Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


       Nokta dergisince "Milenyum lideri" seçilen Atatürk'ün ödülü Meclis Başkanı Yıldırım Akbulut'a verildi. Akbulut bir sonraki hafta kameralar önünde dualar ederek yeşil sermaye YİMPAŞ'ın Almanya'daki mağazasını açtı. Vedat Özdemiroğlu soruyor:
     Â- Atatürk yaÅŸasaydı aynı ÅŸeyi yapar mıydı?
       ***
       Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Erbakan'ın hapis cezasının ertelenmesi talebini reddedince FP Genel Başkan Yardımcısı Bahri Zengin ateş püskürdü:
     Â"Emperyalist suistimali..."
       Eğer Mahkeme lehte karar verseydi bu "Hukukun zaferi" olacaktı.
       Hukuk garip... Ancak onları haklı bulursa geçerli oluyor...
       ***
       Jandarma Tokat'ta sabaha karşı bir evi kuşatmış. Aranan şahsı derdest edip götürmüş. Deniz Som'un yazdığına göre adamın bütün suçu Maliye'ye olan borcunu geciktirmekmiş... Borcu mu? Tam: 2 milyon 123 bin TL... Eğer banka boşaltıp 2 milyar dolar götürseydi... Bugün devlet adamları onun önünde saygı duruşuna geçecekti. Ne talih?
       ***
     ÂBülent Bey ne diyordu:
     Â- Fethullah Gülen olmasaydı meydan RP'lilere kalacaktı...
       Gerçekten de Fethullahçılar yıllardır RP'ye alternatif diye desteklendiler.
       Bugün İslamcı gazetelere bakıyoruz... Tam kadro Gülen'in arkasındalar...
       Aralarında hiç ayrı gayrı yok. Şair gene uyudu...
       ***
       Emniyet Genel Müdürü Turan Genç bir soru üzerine:
     Â- Bugüne kadar Fethullahçı olduÄŸu için hiçbir polis ihraç edilmedi, diyor... Peki aksi varit mi? Evet... Star gazetesinde Saygı Öztürk aldıkları emir gereÄŸi Fethullahçı polisler hakkında rapor hazırlayan Emniyet yetkilisi Osman Ak, Ersin Dalman ve Zafer AktaÅŸ'ın `meslekten ihraç' edileceÄŸini yazıyor.

45'ten öncekiler

       Eski tüfek bir Amerikalı'nın internette bulduğumuz arzuhali...
       ...Biz, 1945'ten önce doğanlar... Biz, bebeklik öncesi günlere dönmüş şaşkınlarız... Ve hala ayakta kalanlarız...
       Tanık olduğumuz değişikliklere bir bakın...
       Televizyondan, penisilinden, çocuk felci aşısı ve dondurulmuş gıdadan, kontakt lens ve frizbiden, doğum kontrol hapından önce doğduk...
       Tükenmez kalem, radar ve kredi kartından... Parçalanan atomdan, lazer ışınından da önce... Külotlu çorap, bulaşık makinesi, elektrikli battaniye, kuru temizleme daha ortada yokken... Klimadan, ütü istemez kumaştan ve ayda yürüyen adamdan; ondan da önce doğduk...
       Birlikte yaşayıp sonra evlenmedik.
       Evlendik sonra birlikte yaşadık...
       "Başka dünya", "başka evren" bizim için Riviera Tiyatrosu'ydu...
       "Eşcinsel hakları", "kompüter tarihleme", "çifte kariyer" kavramlarından, "chat evlilikleri"nden çok önce geldik dünyaya...
       Grup terapilerinden, huzurevlerinden... Kasetçalar ve elektrikli daktilodan, FM radyodan ve yapay kalpten ve "küpeli" erkeklerden... Hepsinden önce geldik...
       Bizim için "zaman paylaşımı", beraber olmak demekti...
       "Chip" bilgisayar terimi değil, bir ağaç parçasıydı bizim için...
       "Software" sözcük bile değildi...
       "Pizza", "Mc Donald's", "hızlı kahve" duyulmadık sözlerdi...
       Beş kuruşun koca bir külah dondurmaya, gazoza, posta puluna yettiği günlerde doğduk... Bizim devrimizde sigara içmek modaydı... Rock Müzik büyükanne ninnisi... Ve "AİDS" (hastalık değil;) vilayet merkezinde hazır bekleyen ilkyardım görevlisi...
       Cinsiyetler arası farkın keşfinden önce değil elbet; ama kesinlikle "cinsiyet değişiklikleri"nden önce doğduk... Ve neye sahipsek onunla yetindik!..
       Bebek sahibi olmak için koca bulmak gerektiğini düşünecek kadar budala son kuşaktık biz...
       Neden öyle herşeye şaşkın şaşkın baktığımızı biraz olsun anlayabiliyor musunuz?

Haftanın lafları

       "Faruk Süren, Fatih Terim'in saçlarını döktürdü, inşallah onun da saçları dökülür..." (Turgay Şeren)
     Â
"Galatasaray'ın başarısı Fenerbahçelilerde fobi yarattı. Önce bundan kurtulmalıyız." (Baliç)
       "Bravo Başkan! Sen büyük bir Fenerbahçelisin. Birbirleri ile kavga eden Fenerbahçelileri biraraya getirdin. Sen artık Fenerbahçe'nin OMBUDSMAN'ısın." (Ömer Çavuşoğlu)
       "Ali Şen
ombudsman, Fenerbahçe şampiyon!" (FB'nin yeni sloganı!)
     Â
"Parti binası içerisinde parti büyüklerimizin eleştirilmesi kesinlikle yasaktır." (Yenimahalle DYP ilçe binasının duvarındaki duyuru)
       "Şeftali yerken fotoğrafımı çekmeyin, yoksa sizi Türk hekimlerine emanet ederim." (Sağlık Bakanı Osman Durmuş)
       "Ombudsmanın aile fotoğrafı olmamalı. (Uluç Gürkan)
       "Off shorezede ödemeleri devlete yük olmayacak." (Devlet Bakanı Recep Önal)
       "Biz iktidar olunca emekliler istedikleri hastaneye gidebilecekler." (Tansu Çiller)
       "Sen futbolcu musun abi?" (Gurbetçi çocuğu Fırat Yüzer'in Carlo Cottarelli'ye sorusu...)
       "Hemşo filminde Türk geleneklerine ve aile yapısına göre aşırıya kaçmadan soyunacağım." (Banu Alkan)
       "Benim gece hayatım her zaman dengeli. Saat 24.00'ü gösterirken hemen Sindrella oluyorum ve eve kaçıyorum." (Manken Sinem Öztufan)
       "Bize hemşire demeyin, erkek hemşire deyin." (Ömür Hastanesi Başhemşiresi Özen Gökçaylıoğlu)
       "Urfa'dayken 5 köyüm vardı, muhtarlarıyla birlikte sattım." (İbrahim Tatlıses)
       "Deniz bitmiş, CHP karaya oturmuştu." (Altan Öymen)


Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr