Vefanın böylesi...

       Aşağıdaki haberi dün Anadolu Ajansı geçti... Okuyalım...
       ...Atatürk Havalimanı'nda uçaklara ikram hizmeti veren Uçak Servisi A.Ş. (USAŞ), ekonomik durgunluktan kaynaklanan "zorunlu küçülme" gerekçesiyle 5 ay önce işten çıkardığı 123 işçisine plaket verdi.
       Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen törende konuşan USAŞ Türkiye Restoranları Genel Müdürü Dieter Coller, yılbaşında hizmete giren Yeni Dış Hatlar Terminali'ndeki restoran işletmeciliğini üstlenemediklerini, bu nedenle de restoran işletmeciliğinde küçülmeye gittiklerini söyledi. Bu işyerlerinde çalışan 123 personelin işine son vermek zorunda kaldıklarını belirten Coller, şirketin "zorunlu küçülme" kararı nedeniyle bu kararı uygulamak zorunda kaldıklarını bildirdi. Personelin son iş gününe kadar büyük bir özveriyle çalıştığını ve buna hayranlık duyduğunu kaydeden Coller, "Bu hiçbir ülkede kolay karşılaşılacak bir durum değil. Çalışanlarımıza ne kadar teşekkür etsek azdır" diye konuştu.
       USAŞ Yürütme Kurulu Başkanı Mohammed Hammam da, elde olmayan nedenlerle işlerine son vermek zorunda kaldıkları başarılı personeli unutamayacaklarını söyledi.
       USAŞ'ın çeşitli birimlerinde görev yapan 123 personele plaket ve ödülleri, Genel Müdür Dieter Coller ve Yürütme Kurulu Başkanı Hammam tarafından verildi...

Kes kuyruÄŸunu!

       Adam köpeği veterinere götürmüş:
     Â- Bunun kuyruÄŸunu kesmenizi istiyorum!
       - Allah Allah... Neden?
     Â- Kaynanam yarın bize gelecek de... Evin içinde hiçbir memnuniyet iÅŸareti görmesini istemiyorum.

Tarihe sevgi (2)

       Tarihi vakıf eserlerinin onarımı için topu topu 10 milyon dolar (6 trilyon TL) ayrılabilmiş. Bu para istanbul'da depremden zarar gören eserlerin onarımına ancak yetiyor. Diğer 79 ile para yok. Devlet Bakanı Yüksel Yalova'nın bu konudaki yakınmasına yer vermiştik. Okurumuz Necdet Çağırıcı aynı gün gazetelerde yer alan bir başka habere dikkat çekiyor:
     Â"Akbank Galatasaray'a 500 bin dolar verdi. Bu meblaÄŸ futbolcular ile teknik heyet arasında paylaÅŸtırılacak"
       Bu yardımın reklam amacına dönük olduğunu kaydeden okurumuz, bankaların tarihi eserlerin onarımı için de bu tür yardımlar yapabileceğini anımsatıyor. Olabilir. Eğer toplum tarihi eserlerine Galatasaray'a gösterdiği kadar sevgi gösterir ve sahip çıkarsa bankalar tarihi eserlere de yardım yapar. Halk kendi değerlerini sahiplenmezse kimse oralı olmaz.

Muhsin Bey

       Profesör Muhsin Kaya İdil, göz hastalıkları alanında uzman bir hocadır... Aksaray'daki muayenehanesinde hastalarını kabul eder. Sade ve sessiz bir yaşamı vardır. Biz de gözlerimizde sorun olduğunda Muhsin Bey'e görünürüz.
       Dün kendisinden bir telefon:
     Â- Benim öldüğümü duydun mu?
       - Aman hocam o nasıl söz?
     Â- Yok ciddi soruyorum... Benim için öldü diye laf çıkarmışlar da...
       Hastane ve hasta çevresinde kulaktan kulağa böyle bir söz yayılmış. Çoğu kişi görünce "Aaa Hocam, siz yaşıyor muydunuz?" diye hayret ediyormuş. Hoca bu yüzden haklı olarak dertliydi. Uzun ömür diledik kendisine.

Kutlanacak başarı

       Türk - Alman ilişkilerini derinleştirmek, Alman kamuoyunda Türkiye konusunda varolan bilgi eksikliğini gidermek için çalışan yüzakı bir kuruluşumuz var: Türkiye Araştırmalar Merkezi. 15 yıl kadar önce Alman Bilim Vakfı'nın desteğiyle Bonn'da kurulan Merkez; konferans ve sempozyumlar düzenler, titiz araştırmalarla bilgi dosyaları oluşturur. Bugüne dek 130 dosya oluşturmuş, 400'ün üzerinde toplantı düzenlemiştir. İki kişiyle kurulan Merkez'de bugün 40 dolayında uzman çalışıyor. Türkiye Araştırmalar Merkezi İstanbul'da da bir büro açtı. Başına Orhan Karul getirildi. Büro'nun açılışı önceki akşam İstanbul'daki Alman Konsolosluğu'nda bir davetle kutlandı. Prof. Faruk Şen'in başkanlığındaki Merkez'i biz de kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz.

Uhud savaşçısı!

       "Uhud savaşı niçin kaybedildi?.. Çünkü bazı okçu askerler, komutanları Hazreti Muhammed'in emrine rağmen yerlerini terkettiler de ondan... İşte sizler de komutanın emrine itaat etmezseniz savaşı böyle kaybederiz.
       ...İyi ama Peygamberimizin, `Emaneti ehline veriniz, yanlışın yapıldığı yerde hiç kimseye itaat olmaz' lafı da var, o niye hatırlanmıyor?
       ...Hazreti Muhammed demokrattı. Peygamberimiz ölürken yerini dört adaya bıraktı. Halife de bunların arasından atamayla değil, sahabeler tarafından seçimle belirlendi.
       ...Hazreti Ebubekir bu yöntemle halife seçildi. Ebubekir, kendisini seçenlere, `Layık olmadığım halde beni seçtiniz. Yanlış iş yaparsam, ne yapacaksınız?' diyor. Bunun üzerine Hazreti Ömer, `Yanlışını görürsem seni o zaman kılıcımla doğrulturum' yanıtını veriyor..."
       Hayır, hayır, yukarıdaki alıntılar herhangi bir tarih kitabından yapılmadı... Camide vaaz veren bir hocadan da alınmadı... Ya nereden mi alındı? Fazilet Partisi'nin Yenilikçi ve Gelenekçi kanatlarında yer alan kimi isimlerden... Yarın yapılacak kongre öncesi, birbirleriyle böyle tartışıyorlar, birbirlerini böyle eleştirip suçluyorlar.
       Hazretler, bir siyasi partinin önde gelen siyasileri değil, cami cemaatini kafakola almaya çalışan din bezirgaları adeta...
     Â"Siyaset dini motiflerle deÄŸil, fikirler ve projelerle yapılır..."
       Bu laf kime mi ait?.. Fazilet Partisi'nin ilahiyat kökenli İstanbul milletvekili İrfan Gündüz'e...
       Parti içinde bir kişi olsun bunu hatırlamış... Bu da birşey...

Manipülasyon...

       Büyük adam, büyüklüğünü küçük adama karşı davranışıyla gösterir. İnsanlara verdiğiniz değer, sizin bir "motivatör" mü, yoksa "manipülatör" mü olduğunuzu belirler. Motivasyon, ortak bir çıkar için birlikte hareket etmemizdir. Manipülasyon ise, benim çıkarım için birlikte hareket etmemizdir. Bu büyük bir farktır. Motivatör ile herkes kazanır. Manipülatör ile sadece manipülatör kazanır.
       (Zıglar'ın "Satış Yöntemleri" kitabından...)

Kes kuyruÄŸunu!

       Adam köpeği veterinere götürmüş:
     Â- Bunun kuyruÄŸunu kesmenizi istiyorum!
       - Allah Allah... Neden?
     Â- Kaynanam yarın bize gelecek de... Evin içinde hiçbir memnuniyet iÅŸareti görmesini istemiyorum.


Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr