Meteo ve imamlar...

Melih AŞIK

Meteorolojiden sorumlu Devlet Bakanı Burhan Kara'yla sohbet ederken söz meteorolojiye geliyor...
- Türkiye'de meteoroloji istasyonlarının sayısı 650 dolayında, diyor Bakan, bunların sadece 60'ında meteoroloji uzmanı var. Diğerlerinde yok...
- Peki ne olacak?..
- Umudumuzu Meteoroloji Yüksek Okulu'na bağladık...
- RP döneminde örgüte alınmış olan imamlar ne oldu?..
- Pasif görevlere atadık...
- O görevlerde kalacaklar mı?
- Mecburen...
- Onları yağmur duası gibi işlerde kullansanız...
- Valla fena fikir değil..
Şakayla karışık dramatik sorular geliyor gündeme... Acaba Refah Partisi bir yıllık iktidarı sırasında kaç imamı, meslekleriyle ilgisiz işlere atadı? Neden imamlara kendi alanlarında iş bulunmadığı halde 600 bin öğrenci imam hatip okullarında okutuluyor? Manzara bu olunca "RP'nin derdi gençleri meslek sahibi yapmak değil de, kendine itaat edecek kafa yapısında militanlar yetiştirmektir" diyenler doğru söylemiş olmuyor mu?..
600 meteoroloji istasyonunun ancak 60'ında uzman çalıştırabilen Türkiye'nin teknik alanlardaki eleman eksikliğini konuşacak yerde.. sabah akşam imam hatip okullarını konuşması acaba 2 binli yıllarda da sürecek mi?..

İngiltere'nin hemen her kentinde, görünür yerlerde, kullanılmış giysiler satan mağazalar görürsünüz. Bu mağazaların hem dış görünüşü iyidir, hem sattıkları giysiler kullanılmış olmasına rağmen kalitelidir... Bunlar çeşitli yardım kuruluşlarına ait mağazalarıdır. Halk bu mağazalara az giydiği veya hiç giymediği, ancak kullanmaya da niyetli olmadığı giysi ve ayakkabılarını hibe eder. Bunlar temizlenir, yıkanır... İhtiyaç sahiplerine satılır. Geliri çeşitli yardım dernekleri ve vakıflara teslim edilir...
Şimdi öğreniyoruz ki... Omomatik ve Bosch firmaları Türkiye'de de buna benzer bir "Eskimeyen giysiler" kampanyası başlatıyor. Vatandaşlardan kullanmadıkları giysiler toplanacak; Omomatik ve Bosch firmaları tarafından yıkanıp ütülenecek... Ve satılarak geliri yardım kuruluşlarına verilecek...
Omo ve Bosch firmaları Ekim ayı boyunca bir ay sürecek bu etkinliği duyurmamızı istemişler...
Duyuruyor.. ve hararetle destekliyoruz... Hem bizim hanımların bir türlü atmaya kıyamadığı giysilerden oluşan döküntü dağları eritilir (duymasınlar!), hem bu atıl kapasite değerlenerek muhtaç durumdaki insanlara yardım edilir. Ayrıca tavsiyemiz, bu etkinliğin yardım dernekleri tarafından üstlenilerek sürekli hale getirilmesidir...

Vergi yolsuzluğu nihayet tartışmaya açıldı... Bu da birşey... Maliye'nin saptamalarına göre bugün Türkiye'de akaryakıt satıcıları ayda 162 milyon, kuyumcular 66 milyon, müteahhitler 56 milyon, otel - motel sahipleri 55 milyon, fırıncılar 51 milyon kazanıyor görünüyormuş... Üstü malum; vergiden kaçırılıyor.
Bir de kayıt dışı ekonomi var malumunuz... Trilyonlarca lira tamamen vergi dışı kalıyor.
İstanbul Sanayi Odası Başkanı Hüsamettin Kavi, kayıt dışı ekonominin yüzde 80'i kayıt altına alındığı takdirde enflasyonun yüzde 7,5'a düşeceğini yaptıkları çalışmalara dayanarak söylüyor.
Hükümetin DSP kanadı vergi konusunda istekli görünmekte... Maliye Bakanı Zekeriya Temizel vergi reformu konusunda gayretli, ciddi bir isim...
Eğer hükümetin ANAP kanadı da bu konuda biraz ciddi olursa vergi adaleti yolunda ciddi adımlar atılabilir.
Çünkü işçi ve işveren konfederasyonları belki de tarihte ilk kez vergi reformu konusunda ortak görüşe sahip... Birbirlerinin önerilerine imza atacak durumda. Hükümetin bu müsait iklimi kullanması geleceğe dönük tarihi adımlardan biri olabilir...
TÜSİAD'ın geçen hafta sonu Antalya'daki İstişare Konseyi Toplantısında konuşan Başkan Muharrem Kayhan'ın vergi konusunda aşağıdaki önerilerine herhalde işçi sendikaları da rahatça imza atacaklardır... Şöyle sıralıyor Kayhan önerilerini:
1 - Vergi sistemi basitleştirilmeli.
2 - Birkaç temel vergi ve birkaç temel oran üzerinden vergi toplanmalı.
3 - Vergi oranları düşürülmeli, buna karşılık vergi cezaları artırılmalı.
4 - Gayrımenkul vergileri çarpıcı biçimde artırılmalı.
5 - KDV sistemi basitleştirilerek korunmalı.
6 - Ücretler ve özellikle düşük ücretler üzerindeki vergi yükü azaltılmalı.
7 - Muafiyetler, belirli bir kalkınma politikası çerçevesinde, az sayıda sektör veya bölgeyle sınırlanmalı.
8 - Vergi affı uygulamalarına son verilmeli.
İşverenler ve işçiler, RP'nin koltuktan indirilmesi konusunda gösterdikleri dayanışma ve güçbirliğini bugün de vergi reformu konusunda göstermelidir. Çünkü bıçak kemiğe dayandı...



Yazara EmailM.Asik@milliyet.com.tr