Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Gümrük memuru okurumuz Gümrüklerden Sorumlu Bakan Mehmet Keçeciler’e sitemli. Keçeciler geçen hafta kamuoyuna gümrüklerde yapılan anketin sonuçlarını açıkladı. Ankette memurların yüzde 40’ının rüşvet aldığı ortaya çıkmıştı. Gümrükçü okurumuz dedi ki:
- Bu anketin açıklanmayacağı bildirilmişti. Açıklanması dürüst bir davranış değildir. İki... Sayın Bakan aynı günlerde Koray Aydın’ın Yüce Divan’a gönderilmemesi yani yolsuzluklarının örtülmesi yönünde oy kullandı. Acaba üç beş kuruş rüşvet alan memurdan daha mı masumdur kendileri?

Fıkra ve gaf dünyasında müthiş bir işbirliği doğuyor:
Çiller - Akbulut el ele!..


Gazetecilerin sarı basın kartı artık belediye araçlarında geçmiyor. Ne var ki Ankaralı meslektaşlarımız belediyeye başvurarak eski uygulamadan yararlanmaya devam edebiliyorlar. Ancak önemli bir şeyi içlerine sindirmek şartıyla. Peki, ne mi o şey? Basın kartınıza Melih Gökçek’in eseri olan o kubbeli minareli estetik yoksunu Ankara ambleminin yapıştırılmasını kabul ederseniz. Yasaklanan amblem, Ankara Valiliği’nin aczi yüzünden hâlâ yürürlükte.

"Halk adalete inanmaz hale gelmişse o rejim halkın gözünde mahkûm olmuştur."
Montesquieu

Almanya’nın Frankfurt kentinde "Ermeni halkının 1915 soykırımı" adlı bir dizi etkinlik düzenleniyor. Etkinliğin gerekçesinde Türkler Ermeni soykırımını kabul etmediği için suçlanıyor. Aydınlık dergisinin haberine göre bu etkinlik çerçevesinde 17 Şubat’ta bizim ünlü "Salkım Hanımın Taneleri" filmi de gösterilecek. Şaşırtıcı mı? Kesinlikle hayır. Filmin çarpıtılan senaryosuyla "Ermeni soykırım lobileri"ne hizmet vereceği çok açıktı. Şimdi işlevini yerine getiriyor. Şaşıracak bir şey yok...

AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, Habertürk’teki sohbette sloganları soruldu... İlk aklına gelen "Dürüstlük ve güven" idi... Söz servetine gelince 1 milyon dolar civarında malvarlığı olduğunu söyledi. 1994 yılında gıda dağıtımıyla uğraşan küçük bir firmanın ortağı olup kirada oturuyordu. Gıda dağıtımı ve belediye başkanlığı maaşı 7 yılda bu kadar birikim sağlar mı, diye düşünenler olacaktır. Tayyip Bey’in o yüzden malvarlığını kalem kalem açıklamasıdır. Hem demokrasinin hem dürüstlüğün gereği budur. Ama Tayyip Bey ısrarla bu açıklamadan kaçıyor... Neden?

Ünlü düşünür Noam Chomsky’nin kitabı, içinde bölücü cümleler bulunduğu için yargılanıyor. Mahkeme rafları, bu tür dosyalarla dolup taşıyor. Oraya buraya sızmış bölücü birkaç satırı bile affetmiyor devletimiz.
Gelelim bir başka manzaraya...
ABD ve İngiltere biliyorsunuz Irak’ın Kuzey’ini "uçuşa yasak bölge" ilan etmiş durumdalar. Yıllardır Saddam’ın kuvvetlerini bombalıyor, bu bölgede bir Kürt devletinin kurulmasına gözcülük ediyorlar.
Bölgeyi kontrol eden Amerikan uçakları malum, İncirlik üssünden havalanıyor.
Türkiye, bölgede bir Kürt devletinin kurulmasına kesin karşı.
Ama İncirlik üssünün kullanılmasına izin vererek bir yandan da altının oyulmasına ve Kürt devleti kurulmasına destek sağlıyor...
Neden bu çelişki? Çünkü Ankara ABD’ye hayır diyemiyor.
Hayır diyemediği için Güneydoğu’muzdaki gelişmelere boyun eğiyor...
Ama öte yandan kitaplar içinde bölücü satırlar arayarak bölünmeye engel oluyor! Bu alanda böylesine kahramanca savaşıyor devletimiz...
***
Kuzey Irak’a hâkim olan ve Saddam’dan çok çekmiş iki lider, Barzani ve Talabani, ABD’nin Irak’a saldırısını desteklemediklerini açıkladılar.
Bizim gazetelerde olsun televizyonda olsun "ABD Irak’a saldırırsa Türkiye savaşın dışında kalabilir mi?" sorusu sorulduğunda kimse "Evet" diyemiyor... "Türkiye’nin eli mahkûm, valla mecburuz, ABD isterse Türkiye hayır diyemez" gibi yanıtlar ağırlıkta. Bulanık durum ülkede ekonomiyi etkiliyor. Hükümet Barzani ve Talabani açıklığında bir mesaj verse ortam rahatlayacak. ABD gerileyecek. Savaş olasılığı uzaklaşacak. Ama maalesef koskoca Türkiye iki aşiret reisi kadar kararlı ve özgür davranamıyor ABD’ye karşı. Maalesef...

Rahşan Ecevit "Bülent’in sağlığı Allah’ın işi" demiş.
Peki, ekonominin sağlıksızlığı kimin işi?..