkırtılması için yerli üreticilere artık fazla iş kalmayacak.

Bayramınızı kutlar mutluluklar dileriz.

İstanbul’da düzenlenen "Uygarlıkların Buluşması" toplantısına BBC’nin ilgisizliğini konu etmiştik... 52 yıllık Milliyet okuru Necati Işık Bey, diğer Batılı kanalların da bu önemli olaydan habersiz göründüğünü anlattıktan sonra diyor ki:
- Bu günlerde Türkiye adı sadece TV 5’teki bir haberde geçti. Ölüm döşeğindeki Güney Koreli bir komedyenle ilgili haberde Güney Kore’nin yüzde 64’le sigara içme oranında dünya ikincisi olduğu, Türkiye’nin ise yüzde 67 ile birinci sırada olduğu belirtiliyordu haberde.

Bu hafta Açık Pencere 20’nci yılını tamamladı. Bu sütun ilk kez 1982 yılının 19 Şubat günü Güneş gazetesiyle birlikte yayımlanmıştı. 4 yıl Güneş’te, 16 yıldır Milliyet’te... Kesintisiz yayımlanıyor. Amacı okuru eğlendirerek aydınlatmak. Doğruları düşünmesine katkıda bulunmak. Onlarla güzel, mutlu, dürüst bir yaşamın özlemini paylaşmak...
Bu zaman içinde eleştirileriyle bize yol gösteren, yazılarıyla katkıda bulunan, destekleriyle yüreklendiren değerli okurlar ile... Bu sütuna yıllardır emeği geçen tüm meslektaş ve dostlara sonsuz teşekkürler ediyor, artık aramızda olmayan iki emek ortağımızı Metin Çakmak ve Altan Erbulak’ı da özlemle anıyoruz...

Milliyet’in dünkü birinci sayfasında emekli maaşı kuyruğunda kalp krizinden ölen vatandaşların haberi vardı... Bitişiğinde de lüks yat satışlarının bu yıl iki kat arttığı haberi...
Doktor Gündüz Tezmen şu satırları yolladı:
"Ülkemizde her keseye uygun tekne bulunuyor,
Hortumculara trilyonluk tekneler, emeklilere imamın kayığı..."

Recep Tayyip Erdoğan bugün fırtına yaratan sözlerin hepsini geçmişte söylemişti. Örneğin "Milletimizin yarınını düşünerek doğum kontrolüne karşıyım" demişti (10 Temmuz 1998 Hürriyet)... "İçkiyi yasakladım çünkü ben bu toplumun doktoru olduğuma inanıyorum" demişti (21 Kasım 1994 Milliyet)... Aynı tarihlerde "1 Ocak’ın laiklerin yılbaşısı olduğunu" da... "Taksim’e camiyi mutlaka yaptıracağını" da üstüne basa basa dile getirmişti. Ama medya üzerinde durmadı bütün bunların. İstanbul Belediye Başkanlığı döneminde Recep Tayyip, bu düşünceleri bilinmesine rağmen, medya tarafından parlatılıp desteklendi. İstanbul’a armağanı olan kaçak yapılaşma görmezden gelindi.
Aynı Tayyip ve aynı sözleri şimdi tehlikeli bulunuyor.
Neden? Çünkü durum değişti. Tayyip siyasi iktidara aday oldu.
***
Bu hafta 19 Şubat krizinin yıldönümüydü.
Bir büyük gazeteye göre kriz Cumhurbaşkanı Sezer’in Başbakan’a Anayasa kitapçığı fırlattığı için çıkmıştı.. Diğerine göre Zekeriya Temizel yüzünden...
Ülkenin 51 milyar doları böyle püften sebeplerle yok olmuştu.
Demek bankalardan 51 milyar dolar hortumlandığını söyleyenler hayal görüyordu!
Tabii ülkede bir soygun düzeninin hüküm sürdüğünü söyleyenler de yalan atıyordu. Sezer Anayasa kitapçığını fırlatmasa ya da Zekeriya Temizel olmasa ekonomi bugün güllük gülistanlık olacaktı... Medya, çocukların yutmayacağı bu saptırmacayla hortum gerçeğini unutturur mu bilinmez ama kendi inandırıcılığını yiyip bitiriyor.

Almanya’da yaşayan Serdar Gökpekin iş gereği Frankfurt’tan İran’a uçacaktı. Uçak saat 18’de kalkıyordu. Saat 15 sularında pasaportunun süresinin bittiğini fark etti. Frankfurt Başkonsolosluğu’na koştu. Muavin Konsolos Ahmet Akıntı nöbetçiydi. Ona bağladılar. Durumunu anlattı, yardım istedi. Mesai saati olmadığı halde, Ahmet Bey koşuşturdu. Pasaportu veren Nürnberg Başkonsolosluğu ile temasa geçerek işlemleri tamamladı. Bir büyük teşekkürü haketti.