Ülkenin bir yanını sular seller götürüyor. Bir kez daha üzülüyoruz. Marmara Bölgesi ve İstanbul ise kuraklık ve susuzluğun eşiğinde. Kış biterken barajlar beklenen doluluk oranına hâlâ ulaşmadı.
İklim uzmanı Prof. Murat Türkeş’e göre:
. Ülkenin büyük bölümü kasım ayından bu yana çok sınırlı yağış aldı.
. Temmuz ayına doğru sulama suyu ihtiyacımız daha da belirginleşecek. Tahıllarda şu an durum idare edilebilir ama bol su isteyen sebze ve meyvelerde yaz aylarında sorun büyük olacak.
. Türkiye toprağa düşen her damla suya sahip çıkmalı.
Bu uyarılar sık sık yapıldığı halde yağmur sularını biriktirme konusunda pek somut adım atıldığını görmüyoruz
İstanbul’da durum kritik.
İSKİ kuraklık haberleri verirken su tasarrufu çağrısı yapıyor.
. Tıraş olurken veya diş fırçalarken musluğu kapatın.
. Duş yaparken suyu açık tutmayın.
. Duş süresini kısaltın.
. Sebze ve meyveleri bir kap içinde yıkayın.
. Arabalarınızı kova ve fırçayla yıkayın.
. Ev dışındaki su kaçaklarını İSKİ’ye acele bildirin, vs...
İSKİ tasarruf çağrısı yapıyor ama bunu ancak internet sitesine bakanlar görüyor. Oysa tasarruf çağrıları gazetelerde, televizyonlarda, bilbordlarda etkili görüntülerle yapılmalı. Halkı etkilemeli.
Boşa akıp giden yağmur sularını tutmak için de her alanda yatırım gerekir.
Bunları konuşuyoruz ama gereğini yapmıyoruz.
KATILIM
Yüksek Seçim Kurulu bağımsız milletvekili ve bağımsız Cumhurbaşkanı adayı olmanın ücretlerini açıkladı.
Bağımsız milletvekili adayı olmak isteyenler 55 bin 598 lira... Cumhurbaşkanı adayı olmak isteyenler Maliye veznesine 555 bin 980 lira yatıracaklar.
Cumhurbaşkanı adayı olmak isteyenlere tanınan süre bir haftadan daha az. Başvuruların 20 Mart akşamına kadar yapılması gerekiyor.
Bu düzenin adına katılımcı demokrasi diyoruz ama... Bu katılımın bedeli de öyle pek altından kalkılır gibi değil.
Cumhurbaşkanı adaylığı için 555 bin 980 lira vermek de yetmiyor.
Ayrıca 100 bin imza toplayacaksınız.
Vatandaşlar yukarıdaki rakamların neye göre saptandığını da ayrıca merak ediyor. Neden 556 bin lira değil 555 bin 980 lira mesela?
Küsuratlı rakamlar, o konu üzerinde çok ince düşünüldüğünü mü gösterir?
LEYDİ
Demir Leydi deyimi bizde iyi çağrışımlar yapar.
Siyasette ve iş hayatında dik duran, sert, kararlı, ilkeli hanımlar için kullanılır.
Demir Leydi (Iron Lady), malumunuz, eski İngiliz Başbakanı Margaret Thatcher’a yakıştırılan unvandı. Bize de oradan geldi.
İngiltere’de yaşayan meslektaşımız Mustafa Kemal Erdemol bir düzeltme yapıyor. Bu deyimin sandığımızdan farklı anlam taşıdığını hatırlatarak diyor ki:
“... Thatcher’a ‘Demir Leydi’ sıfatını takanlar İngilizler değildi. İlk kez, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) basınında hakaret anlamında kullanıldı bu ifade. ‘Kalın kafalı, iknaya kapalı, ruhsuz’ anlamları yüklenerek kullanıldı. SSCB hakkında ileri geri konuşan Thatcher’a Sovyet medyası, politikasındaki soğukluğunu kadınlığıyla birleştirerek ‘Demir Leydi’ sıfatını yakıştırmıştı.”
SİYASET GÜNLÜK
Siyasette partilerin iki ilkesi vardır. Bir: kendini övmek, iki: rakibi eleştirmek
Şu sıralarda Cumhur İttifakı CHP’yi HDP ile ilişki kurmakla, CHP ise AKP’yi Hüda Par ile ittifaka yönelmekle suçlamakta.
Kişisel ahlak ölçülerinden bakınca siyasi partileri anlamak ve yorumlamak güçleşir.
Çünkü siyasetin (özellikle bizdeki şeklinin) farklı kuralları vardır.
Dr. Kaan Arslanoğlu onları “Politik Psikoloji” adlı kitabında anlatıyor.
. Siyaset daima felsefeyi ve etiği yolundan kovmaya, kendi kurallarını işletmeye çalışır.
. Siyaset günlük işler peşinde koşar, pratik ve faydacıdır. O yüzde sıklıkla ilkesiz ittifaklara gidilir, sıklıkla ilkeler değiştirilir ya da günlük gereksinimlere göre yeniden yorumlanır.
. Uzun dönemli sağlam duruşlar kısa vadeli güçlenme hesaplarına rahatlıkla kurban edilir.
. Siyasette iyi, doğru yoktur; bugün için faydalı, bugün için güçlendirici vardır.
. Siyaset yapan insanların büyük bölümünün kafası derinlikli konulara, etik değerlere çalışmaz, yalnızca belli bir kanaldaki mücadeleye çalışır.
. O yüzden günübirlikçi, kendini güçlü gösteren ve ilkeleri çiğneyebilen liderler her türlü örgütte taban tarafından ötekilere yeğlenir.
. Aldatmaca-kandırmaca siyasette güç ve taraftar toplamanın hâlâ en etkili yollarındandır.
SONUÇ: Siyasetin bu hali de yine seçmen tercihi sonucudur.
SORGU
Deprem bekleyen İstanbul’da yaşayan vatandaşlara kimi basit sorular:
- Bir depremde hangi toplanma alanına gideceğinizi biliyor musunuz?
- O alanı gidip gördünüz mü? Toplanmaya müsait mi?
- Alanda kısa süreli barınmaya elverişli kurulum, en azından bir su vanası var mı?
Cevabınız hayırsa bu konularda talepte bulunmayı düşünüyor musunuz?
- Talep için nereye başvuracağınızı biliyor musunuz?
