Sınavın adı; Görevde Yükselme Sınavı. İki hafta kadar önce, İçişleri Bakanlığı merkez ve taşra teşkilatında çalışan memurlar arasında yapılan bu sınava yurdun dört bir tarafından yaklaşık 800 memur katıldı. Ortalık da bu sınavın yapılmasıyla birlikte karıştı... Bugünlerde, İçişleri Bakanı
Sadettin Tantan'a sınavın iptal edilmesini isteyen dilekçeler yağıyor.
      Neden mi? Dilekçe sahiplerinden biri anlatıyor:
      - Sınavda gelebilecek soruların yanıtlarının yer aldığı ders notları Başbakanlıkça hazırlanmış. Ancak adayların çok az bir bölümü sınav öncesi bu notları temin edebildi.
     Â
- Acaba neden?      - Çünkü çoğunluk bu notlardan haberdar olmadı. Olanlar da bulamadı. Notları sonradan temin edebildiğimizde gördük ki, 100 sorudan 78'i bu notlardan gelmiş.
     Â
- Kimden ya da kimlerden kuşkulanıyorsunuz?       - Notları Bakanlıkta bir daire başkanı, bir şube müdürü ve bir şubenin müdür vekilinin istedikleri kişilere verip istemediklerine vermediklerini saptadık..
     Â
- Sınavın iptali için dilekçe veren çok mu?       - Sonuçların belli olmasının üzerinden henüz bir gün geçmesine karşın Bakan'a 70'e yakın dilekçe verildi. Sayı daha da artacaktır, diye düşünüyorum. Sayın Bakanımız
Sadettin Tantan'dan ricamız derhal bu skandalın üzerine gitmesi ve sınavı tekrarlatmasıdır...
Bu kadar mı uyuştuk?
      ABD Temsilciler Meclisi'ndeki Ermeni tasarısını yakından izleyen isimlerden eski Büyükelçi
Gündüz Aktan, tasarı Temsilciler Meclisi'nden geçmeden davranmamızı şart koşarken... İncirlik'ten düzenlenen keşif uçuşlarının azaltılması veya Ermenistan'la hava trafiğinin durdurulması gibi önerilerde bulunuyor.
      Ne var ki
Ecevit hükümeti ABD'ye karşı saygıda kusur etmenin tedirginliği içinde... Sus pus.. Ve mefluç...
      Basınımız yer yer
"Amerika Ermeni oyununa geldi", "Seçim dönemlerinin alışılmış oyunları" gibi değerlendirmeler ile... Washington'u kurtarma hevesinde...
      Halkımızın büyük bir kesimi de olup biteni kadercilik, çaresizlik ve umursamazlık içinde izliyor...
      Son yıllarda Atatürk ilkelerini, Cumhuriyet değerlerini, bağımsızlık, ulusal onur, milliyetçilik
(gerçek milliyetçilikten söz ediyoruz) kavramlarını aşındırmak için gösterilen çabalar böylesine başarılı mı oldu? Yoksa geçici bir uyuşukluk mu yaşıyoruz? Umarız ikincisidir.
Konya Hilton
      Haber Konya'dan... Konya Selçuk Üniversitesi kampus alanı içine inşa edilecek Hilton Oteli'nin temel atma törenine DYP ve DSP'li milletvekilleri katılmış. Vali ve Belediye Başkanı katılmamış.. Sebep? Çünkü yapı ruhsatsız ve imar planına aykırıymış.
      Sanki deprem geçirmiş ve imar planlarına uygun yapılaşmanın önemini tartışmakta olan ülke Türkiye değil... Sanki bu DSP'li ve DYP'li milletvekilleri Türkiye'de yaşamıyor.
     Â
İkinci konu... Ruhsatsız bina temelini atan Kağızman'dan gelen cahil adam değildir... Ruhsatsız temele izin veren Üniversite'dir... Temeli atan da dünyaca ünlü Hilton Oteller zinciri ve Türkiye'deki ortağı...
     Â
Üçüncü konu... Üniversite arazilerinini lüks otellere peşkeş çekilme olayıyla ilgili... Bursa Uludağ Üniversitesi kampusu içine inşa edilen
Holiday İnn Oteli'nin 18,5 dönümlük arazisinin yıllık 10 bin dolara kiralandığını yazdık. Bu oteldeki en küçük dükkanın yıllık kirası ise 24 bin dolar. YÖK'e bu açık peşkeşin altında kimin imzası bulunduğunu soruyoruz. Yanıt gelmiyor. Çağrımızı tekrarlıyoruz. Yanıtın altına Hilton'un üzerine kurulacağı arazinin genişliği ve kira bedeli eklenirse memnun oluruz.
     Â
DSP'nin Bolvadin İlçe Başkanı Mustafa Yeni MHP'li çıkmış...      Yine de verilmiş sadakaları varmış Ecevit'lerin... Allah korusun ya CHP'li çıksaydı..!
Alternatif bulundu
     Â
Mustafa Denizli'nin Beşiktaş maçında takımını 6 yabancı ile oynatması günlerce basında
"Rezalet", "Skandal" gibi başlıklarla anıldı. Peki bu hükümetin yaptığı nedir?
Mustafa Denizli maç heyecanıyla bir futbol kuralını bilmeden ihlal etmiş. Alt tarafı oyun... Bunlar ne yapmış? Göz göre göre Anayasa'ya aykırı yetki yasası çıkarmışlar. Ve bu yasaya aykırı KHK'ler yapıp Cumhurbaşkanına dayatmışlar. Adam
"Bunlar Yetki Yasası'na uymuyor" deyince
"İrticayı yüreklendiriyor" vs. gibi iftiralar atmışlar üzerine... Neyse ki... Halk artık bazı şeyleri anlamaya başladı. Birincisi Cumhurbaşkanının haklılığını.. İkincisi bu hükümetin hukuka saygısının olmadığını kavradı. Sayın
Ecevit anlaşılıyor ki
"Alternatifimiz yok" rahatlığı içinde hakkı ve hukuku kenara itivermiş. Ama işte bir alternatif çıkıverdi ortaya... Ne mi o? Hukuk...
Sayın Erkan Mumcu'ya soru
      TBMM'de turizm bütçesi üzerinde konuşuyor olsanız. O sırada bir üniversite rektörü dinleyici locasında bulunsa. Söz istese. Nezaketen söz verseniz. Ve o da kürsüye gelip sizin turizm politikalarınızı eleştirse. Size akıl öğretse. Normal karşılar mıydınız? Yoksa "provokasyon yapıyor" diye mi düşünürdünüz?
     Â
Bir İÜ mensubuMesele anlaşıldı
      Süleyman Demirel dönemi "Balık baştan kokar" deyimiyle anılacak.
      A. Necdet Sezer dönemi "Balık baştan temizlenir" deyimiyle...
Cihan Demirci’den Laforizma
      Yeğen Demirel
      Dün Uluamcalar'daydı...
      Bugün Ulucanlar'da...
Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr