Sosyalist Enternasyonal toplantıları için New York’a giden CHP Lideri Özgür Özel’e, Türk Evi’nin çıkışında gazeteciler o günlerde patlak veren New York valisine rüşvet verildiği iddialarını soruyor...
Özgür Özel rüşveti kınayacak ve sözü yargıya bırakacak yerde olayı normalleştirecek hatta savunacak sözler söylüyor...
Bir gazeteci farklı bir soru soruyor:
- 25 ülke Afganistan’da insan hakları ihlallerine karşı yasal önlemler almak üzere bir inisiyatif başlattı. Bu ülkeler arasında Fas dışında bir İslam ülkesi görmedik. Ülkenizin duruşu nedir?
Özgür Özel’den yanıt:
- Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak Dışişleri Bakanlığımızın ve buradaki temsilcilerimizin tayin ettiği hattı takip ediyoruz...
CHP lideri partisinin insan hakları konusundaki duyarlığını dile getirecek ve imza yetkisinin kendilerinde olmadığını hatırlatacak yerde sözü “İktidar partimiz ne derse o” demeye getiriyor. Tuhaf karşılanıyor.
MARŞ
Yabancı futbolcular ülkemizde her maçtan önce İstiklal Marşı’nın okunmasını çok yadırgıyormuş.
Haksız sayılmazlar. İstiklal Marşı milli maçlarda okunur da lig maçlarında neden okunur anlaşılmaz.
Üstelik sahadaki takımlarda yabancılar çoğunluktayken...
Bizce de İstiklal Marşı olur olmaz yerlerde okunmamalı.
Marş, ulusal bağımsızlığın simgesidir.
Atatürk, İstiklal Marşı’nın önemini şöyle vurgular:
“Bu marş bizim inkılabımızın ruhunu anlatır. En beğendiğim yeri ise şu mısralardır: ‘Hakkıdır hür yaşamış bayrağımın hürriyet / Hakkıdır hakka tapan milletimin istiklal’... Benim bu milletten asla unutmamasını istediğim mısralar işte bunlardır. Bu demektir ki efendiler Türk’ün hürriyetine dokunulamaz.”
PATRİK
Fener Rum Patrikhanesi, Lozan’a göre Fatih Kaymakamlığı’na bağlı bir yerel dini kuruluştur.
Ancak Patrik Bartholomeos, arkasına aldığı ABD’nin de gücüyle kendini Ekümenik (evrensel) Patrik ilan ettiği gibi ruhban okulunun açılması için de büyük çaba sarf ediyor. Patrik, Yunan basınında yer alan demecinde ruhban okulunun yakında açılacağını, iktidarın bu konuda söz verdiğini öne sürüyor.
Heybeliada Ruhban Okulu, devlet denetimine girmeye karşı çıkması üzerine 1971’de kapatılmıştı.
Büyükelçi Onur Öymen soruyor:
“Bu karar neye dayanarak alınmıştır? Hukuki gerekçesi nedir? Ruhban okulu bugüne dek neden açılmadı? Eğer Türkiye’nin çıkarına bir kararsa açıklamayı neden Ankara değil de Yunanistan’da Patrik yapıyor? Konu Meclis’te ele alınmalıdır.”
İPEKÇİ
Abdi İpekçi spor salonu yıkıldı, yerine çok daha geniş alanda bir spor merkezi inşa edildi, adı “Basketbol Gelişim Merkezi” oldu...
Yeni bir spor tesisinin İstanbul’a kazandırılması sevindirici...
Peki Abdi İpekçi adı neden kaldırıldı?
Kaldırılmamalıydı...
Diyelim yapının niteliği değişti. Bu spor kompleksi içinde en azından salonlardan birine Abdi İpekçi adı verilemez miydi?
Abdi Bey’in kızı Nükhet İpekçi ile konuştuk... Dedi ki:
- Babamın ilk yazıları spor üzerinedir. Kırmızı Beyaz ve Şut adlı dergilerde yayınlandı. Gelişim Merkezi içinde bir müzenin bulunacağı söyleniyor. En azından bu müzede eski dönemlerin spor yazarlarının yazıları, fotoğrafları da yer alabilir. Abdi İpekçi adı müzede bu şekilde yaşatılabilir...
Unutmamalı: Geçmişe saygı bugüne ve geleceğe de saygıdır...
ESPRİ
Müjdat Gezen, Cumhuriyet’te anlatıyor:
Bir televizyon programına konuk olmuştum yıllar önce. Mehmet Ali Erbil sunuyordu. Hemen yanımda bir bey oturuyor. Bütün dişleri altın. Göz göze geldik. Adama, “Dikkat et, ağzına hırsız girmesin” dedim. Adam başladı gülmeye. Mehmet Ali programı kesti gülmekten. Ben bir üzüldüm anlatamam. Adamcağıza, “Bana kızmadın değil mi?” dedim. “Benimle şaka yaptığın için çok memnun oldum” dedi. Ama ben günlerce “Acaba adamcağızı kırdım mı?” diye düşündüm durdum. Üstat Burhan Felek derdi ki:
“Espri aklına geldi miydi hemen yapacaksın, aksi halde küser gider, bir daha gelmez.”
Ben de buna inanırım. Aklıma gelen espriyi ağzımda tutmayayım derken başıma çok şeyler geldi. Çünkü çoğunluk espriyi hoş görmez, ciddiye alır!
HEDİYE
New York Belediye Başkanı Eric Adams’ın rüşvet aldığı iddiaları tartışılırken ABD’de Başkan’ın bile en çok 200 dolarlık hediye kabul edebileceği anımsatılıyor. Türkiye’de sıradan bir memurun kabul edebileceği hediyenin tavanı 10 asgari ücret yani 170 bin liradır. Eder 5 bin dolar. Yani; ABD Başkanı’nın hediye sınırı 200 dolar, bizim bakanlık odacısının 5 bin dolar...
Adeta ikramiye!
