CHP’deki milletvekili adaylarının belirlenmesinde en büyük tartışma Sinan Aygün’ün adı üzerinde çıkıyor. Söz alan Parti Meclisi üyeleri Aygün’ün evindeki gizli kasada çıkan ve emanete alınan milyon dolarların hesabını veremediğini söyleyince Kemal Kılıçdaroğlu:
- Ben o konuyu soruşturdum. Kaynağını izah edince parasını geçenlerde geri almış, diyor. Bunun üzerine bir başka üye Aygün’ün Melih Gökçek’le Armada iş hanında ortak olduğunu hatırlatıyor. Kemal Kılıçdaroğlu, bu itirazı da şöyle yanıtlıyor.
- Bir işadamının bir başkasıyla ortak olmasında ne sakınca var? Partimizde aranırsa böyle başka ortaklar da çıkabilir...
* * *
Bu olayı çok yakın tanığından dinleyince aklımıza geldi...
Kemal Kılıçdaroğlu adayların seçimden önce mal beyanında bulunmalarını isteyecek mi?
Eğer temizlikte iddialı bir partiyse CHP’nin adaylarından seçilmeden önce mal beyanında bulunmalarını istemesi gerekir... Yetmez, adaylar çalışma döneminin sonunda da mal beyanında bulunmalı.
Kılıçdaroğlu Genel Başkan seçilirken mal beyanını CHP internet sitesinde açıklamıştı...
Kendisi, eşi Selvi Kılıçdaroğlu ve oğlu Kerem Kılıçdaroğlu’nun üzerine kayıtlı 4 konut, 1 arsa, 3 kooperatif hissesi, 8 tablo ve 2004 model bir otomobil bulunduğunu bildirmişti.
Milletvekili arkadaşlarının da aynı şekilde mal beyanında bulunmalarını istemelidir Kemal Bey....
Bir lider için çalmamak yetmez.. Çaldırmamak da gerekir...
TÜSİAD raporu...
TÜSİAD anayasa raporunu açıkladığı gün, bu ünlü kuruluşun zaman zaman uzmanlara para verip böyle raporlar hazırlattığını ama üç gün sonra rafa kaldırdığını yazmıştık.
Aynen dediğimiz gibi oldu...
Yanlış rapor kamuoyundan döndü...
Türk halkı henüz kendi kuyusunu kazacak kadar aptallaştırılmadığı için raporu geri püskürttü.
Peki bu çalışma TÜSİAD’a kaça patladı... Anayasa çalışmalarına katılan 22 kişilik ekipten bir tanıdığımıza işin akçeli yanını sorduk:
- Bize oturum başına 750 lira ödediler, dedi...
Tam rakamı söylemedi ama bu çalışmadan yaklaşık 6 milyar lira aldığını çıkardık...
Çalışmalara önderlik eden Prof. Ergun Özbudun ile Turgut Tarhanlı’nın bu miktarın çok üstünde rakamlar aldıkları söyleniyor. Ne kadar? O konuda açıklık yok.
Sonuçta TÜSİAD azımsanmayacak bir miktar para ödeyerek kendi kalesine okkalı bir gol atmıştır. Kuruluş halka yakınlaşacak yerde biraz daha uzaklaşmıştır. Gerek var mıydı?
Gülersoy’u anarken
Atatürk tarafından Türkiye’yi çağdaş dünyaya doğru tanıtmak amacıyla kurulan ilk özel ve özerk kuruluş olan Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu’nun 88. Olağan Genel Kurul Toplantısı yapıldı... Yönetim Kurulu ve Başkan Uğur İbrahimhakkıoğlu genel kurulca ibra edilirken sunulan yeni tüzük taslağı da kabul edildi.
Turing’e başarılar dilerken bir hatırlatma... Efsane adam Çelik Gülersoy Turing bütçesinden onlarca dev projeyle İstanbul’u İstanbul yapmıştı. Gülersoy’u kaybedeli 8 yıl oldu. Vazgeçtik dev projelerden... Yeni Turing bu anıt adamın bir büstünü dahi yaptırıp dikemedi İstanbul’a... İçimizde derttir...
Cihaner
CHP listelerinde en büyük çoğunluğu avukatlar oluşturuyor... Tam 70 avukat var listede.. Buna karşılık 3 savcı yer alıyor.. Bir de dördüncü ve ünlü savcı vardı; İlhan Cihaner. Ona listede yer verilmedi. En çok merakı da bu konu celbetti: Cihaner neden listeye giremedi? Hâkim kanaat;
Cemaati darıltmamak için...
Bir dostumuz şunu ekledi:
- CHP neden ÖSYM sınavlarındaki şifre sahtekârlığı üzerine gitmedi biliyor musunuz? Cemaati kızdırmamak için...
Bunlar söylentidir... Ama siz aklınızın bir kenarında tutun yine de...
AKP’nin otoriter eğilimler içinde olduğu algısı Washington’da giderek yerleşiyormuş.
Dünyaya yön veren siyasi bir merkezde jetonun bu kadar geç düşmesine gel de şaşma...
Haldun Ertem
Abdullah Gül, “İlkokuldayken ben de gözlüklüydüm” demiş.
Ah, keşke hiç çıkarmasaydınız!
Fahrettin Fidan
Helallik
Televizyon tartışmalarının mümtaz siması, Zaman yazarı Mümtazer Türköne, liste kurbanlarının başında geliyor. Milletvekilliğini eşinden devralmaya hazırlanan Türköne, listeye gireceğinden o kadar emindi ki, bakın son yazısında ne yazmıştı:
“Zaman gazetesinde beş yıldan beri sürdürdüğüm yazarlığa ara veriyorum. Yazmak bir düşünme ve var olma biçimidir. Düşüncelerimle var olmamı gazeteme ve siz okurlarıma borçluyum. Artık fildişi kuleden çıkıp, taşın altına elimizi koyma vakti. Helâllik diliyorum. Allah utandırmasın.”
Son dileği tutmadı ne yazık ki...
Okan
CHP toplantısında en iyi mizahçı ödülü Okan Bayülgen’e verilince Levent Kırca itiraz etmiş, biz de Kırca’yı haklı bulmuş, Okan hakkında “apolitik” demiştik. Güvendiğimiz bir dostumuz gönderdiği notta diyor ki:
- Okan Bayülgen çok değişti. Kendini çok geliştirdi... TV- de iki deprem, iki nükleer enerji tartışma programını izledim. Müthişti. Sorduğu sorular çok iyiydi. Duruşu çok iyiydi. Reklam aralarında AKP’liler “Greenpeace üyesi çocuğu sustur” diyorlarmış Okan’a. Bunu bile açıkladı: “Düğmesi yok ki kapatayım. Susturamam kusura bakmayın konuşacak” dedi.