Sosyal medyaya fotoğraflar düşüyor. Meslek lisesi öğrencileri okullarında doktorlar için maske, gözlük, tek kullanımlık önlük, tulum, maske, dezenfektan üretiyorlar. Okullar uzaktan eğitime başladı ancak meslek liseleri bu kararın dışında bırakıldı. Çok dar imkânlar ve sağlıksız koşullarda harıl harıl sağlık malzemesi üretmeye çalışıyorlar.
Halen ülkemizde çok kaliteli gözlük çerçevesi yapan imalathaneler var. Bu çerçeveleri yapan fabrikalar neden kovid ile uğraşan hekim ve sağlık personeli için siperlik ve gözlük yapmasın? Ayrıca bu üretimi yapabilecek onca plastik fabrikası, oyuncak atölyesi vs var. Öğrencilerin masa başında yapabildiği üretimi bu atölye ve fabrikalar haydi haydi yapar, hem de daha kaliteli ve seri şekilde.
Bu ülke lafa gelince “Tekstilde lider ülke” diye övünürken, neden maske, önlük, tulum üretimini tekstil fabrika ve atölyeleri değil de meslek okulları yapıyor? Aile hekimlerinin hâlâ maske sıkıntısından söz etmeleri kimseyi utandırmıyor mu?
Koç Holding, Arçelik fabrikalarında 20 bin solunum cihazı üreterek devlete hibe edileceğini açıkladı. Maske, gözlük gibi çok daha basit malzemeyi üretebilecek tesisler neden çalıştırılmıyor?
Üstelik hibeye de gerek yok. Devlet parasını verir satın alır. İhracat bile yapılır.
Bunca basit ama hayati organizasyonu neden yapamıyoruz?
Hoş geldiniz!
Trabzon Tabip Odası Başkanı Ebru Sivri konuşuyor:
“Kovid - 19 salgınının Türkiye’de görünmesinden bu yana Trabzon’un köyleri yoğun göç aldı. Gelen insanlar köylerde izolasyona dikkat etmiyor, ‘burası açık hava bize bir şey olmaz’ diyorlar.
Birbirlerine hoş geldine, oturmaya gidiyorlar, kolluk kuvvetleri geziyor ama insanları evde tutmakta zorlanıyorlar.”
Kovid’in İstanbul’da yoğunlaştığı açıklanınca, taşra illerine, oradan da köylere hücum oldu. Dünkü haberlerde Rize il girişindeki otomobil kuyruğunun fotoğrafları vardı. Halk Anadolu’ya ve köylere akın ediyor. Halen 50 köy karantinada. Ekim dikim mevsimi. Kovid taşraya ve köylere yayılırsa bunun sonu tarımda çöküş ve ülke çapında açlıktır. Kovid elli, bilemediniz yüz bin kişiyi öldürür. Açlık 80 milyonu çökertir.
Tarıma dikkat... Tehlike büyük...
NÂZIM
Ne güzel yazmış Nâzım Hikmet sağlık kahramanları için:
“Beyaz gömleğinle bir laboratuarda
insanlar için ölebileceksin.
Hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
Hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken.
Hem de en güzel, en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde.”
ACİL
Korona ile mücadele için özel - resmi tüm hastaneler pandemi hastanesi oldu. Diğer kronik ve acil hastaların teşhis ve tedavisi geriye atıldı. Bu hastalar virüs kaparım endişesiyle hastaneye gitmeye korkuyor. Tahlil ve kontroller yapılamıyor. Tıbbi müdahale ve tedaviler aksıyor.
Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel diyor ki:
- Şu anda günde 100 vatandaşımızı koronavirüs nedeniyle kaybediyoruz. Ama verilere göre, diğer hastalıklardan da günde 1150 kişi kaybediyoruz. Bunun 800’ü 65 yaş üstündeki vatandaşlarımız. Sadece kalp hastalıklarından kayıplarımız günde 440.
Korona dışındaki hastaları nasıl kurtaracağız? Acil soru bu...
PAKET
Her ramazan ayında ilçe belediyeleri iftar çadırları kuruyor. Varlıklı kişiler destekleyici oluyor. Onların katkısıyla ramazan boyunca yüzlerce kişiye iftar yemekleri veriliyor. Bu defa ramazanda sokağa çıkılamayacak. Belediyeler iftarda vatandaşların iftar paketini evlerine gönderecek. Herhalde bundan sakınca görülmeyecek.
Belediyelerin bu uygulamayı ramazan ayı dışında da yapmalarında ne sakınca olabilir?
PİRE
Yunanistan’ın Pire Limanı’nda demirli Elefterios Venizelos gemisinden yeni haber: Mürettebat ve yolcu olarak 383 kişinin bulunduğu gemide herkese test yapıldı, 119 pozitif vaka tespit edildi.
Bir Türk firması tarafından kiralanan Yunan bayraklı gemi, Çeşme Limanı’ndan 8 Mart’ta hareket ediyor. İçinde İspanya’nın Cadiz şehrindeki gemi tezgâhlarında çalışacak teknisyen ve işçiler vardır. Ancak sınırlarını kapatan İspanya limana giriş izni vermiyor. Gemi bu defa geri dönerek Çeşme Limanı’na yanaşmak istiyor. Türk yetkililer de gemiyi kabul etmiyor. Bunun üzerine kaptan gemiyi kayıtlı olduğu Pire Limanı’na götürüyor. Yunan kaynakları pozitif hastaların gemide karantinada kalacağını, diğerlerinin otele çıkartılacağını, oradan da ülkelerine gönderileceğini bildiriyor.
Yolcuların en az 150’sinin Türk olduğu belirtiliyor. Böyle bir sorunumuz da var. Türk yolcuların bir şekilde yurda getirilmesi gerekiyor.
FIRIN
Kadıköy Rasimpaşa Mahallesi Muhtarı Sultan Aksu, sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda Yeldeğirmeni Ekmek Fırını’nın 30 gün boyunca işsiz kalanlara bedava ekmek vereceğini duyurdu.
Yeldeğirmeni dayanışmayı büyütüyor!